Medya: üzgün yağmur ve arkadaşları.
Yağmur'dan...
Sabah saat 6.00 kalkıp annemlere kahvaltı hazirladim. Küçüklüğümden beei onlar için bir hizmetciden farkım yok. Bende karnımı doyurdum okul formamı giyip çıktım. Aslında haber verirdim ama sonra niye beni senin gibi biri uyandırıyor diye söylenirlerdi. Şu anda onları hiç çekemedim. Hemen evden çıkıp Zehra'nın evine gittim. Kapıyı Zehra'nın annesi zümrüt teyze açmıştı. Zümrüt teyzeye günaydın diyip sarildim. Zehra, Murat ve çetinden sonra en güvenilir kişiydi. Zümrüt teyze yeşil gözlü ve kumraldı. Babası yani Mehmet amca ise siyah gözlü ve saman sarısı renkli saçları vardı. Ama Zehra siyah gözlü ve kumraldı. Bana en çokta bunun için yakınırdı. Bazen exleri yüzünden depresyona girince exleri yerine bunun için omzunda saatlerce ağladığını hatırlıyorum. Zekası geri yaparsın. Zümrüt teyzeye
"Zümrüt teyze o ileri zekalı kızın hayla uyuyor deme bana" dedim
"Kızım eğer uyumasa kapıyı sana ben mi açardım" dedi doğruydu çünkü zümrüt teyze zehrayı sırf fırına gidip ekmek almadı diye fırına kadar terliği ile kovalamıştı. Bizde çetin sipiker olmuş murat kameraman bende işaret dili ile onların peşinde bunu sunuyoduk. Tabi sonu bizim için kafamıza terlik yememizle bitti.
Zehra'nın odasına FBI ajanı gibi giriş yapıp Zehra'nın üzerine atladım Zehra yataktan öyle bir kalktıki beni yere attı. Hemen benden özür dileyip beni yerden kaldırdı. Yoksa onu kendim uydurdugum dövüş tekniği ile onu döverdim. Hemen üstünü giyip. Ağzına birşeyler tıktım. Sonra hemen çıktık. Kapının önünde bizi murat ve çetin bekliyordu. Çıkar çıkmaz hemen çetin
" Eğer şimdi koşarak okula gitmesek o şerefsiz hoca bizi disipline verecek" diyince hemen topuğumuzu gotumuze vura vura okula doğru koşmaya başladık. Okula 20 dk uzaklıktaydık. Otobüsle 15 dakikaydı bizim koşuşumuz ile ise 10 dakikaydı ışınlanmayı duyduğumu sandım bir an. Okula gelince soluklandık. Daha sonra hemen sınıfa çıktık dersin başlamasına 5 dakika vardı. Hemen yerimize kurulduk. Biz arka dörtlükler in imparatoruyduk. Yapamadığımız şey yoktu ve hocaların ruhu bile duymuyordu.
Ders başlamış bi 10-15dk geçmişti. Hoca birden bire sustu ve yanıma geldi. Elini omzuna koyudu ve omzumu sert bir şekilde sıkmaya başladı.
"Çocuklar siz yağmur gibi olmayın akşamları 5 erkek arasında gezmeyin. Yağmurcum sende bir daha böyle bir şey yapma tamamı?" Deyince ayağa kalkıp hocanın suratına Osmanlı tokadını yapıştırdım.
"Hocam büyüksünüz diye çenemi kapalı tutdum ama siz bana böyle bir iftira atabilecek son kişi bile değilsiniz. Terbiyenizi takınıp öyle hocalık yapın yoksa bu son tokadınız olmaz" dedim. Hoca tam bana vuracakken Murat elini tutup geriye attı.
"Hocam haddinizi bilin" dedi. Hocanın suratı sinirden kıpkırmızı oldu ve sınıftan kapıyı çarparak çıktı. Yerimize oturduk ve birlikte hocanın dedikodusunu yaptık.
Okul bitmiş bizde Zehra'nın evine doğru yürüyorduk tam o sırada babam aradı sanki çok büyük bir şeymiş gibi ağzımı elimle kapatıp telefon ekranını bizimkilere gösterdim. Hemen açmamı ve hoparlöre almamı söylediler. Dediklerinin yaptım, daha alo demeden "kız yağmur hemen Arslan Hastanesi'ne gel doğduğunda karışmış olabilirsin" dedi tamam diyip telefonu kapattım sesi mutlu çıkıyordu hepsi bana bakıyordu. Sonra Zehra ile göz göze geldik. Ve gülmeye başladık.
"Sonunda kurtuluyorum o lanet yerden"dedim ve bir birimize sarıldık ve zıplayarak etrafımızda döndük. Sonra Murat
"Kızım daha herşey kesin değil hemen sevinme ilk önce gidilim herşey bir kesinleşensin" dedi hepimiz tamam anlamında başımızı aşağı yukarı salladık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya ailem nolmuşkine🎀^_^
Humor16 yıl sonra gerçek ailesini bulan neşeli, deli dolu, iconic bir kız olan yağmur hem aşiret hemde mafya ailesi olan bir ailenin çocuğu