"Noldu noldu?Bişey mi kaçırdım?" diye içeri gelen Yongbok'a baktık.Elinde kahveyle içeri girmişti.1-2 de kitap vardı elinde. Hyunjin Yongbok'tan sonra bana çevirmişti. Bende Jeongin'e bakınca Jeong konuşmaya başladı.
"Yan sınıftaki Ju-da,Jisung'a havalı demiş.!" demişti heyecanlı bir sesle.Sonra yanındaki sandalyeye oturan Yongbok'un kulağına doğru yaklaşmış ve tekrar konuşmuştu. "Kesin aşık" demişti.Ne kadar sessiz konuştuğunu sansa da duymuştum.Fakat Hyunjin'in duyduğundan emin değilim. Sonra duyduk mu duymadık mı diye kontrol etmek için bize dönmüşlerdi.
"Jeongin,sen bidaha fısıldama." Diyen Hyunjin'le onun da duyduğunu anlamıştım.
"Hak veriyorum.Sadece ikiniz arasında konuştuğunuz bir şeyi herkes duyabilir." diyerek hak vermiştim ona.Kapının çalma sesiyle bakışlarımız oraya dönmüştü.Hyun hemen boğazını temizleyip 'Gir' demişti.
"Hwang Başkomiser,bunlar..." genç kız nefes nefese geldiği için cümlesini tamamlayama- mıştı."Yeji?" demişti Hyunjin ayağa kalkarken.Hızlı adımlarla kızın yanına adımlarken mamasındaki suyu da almayı ihmal etmemişti."Sağ ol" diyip suyu içmeye başlamıştı.Daha sonra kızı elinden tutarak sandalyelerden birine oturtturdu.
Kız ceketinin cebinden küçük bir kağıt çıkarttıktan sonra onu Hyunjin'e vermişti. "Başkomiserim bu Lee'den,büromuza geldi ve bunu elime tutuşturdu.Giderken Hwang dedi sadece." dedi.
O sırada Hyun sadece kağıdı açmaya çalışıyordu.Zarf gibi bişeydi.Sonunda açtığında yere 2-3 adet kağıt düşmüştü. Eğilip yerden alırken fotoğraflarda biraz göz gezdirmiştim.Katiller bu kadar yakışıklı mıydı?Değilse bile bu adam yunan tanrısı gibiydi.Göz gezdirmem bittikten sonra fotoğrafları Jin'e verdim(BTS'teki değil Hyun-Jin)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ahh tanrım,sanırım aşık oluyorum.Bi saniye Ben az önce ne dedim?Aşık mı oluyorum? Hayır Jisung,azılı bir katile aşık olamazsın. Her neyse.Bunlar düşen fotoğraflar.Sırada kâğıda geldiğinde yırtmamaya özen göstererek çıkarmıştı.Notta yazanlar bunlardı:
"Merhabalar,Başkomiser Hwang Hyunjin. Uzatmadan sadede geçmek istiyorum. Hakkımda çok az şey bildiğinizi duydum. Bu fotoğraflar beni yakalamanızı kolaylaştırmak için yine de yakalayamıya- caksınız fakat %0,143 orantısında.Umarım yakalayabilirsiniz:)"
Lee Minho
"
Zaten bu fotoğraflarla ne yapabiliriz ki?" diye sordu Hyunjin.Daha sonra Jeongine dönüp "Bu fotoğrafları ve zarfı Amir Han'a götürür müsün?" dedi.Çıkmadan son bir kez Jeongin'i durdurup fotoğraflara baktım.
Dikkatimi çeken tek bir fotoğraf vardı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Bu ne zaman çekilmiş?" diye sordum. Oldukça tanıdık geliyordu.Jeongin arkasını çevirmiş ve beni cevaplamıştı.
"Bir saniye..24 Mart 2018." dedi.Daha sonra zarfın arasına koyup dosyalarla birlikte Amir Han'ın katına çıkmak üzere asansöre doğru ilerledi.Sonrasını kapıyı kapattığım için görmemiştim.
Adının Yeji olduğunu öğrendiğim genç kız eğilip odadan çıktı.Suan odada sadece Felix, Hyun ve ben vardık.Hyunjin koltuğunda, Yongbok ise tekli koltukların birinde oturuyordu.Bende bitmeyen cips paketini alıp diğer tekli koltuğa oturdum.
Aklım hâlâ o fotoğraftaydı.Çok tanıdık geliyordu.Sanki o fotoğrafı daha önce görmüş gibiyim.Fakat hatırlayamıyorum. Hatırlamak istemediğim herhangi bir lanet günü hatırlayan beynim bunu hatırlamıyor. Gözlerimi kapatıp hatırlamaya çalıştım. Bir yandan da cips yiyordum.(cips önemli)
Duyduğum parmak şıklatma sesiyle gözlerimi açıp gelen sese baktım. Felix bakmam için parmaklarını şıklatıyordu."Sonunda be.Beyefendi ne düşünüyorsa artık.Neyse hadi çıkıyoz gel."
"Hyunjin birşey söyliyeceğim.Neyse,bi parka falan gidelim orda söylerim."
