zehra & hande
hande: gidiyormuşsun
görüldü
gitme
görüldü
nolur gitme
zehra: neden?
hande: gitme işte
bu takımın sana çok ihtiyacı var ve
zehra: ve?
hande: ve benimde sana çok ihtiyacım var
sensizlikle sınama beni
zehra: sence bunun için biraz geç kalmadın mı?
hande: biliyorum ama
lütfen son bir şans ver bana
kendimi sana affettireyim
zehra: incir ağacı çiçek açarsa belki affedebilirdim seni hande ama
açmayacağına göre ?
hande: biliyorum
ama seven insan için imkansız diye bir şey yoktur hayatta
o yüzden odandaki pencereden dışarıya bak
zehra: anlamadım?
hande: hadi
zehra: ne işin var orada?
hande: hatırlıyor musun?
bir gece vakti sende benim odamın penceresinin karşısındaki kaldırımda oturuyordun
seni kırmış olmama rağmen yine de bana gelmiştin
o soğukta üzerinde incecik bir tişörtle titreye titreye oturuyordun
senin için o kadar çok endişelenmiştim ki ne evin anahtarını almıştım ne de ayağıma doğru düzgün bir ayakkabı giymiştim
zehra: neden anlatıyorsun bunları
gelmiş geçmiş işte
hande: aslında amacım yanımdaki incir ağacını göstermekti ama
galiba bana bakmaktan ona bakmaya fırsatın olmadı
bak senin için sevdiğin çiçeklerle süsledim bu incir ağacını
o eğer çiçek açmazsa ben senin için açtırırım
zehra: senden vazgeçmemi isteyen senken
neden yapıyorsun bunu bana
yoksa bana yine umut verip tekrar bırakmak için mi?
hande: hiç bir zaman benden vazgeçmeni istemedim
sadece bunu yapmam gerekiyordu
şimdi sil o güzel göz yaşlarını
yeterince aktılar
yeterince acıttılar canımı
zehra: neden peki?
biri mi tehdit etti seni?
neden yaptın bunca olan şeyi?
ve neden beni sürekli görmezden geldin?
hande: seni hiç bir zaman görmezden gelmedim güzelim
sadece neyse ya
ablanla aranı bozamam/ silindi
incir ağacı şimdi daha güzel olmuş mu?
zehra: sadece ne?
konuyu değişme
hem aptal sende bir tişörtle dışardasın
titriyorsun
hande: ısıt o halde beni?
zehra: hayır
hande: üşüyeyim o zaman ben
hava da soğukmuş
hasta olurum belki
zehra: hayır
kandıramazsın beni
neden saçma salak davrandığının açıklamasını bana yapmadığın sürece yanına gelmeyeceğim
hande: yağmur mu yağacak acaba ?
galiba gök de gürledi
zehra: gök gürültüsünden korkarsın sen
off bekle geliyorum
hande: bekliyorum güzelim
zehra: ama her şeyi anlatacaksın bana
hande: sen nasıl istersen
zehra: aptalsın
hande: senin aptalınım ama
...
yagmur altinda kiss sahnesi yazmali miyim ??xmcbskxnsmxnse
bu arada sarki onerir misiniz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
just end [hanzeh]
Fanfictionkırgınım sana ben yalnız beni değil kendini de kandırmışsın