Azerbaycana Sefer ( Türkçe)

Yeni görev

Uzun zamandır doğru düzgün bir görev alamamışdıq.Bizi görev adıyla çağırıyorlar tesise geldimizde iptal oldu deyib geçiştiriyorlardı.Yine o sıkıcı yaz günlerinden biriydi.Oğuz Kiraz ve ben tesisde boş-boş oturmuşduk.Elimdeki tenis topunu bir elimle atıb tutarken bir yandanda Kirazın Oğuza gece izlediği filmi keyifle anlatmasını dinliyordum.Kiraz filmi anlatıb bitirdikden sonra sandelyesine yaslanaraq günlük konuşmasına gecdi.

"Bu günde amma sıkıcı"

Gözümü oynadığım tenis topundan çekmeden:

"Bir aydır günler çok sıkıcı Kiraz" dedim ve oynadığım tenis topu masaya bırakdım.Kiraz oflayaraq.

-Acaba ne zaman bize doğru-düzgün bi görev verecekler?

 -Hah sanki o görevi sen yapıyon Kiraz senin tek yaptığın bizi bilgisayardan bilgi vermek.

Oğuz Kirazın söylediklerine gülerek ellerini masada birleşdirdi.

Kiraz gözlerini devirerek:

"Ne yani benim işimde en az sizin kadar ciddi bir iş akıllım tek hatamda ikinizde hapislere düşersiz.

Kiraz doğru söylüyordu her ne kadar içimizde en masum işe o sahip olsada oda en az bizim kadar önemli bir iş yapıyordu.Ajanlar görev esnasında polis ve s gibi insanlardan kurtulmak için Kirazı kullanıyordu.Kiraz ise bilgisiyardan ya açılmayan şifreli kapıları hackleyib açıyor yada sokakda  polislerden kurtulmak işin kestirme yolları ajanlara bildiriyordu.

"Sakin yaz meyvesi bir şey söylemedik".Oğuz teslim olmuş bir şekile iki elini kaldırdı.

İkisinin arasındakı çekim hem çok hoş hemde çok tatlıydı.Ancag bu çekim beni rahatsız etmiyorda değildi iş yada görev fark etmez eğer insanlar duyguları ile haraket ederse o zaman kaybediyordu.İşde bu yüzden ikisiylede ayrılıqda bu meseleyı konuşmuşdum.Kendim ise...Yıllardır duygularımı kullanmıyordum onları hissetmeyeli epey uzun olmuşdu.

İki elimi yaslandığım sandalyede rahatca birleşdirerek.

"Eh ben bu halimle memnunum ne güzel işde sakin-sakin hayatımımızı sürdürüyoruz".

Kiraz gözlerini kısarak bana bakdı ne doğru diyorum ama

-Ne öyle bakıyorsun Kiraz doğru söylüyorum bütün yaz odamda oturub film izlemeye razıyım.

-Ulan eskı kafalı yaşlı tezye sen heyecan sevmemen bizimde sevmediyimiz anlamına gelmez

Kiraz kaşlarını çataraq konuşduğunda Oğuz yaslandığı sandalyeden dikilerek kıkırdıyordu

Ne yanı Lina istemezmisin şöyle bir harika nefes kesen bir görev? heyecan aksiyon gizemmm harika olmazmı?

-Olmaz Kiraz heyecan istiyorsan lunaparkdakı hız trenine bin.

Sinirlenerek bende Kirazı terslediyimde ortam geriliyordu.Ne yani haklıydım sakin yaşantayı ben seviyorum boş-boş oturmayıda.

Oğuz bir bana bir Kiraza bakmakdan yorulmuş olacak ki başını iki yana sallayaraq masada ellerini birleşdirdi.

-Relax kızlar şuan hiç kimse bize görev falan verdiyi yo-

Oturduğumuz  odanın kapısı sertce açıldı ve yaz sıcağının havası odadakı serin havayı aldı götürdü.Babam bütün ciddiyetiyle tek-tek gözleri üzerimizde dolaşdı en son gözlerini dikerek.

-Ofisime gelin sizinle konuşmam gereken bir konu var az önce bir teklif aldık.

Gözlerimi kısaraq ilk şaşıran Oğuza bakdım sonra vakit kaybetmeden başımı salladım.Babam odadan çıkdığı an masadakı tenis topunu Oğuza fırlatdım ancaq Oğuz benden hızlı davranıb masanın altına saklanarak ona gelen topdan kurtuldu.