Tekrar Karadeniz

3 1 0
                                    

Burası karadeniz acının, sevginin, kederin, mutluluğun en yoğun ve içten yaşandığı yer.

Ben Kerem Kutay Vuran 2 yıl süren polislik üniversitesinden menzun olmayı sonunda başardım. Şanslıyımki ilk görev yerim ne kadar buralı olmasamda burada büyüdüğüm ve benimsediğim karadenizin en güzel yerlerinden olan Trabzon.

Otobüsten indim, çektim içime özlediğim bu kokuyu evimde gibi hissediyordum, evet burası benim evimdi.

Gitmem gereken rota belliydi, içinde belli başlı eşyalarım olan çantamı aldım ve rotaya doğru ilerlemeye başladım.

Trabzon'un merkezinden uzaklaşıp dağlık tarafa geldim. Birine ufak bir süprizim vardı, telefonumu elime aldım ve bir numarayı seçtim "HUYSUZ NİNEM' onu böyle kaydetmekte sonunda kadar haklı olduğumu biliyordum, ne kadar sevsemde huysuz bir nineydi.

Telefon bir iki çalış sonrasında açıldı, 'Ula deyyus, ne diye açmazsın aha o telefoni' diye bağırdı ninem. Beni yolculuk boyu aramıştı, çaktırırım diye hiç birini açmadım.

'Sakin olasın nine işler uzamişturda ondan açamadim' diyerek ninemi sakinleştirmeye çalıştım.

Nineme fırsat vermeden tekrar lafa atıldım 'Ninem sen şimdi neredesin dur?' diye sordum. Telefondan gelen ses bir hayli sinirliydi 'Nerede olacağım deyyus evdeyim hele' demesi ile gülümsedim onun bağırmalarını bile özlemiştim.

Tekrar konuşmaya başladım 'Ninem hele kapıya çıkasun sana kargo yolladum' dedim, telefondan bir kaçtane uflama ile birlikte 'Ula yollamayasin kargo margo anlamam dirimya' şeklinde bir serzeniş geldi ve telefon yüzüme kapandı.

Ninemin merdivenlerden iniş sesini duyuyordum, bende heyecanlanmıştım uzun zaman olmuştu, özlemiştim bu huysuzu.

Kapıyı yavaşça araladı ve sonra tamamen açtı, beklediğim an gelmişti, 'bööööööööööööğğğğğ'

Diye bağırdım.

Ninemin gözleri büyümüştü sevinmekten fazla korkmuş gibiydi ayvayı yediğimi anlamıştım.

Bir anda kafam ile elindeki sopayı birleşmiş bulmuştum.

Alnımı tutarak ikinci sopa darbesinden eğilerek kaçtım, emindimki polislik okulunun ninemin reflekslerinden haberi yoktu.

'Ninem etma eylema' demeye çalışıyordum, başarılı olamayınca en etkili yöntem olan sarılmaya geçtim.

Sımsıkı sarıldım nineme tabi dayanamadı özlemiştik birbirimizi. Ninemin elindeki sopa indi ve konuşmaya başladı 'ula deyyus uşak soninda evinun yolini buldin ha' diyerek benimle alay etti.

Sarılma bittikten sonra 'ninem hayde içeri alasun beni bu yazın ortasinda nedir hele bu soğik' diye serzeniş ettim.

Ninem içeri girmeye başladı ben tam arkasından girerken içimden gelen bir dürtü ile arkamı döndüm.

Karşımda Karadeniz'in dağları ve bir iki tane daha ev vardı.

İçimden geçenleri yavaşça dile getirdim.

'ula Karadeniz tekrar ha tekrar'





Bir polis meselesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin