Babamın ilişkimizi öğrenmesi üzerinden yaklaşık bir ay geçmişti. Bu süre içinde Galatasaray şampiyon oldu, delicesine kutladık; ardından üniversite sınavına girdim. Muhtemelen o çok istediğim hukuk fakültesi geliyordu. Tabii bu süreçte Barış her zaman yanımdaydı, sınav sabahı bile üç saat beni beklemişti tek başına. Ve omzuma gelen saçlarımı, kısacık kestirdim. Bu radikal kararı almak hiç de zor olmadı, kökü bendeydi zaten. Barış platin yapıyor benim neyim eksik?
Şimdi ise, doğum günümdü. Sabah, onun evinde birlikte uyandıktan sonra kendi evime geçmiştim. Artık bu ev mevzusunu da çözmeliydik.
Barış Alper'i sabahtan beri görememiştim ancak akşam yedide hazır olmamı, beni gelip alacağını söylemişti. Sürpriz hazırlıyor olmalıydılar, açıkçası oldukça heyecanlıydım çünkü sevgilimle geçireceğim ilk doğum günümdü bu. Hem artık basın da öğrenecekti bizi muhtemelen, babam bildikten sonra kimseden gizlemeye ihtiyacımız yoktu.
Kaldı ki, Dursun başkanın da onayını almıştık. Takımın menfaatleri elbette önemliydi fakat bir sorun olmayacağını söylediğinde içim iyice rahat etmişti.
"Off!" diye hayıflandım dolabımın karşısında. Bugün ışıl ışıl parlamam gerekiyordu ancak ben hala ne giyeceğime karar verememiştim. Üstelik Barış'ın gelmesine kırk dakika kadar bir süre kalmıştı.
Kafamdaki ıslak havluyu bir kenara fırlatıp opsiyonları yatağa dizdim tek tek. Yine giyecek bir şey bulamadığımda bazanın altını açtım bu sefer. Geçen sene kuzenimin düğününde giydiğim beyaz, straplez prenses model elbise doğum günü kızı için idealdi bence?
Hem mekanda olacağımızı biliyordum o yüzden abartı da kaçmazdı. Elbiseyi giyip kısa saçlarımı iki yandan sıkıştırdım ve biraz abartarak yaptım makyajımı. Şimdi yapmayacaksın da ne zaman yapacaksın Beyza? Hazır olduğumda aynadan birkaç fotoğraf çekildim. Tam o sırada zil çalmıştı, Barış gelmiş olmalıydı ancak pozumu bozamazdım yani.
Zil zırıl zırıl çalarken birkaç kere daha çektim kendimi ve beyaz çantamı koluma takıp elime bilekten bağlamalı beyaz topuklularımı aldığımda pıtı pıtı kapıya koştum. Tam da tahmin ettiğim gibi, Barış Alper gelmişti, o da siyah gömlek ve siyah pantolon tercih etmişti. Her zamankinden daha yakışıklı görünüyordu ya da ben çok aşık olduğum için böyle hissediyordum.
Beni gördüğünde ıslık çalarak yaslandığı arabasından doğruldu ve yanıma geldi. "Çiçeğim..." belimden yakalayıp dudaklarımı öperken karşılık versem de daha sonra geri çekilip kızdım. "Aşkım rujum bozuluyor ya, niye öpüyorsun?"
"Dayanamadım." dedi umursamazca. Eğilip ayakkabılarımı giymeye çalışıyordum ancak zorlanmıştım, perçemlerim de önüme gelip duruyordu. Ofladığımda, Barış Alper önümde diz çöktü. "Ay evet!" dedim şakayla karışık.
Aramızda koca bir sessizlik oluştu, cırcır böceklerini bile duyabiliyordum. Daha sonra ikimiz de aynı anda kahkaha attığımızda elimdeki ayakkabıyı aldı Barış Alper. "Dur yavrum, daha zamanı var onun."
Bir elimi kapıya yaslayıp ayakkabıyı bağlamaya çalışan sevgilime baktım üstten üstten. "Kaparlar bak, görürsün."
Kafasını kaldırıp ciddileştiğinde dudaklarımı büzüp ben de ciddileştim. "Düzgün konuş Beyza, o ne demek?" Sol ayağıma da giydirip bağladığında kalktığı gibi kollarımı boynuna doladım. "Teşekkür ederim dünyanın en en en en ama en yakışıklı sevgilisi."
Yanağından öptüğümde kafasını eğip güldü ve parmaklarını parmaklarıma kenetledi, arkamdan da kapıyı çekmeyi ihmal etmemişti. Uzanıp yanağına dudaklarımın şeklinde bulaşan ruju sildim parmak uçlarımla.
![](https://img.wattpad.com/cover/349200075-288-k228520.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙨𝙖𝙧𝙞𝙨𝙞𝙣 | barış alper yılmaz.
Teen FictionTAMAMLANDI beyza buruk, barış alper yılmaz ile olan ilişkisini çözemiyordu.