"Jeon Jungkook.."
Jungkook ona seslenildiğini duyduğunda arkadasına döndü ve Sunoo'yu görmüştü.
Hızlıca ona sarılmıştı.
"Uzun zaman oldu!!"
Sunoo gülümsedi.
"Evet,çok özlemişim seni anlatamam..!"
Tabi Sunoo ve Jungkook ikilisi konuşurken Taehyung dışarıdan gelen gürültüyü duymuş ve dışarı çıkmıştı,kıskanç gözlerle Jungkook'u izliyordu.Jungkook Taehyung'un kendisini belli etmek için yaptığı öksürük sesini duyduğunda arkadasına dönerek baktı.
"Taehyung Bey."
Taehyung şaşırarak tek kaşını kaldırmıştı bir yandan Jungkook'a bir yandanda yanında duran çocuğa bakıyordu.
"Bey falan hayırdır.?"
Jungkook Sunoo'ya Taehyung ile olan ilişkisini söylememişti daha bu yüzden kaş göz yapmaya çalışıyordu,Taehyung Jungkook'un çırpınışını anlayınca sırıttı.
"Selam sekreter.."
Sunoo sanki ikisinin arasında kalmış gibi hissetmişti,öksürürek varlığını belli etti ve konuşmaya başladı.
"Merhabalar Taehyung Bey ben Sunoo,yani Suwan Gyeonngi.."
Sunoo ismini söylediğinde Taehyung irkilmişti ikilinin arasında sessiz bir tartışma vardı.Jungkook hiçbir şey anlamamıştı.
"Demek meşhur kişi benimle tanışmak istiyor,buna sevindim."
Jungkook içinden imdat diye bağıracaktı neredeyse hiçbir şey anlamıyordu,birden Taehyung'un gözleri Jungkook'u buldu sanki şuan buradan uzak durmalıymış gibi onu uzaklaştırdı.
"Sen aşağıdaki deponun tüm dosyalarını temizle sırala."
Jungkook şoke olmuştu o depo şirketin en saçma olaylarını bile kayıt altına alınan dosyaları ile doluydu.
"Ne,neden çok saçma ne işin olabilir ki.?"
Taehyung'un şuan yapmak istediği tek şey Jungkook'u buradan uzaklaştırmaktı.
"Ne zamandır sözümü dinlemiyorsun,ben senin patronunum hatırlatmak isterim.Şimdi derhal sana verilen görevi yap."
Jungkook Taehyung'un bu davranışına şaşırmıştı,arkasını dönerek söylene söylene gidiyordu.
"Aman,ne işin olacak o dosyalarla!Biraz fazla baksam ananın babanın doğum bilgisi falan çıkar!"
Jungkook gittikten sonra Taehyung Sunoo'ya baktı ve odasını gösterdi,koltuğa oturduğunda Sunoo'da koltuğa oturmuştu.
"Niye geldin.?"
Sunoo gülümseyerek baktı,ardından ise alay edermiş gibi bir ses tonu ile konuşmaya başladı.
"Birşey ikram etmeyecek misin sans âme.."
Taehyung kendisine öyle seslenmesi ile boynundaki damarları belirginleşmişti.
"İçeceğin şey kendi kanın olacak birazdan emin ol.!"
Sunoo yüz ifadesini değiştirmedi.
"Neden bu kadar sinirini bozuyor bu isim kardeşim,sen zaten bizden birisin.."
