Ağlasam sesimi duyar mısınız, Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Gözyaşlarıma, ellerinizle?Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel, Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önceBir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum; Anlatamıyorum.Orhan Veli Kanık
YAZARDAN
İnsan yorulurdu, bıkardı, sabrı taşardı neticede insandı..
Nefasi duygulara kapılıp hatalar yapardı.
Haklıyken haksız, haksızken haklı olurdu öyle garip bir dünyaydı.
İnsan acizdi..
Güçsüzdü..
Cüneydde öyleydi. nefes alırken kalpi acıyordu sanki nefes ona haram gibi geliyordu..
Sevdiği kadını göz göre göre bırakmıştı bunun acısıyla pişmanlığını yaşıyordu
Babasına güvenerek bunu yapmıştı
Babasına karşı hissettiği tek duygu nefretti..
Vahit, Cüneydin dedesini öldürmüştü.
Vahit kötü biriydi, sırf mürşid olmak için babasını öldürmüştü.
Çocuğuna acımadan hakikati ona hatırlatmıştı.
Zeynepi odaya kapatmıştı.
Meryemi ise hapisaneye artırmıştı.
Dergahı ele geçirmişti.
Sırf bunları mürşid olmak için yapmıştı..
Biliyordu bir yerlerinde hissediyordu
Gözbebeğine birşey olmuştu..yüreği acıyordu..Söküp atmak istedi bu acıyı..
Sadece istemekle kaldı..
Aklına Zeynepin başına birşey geldiğini düşündükçe.. Yüreğindeki acı dahada büyüyordu.
Cüneydin iki seçeneği vardı;
Ya burası onun sonu olucaktı yada,
Yeni başlangıclara ilk adımı olacaktıCüneyd bu iki seçeneği düşünürken arkasında hissetiği ses ile arkasına döndü
Can gelmişti..
Ölümün eşiğinden kurtardığı adam gelmişti.
Cüneyd, dergahtan çıktıktan sonra Can, Cüneydi takip ederek surlara kadar gelmişti..
Çünkü Vahit, Cüneydin kulağına birşeyler söyledikten sonra Cüneydin yüz ifadesi değişmiş hatta gözleri dahi dolmuştu.
Can ise Cüneydi merak etmiş ve buraya kadar gelmişti..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızıl Goncalar [2.Sezon]
Tiểu Thuyết ChungÖncelikle Merhaba bu yazacağım hikaye kızıl goncalar 19 bölümden ibaret olacak yani 2.sezon diye sayabilirsiniz. Eğer sevilirse devamını atarım Yorum ve yıldızlarınızı bekliyorum..