Fizik Öğretmenim Kim Taehyung!? | Taekook

✬

Çok uzun zaman oldu, selaaammmm

İnstayı kapattıktan sonra buraya da girmemistim bir daha ama hadi bakalım.

___________________________________________________

Taehyung'du. O mavi saçlı çocuk Fizik öğretmenim Taehyung'du.

Bunu nasıl fark etmiştim veya nasıl aklıma gelmişti bilmiyorum ama kafama düşen kırmızı leğen yüzünden bir sarsıntı geçirdiğimi söyleye bilirim.

Mavi saçlı çocuğun Taehyung olduğunu fark edince doğal olarak hareket edememiş, donup kalmıştım.

Taehyung bana seslenmeye başlayınca zar zor kafamı ona çevirip,

"Sensin."

Diyebilmiştim.

Haliyle çok şaşırmıştı. Ne demek istediğimi anlayamamıştı.

"Ne benim Jungkook ne diyorsun?"

"Yıllar önce o bankta bana montunu veren mavi saçlı çocuk sensin."

Taehyung'un gözleri büyümüştü. Bunu hatırladığıma şaşırmıştı.

"Ne diyosun oğlum?"

"Leğen yüzünden kafayı yedi çocuğum."

"Hepsi senin yüzünden pislik hoseok, dost musun düşman mısın ulan!"

Diğerlerinin kendi aralarında bağırarak konuşmalarını duyuyordum ama şuan sadece Taehyung'dan bir tepki bekliyordum.

Taehyung önce yutkundu. Sonra derin bir nefes aldı ve kafasını yavaşça olumlu anlamda salladı.

"Evet Jungkook, bendim."

Şaşırmıştım. O olduğunu biliyordum ama kendisi bunu bildiği halde bana söylememesine şaşırmıştım. En garip olanı ise sanki hatırlamama sevinmemiş olmasıydı.

"Yani, bunu hatırlıyordun veya biliyordun ama bana söylemedin?"

Taehyung tam bir şey söyleyecekken camdan bir teyze bağırdı.

"Öpüşürlerse kusarım!"

Hepimiz cama dönerken teyze kaşlarını çatmış bizi izliyordu.

Hoseok da teyzenin yanındaydı ve çekirdek çitliyorlardı. Vay pezevenk.

"Lan göt sen ne arıyosun orda"

Jimin hepimizin iç sesini söylemişti. Şuan ortam zaten gergindi birde hoseok teyzeyle bizim dedikodumuzu yapıyordu.

"Hee oraya geliyim de dövün beni dimi, pışııık!"

Aptal hoseok gözünü aşağı çekiştirmeye başlayınca teyze eline vurmuş, yapma evladım gözün öyle kalacak diyerek azarlamıştı.

Namjoon lafa girip,

"Ulan bekle orda amına koduğumun piçi gelip belanı sikicem senin!"

"HAYIR YA! İMDAAT!"

Onlar birbirlerini yerken Taehyung bana döndü. Kulağıma eğilip,

"Jungkook, bunu yalnız konuşabilir miyiz?"

Demişti. Ben bile zor duymuşken Jimin arkadan atlayıp,

"Amaan öğrenemeyeceğiz sanki, haspama bak yalnız konuşacakmış."

Haklıydı, öğrenecekti. Ama olsun yalnız konuşmak daha mantıklıydı.

"Gel."

Diyerek Taehyung'un elini tuttuğum gibi Namjoon'un evine çıkarmıştım.