Bir kurguyu bitirmeden yeni kurguya baslamak tam benlik bir is
Mile'den :
Ben Melissa Vargas, çocukluğumdan bu yana yalnız büyüdüm hiç kimsem yoktu, o dışında. Ebrar Karakurt aşık olduğum kadın, ona yaklaşık dört yıldır birşeyler hissediyordum.
Fakat o benim kuzenime aşıktı. Kuzenim olduğu için yalnız olmadığımı düşünebilirsiniz ama yalnızdım.
Çünkü kuzenim benim dışımda herkesle ve herşeyle ilgilenirdi. Ebrar'a yüz vermezdi, çünkü zaten bir sevgilisi vardı ve mutluydu, benim aksime.
Ben ise yapayalnızdım, Ebrar'a olan aşkım beni hayatta tutuyordu, bana aşık olabileceği ihtimali beni hayatta tutuyordu.
Ebrar beni kardeşi olarak görüyordu ve bu durum canımı yakıyordu.
Kuzenime karşı o kadar ilgiliydi ki bazen onun yerinde olmak istiyordum.
Kuzenim Yulia Brovkina idi. Kendisi o kadar güzeldi ki onun yanında sönük kalıyordum.
Beyaz teni, sarı saçları ve renkli gözleriyle o mükemmeldi.
Ben ise onun tam tersiydim, Esmer tenim, sarı kısa saçlarım ve neredeyse herkeste olan sıkıcı koyu kahve gözlerim.
Ben sıradandım, Yulia'nın yanından dahi geçemezdim.
Yine o günlerden birindeydik, Ebrar'ın Yulia'nın peşinden koştuğu günlerden birinde.
"Yulia nasılsın ?"
Yulia ile okulun bahçesinde ki banklardan birinde oturuyorduk ve Ebrar gelmişti.
"İyiyim, sen ?"
"İyiyimm bendee."
Ebrar heyecanlı sesiyle konuşmuştu, çok mutlu gözüküyordu
"Bu akşam bir planın var mı ?"
"Evet var, sevgilimle buluşacağım."
Ebrar'ın heyecanlı hâlinden eser kalmamıştı.
Bu sefer bana dönmüştü ve yüzünde ki ufak tebessümle sormuştu.
"Sen nasılsın bakalım ufaklık ?"
"İyiyim Ebrar abla, sen nasılsın ?"
Evet Ebrar'a abla diyordum, çünkü aramızda ki üç yaş farkından dolayı Ebrar öyle istemişti.
"İyiyim bende."
"Güzel."
"Senin akşam bir planın var mı ?"
"Yok Ebrar abla, niye sordun ki ?'
Yulia telefonu çaldığı için oturduğumuz banktan kalktı ve telefonla konuşmak için uzaklaşmaya başladı.
"Beraber bir yerlere gidelim mi ?"
"Sen istiyorsan gideriz abla."
"Tamam güzelim, akşam sekizde hazır ol."
"Tamam ablaa."
Bir dakika güzelim mi demişti o ??
Ben birşey soramadan gittiğinde gözlerimi kapattım ve aptal gibi gülümsemeye başladım.
O sırada yanımda birini hissettiğimde gözlerimi açtım ve kim olduğuna baktım.
Gelen Efe'ydi, tek yakın arkadaşım.
"Naber güzelim ?"
"İyidir Efoşum, senden naber ?"
"İyidir güzelim, akşama bir planın var mı ?"
"Ebrar ablayla bir yerlere gidecektik ama istersen sen de gelebilirsin."
"Ebrar'a ayıp olmasın ?"
"Ne ayıbı Efoşum yaa, ben söylerim ona."
"Tamam güzelim, akşam görüşürüz o zaman."
"Görüşürüz Efoşumm."
Planı yapmıştık yapmasına ama bu işin bir de Ebrar'a söyleme kısmı vardı.
...