13.

2 1 0
                                    

Yanımda duran viski şişelerine baktım. O adamın bana istemeden sahip olduğu günün yıl dönümü o gün boyu sarhoş olurdum ve kimse benden haber alamazdı.

Alkole zaten çok erken olduğunu bilsem de 14 yaşımda başlamıştım. İçtiğim sigarayı söndürüp bir viski daha açtım.

Bilincimin düzgün olamayacağı kadar sarhoştum. Ailem benden haber alamamıştı. Her yıl bu günde böyle olduğu için bir süre sonra alışsalar bile çok endişeleniyorlardı.

Özellikle babam, ayda yılda bir ağlayan hatta hiç ağlamayan babam hüngür hüngür ağlardı. Annemin anlattığına göre zamanında şerefsizlik ile eşdeğer olan babam şu an dünyanın en tatlı adamıydı.

Bana babam ile eskiden olan yazışmalarını göstermişti. Eskiden babama bakınca neredeyse kendimi görmüştüm. Anneme dedikleri çok iğrençti ancak onun gibiydim onun gibiydim işte.

Gerçekten sevdiğim birisini bulana kadar tam bir pislik. "Belfü!" Arkamı döndüğümde babamı görünce şaşırdım.

"Baba burada ne iş-" Babam gelip bana sarıldı. "Neden bu kadar içtin neden bunu yapıyorsun yılın bu günleri ne oluyor sana?"

Sarhoşluğun etkisi ile ağlayarak babama sarılmaya başladım. Aklıma yine o iğrenç adamın dokumaları geldi. Her yerime ellemesi ve şimdi babamın kollarında sarılmamız.

"Belfü?" Annemin sesini duyunca ona baktım. "İkiniz beni nereden buldunuz?"

"Seni takip ettik yapmamamız gerekiyordu ama yaptık çok özür dileriz kızım ancak merak ettik buraya geldiğinde baya bekledik ancak çıkmayınca bir şey olduğunu sanıp önce baban girdi sonra ise ben..."

Annem yanımıza gelince babam annemin dudağına küçük bir öpücük kondurdu ve bu sefer üçümüz birlikte sarıldık. Ağlamaya devam ederken ne olduğunu sormadılar.

Sadece... Sarılmak.

Tesadüf-Yarı Texting (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin