soru işareti

377 37 7
                                    

İlkin Aydın'dan
Salon gerim gerim geriliyordu, babamın bakışları benim ve barışın arasında gelip gidiyordu.

"Konuşmayı düşünüyormusunuz acaba?" Ölüm sessizliğini bozan babamın konuşması olmuştu.

Ben lafa girecekken barış benden önce davranarak babama açıklama yapmaya başlamıştı.

"Efendim,biliyoruz yaptığımız şey doğru değil ama biz de duygularımızı birbirimize daha yeni yeni itiraf etmeye başladık,yani benim haddime değil sizin aile ilişkilerinize karışmak ama eminim ki ilkin en uygun zamanda size herşeyi açıklayacaktı,siz böyle bizi çok yanlış bı zamanda basınız yani gerçekten böyle olsun istemezdik-" barış soluksuz ardı ardına konuşurken babam derin bir 'of' çekmişti.

"Oğlum sen susmak bilmiyormusun,bir dur da soluklan" gerçekten de konuşmayı bilmeyen barış demin daha soluksuz,kekelemeden cümle kurabilmişti.

"Haklısınız efendim-"

"Efendim deme bana,benim adım var Taner Amca de"

Babamın bu sitemlerine karşı barışın bembeyaz teni mora dönüşmüştü,onun bu haline karşı aklıma gelen 'bir aslan gibi kükrüyodun şimdi ne oldu sana' sözüyle gülmeden edememiştim, Allahtan ortamın geriminden kimse farketmemişti.

Çok garip bir ortamdaydık zaten,annem yaşadığı bu durumu idrak etmeye çalışır gibi bakınyordu,biricik kardeşim demir ise mahalladeki dedikoducu yaşlı kadınlar gibi barış ve babamı izliyordu ona da eğlence çıkmıştı işte.

Yaklaşık bir saat önceki ortamın halinden eser yoktuBarış antrenmandan bir gün kıytırmıştı,Okan hocaya ailesel bir mevzu diyip sıyrılmıştı işten, barışın dediğine göre zaten Okan hoca bu durumlarda oldukça anlayışlıymış.

Sonrasında barış ve babam beraber dışarı çıkıp konuşmuş,eve ellerinde dolu dolu poşetlerle gelmişlerdi.

Şuan ise beraber mangal yakıyorlardı, annem ile ben ise mutfakta salata ve mangalın yanında yenilebilcek birkaç meze hazırlıyorduk.

Kısacası herkes halinden oldukça mutluydu,kardeşim demir hariç.

Kendisi babamın barışa olan bu ilgisini beklemiyordu,daha doğrusu hiç birimiz beklemiyorduk,ancak biz bu duruma hemen alışmıştık,kendide bunu haz edemiyordu işte.

Ha bide şey var...O ablasını kimseyle paylaşmayı sevmediğinden barışı birazcık kıskanmıştı.

"Kızım git sor bakayım bir babanlara hazırmıymış yemekler" annemin bu sözüyle işimi gücümü bırakarak yanlarına gitmiştim, yarım saatir oraya gitmek için bahane arıyordum zaten.

"Baba hazırmı tavuklar İlkay sultan soruyor" barış kimden bahsetiğimi anlamamış gibi bakıyordu benim açıklama yapmama gerek kalmadan demir "sen bilmezsin,biz kendi aramızda ailecek birbirimize lakaplar takmışız,İlkay sultan annem demek oluyor" demişti.Bu sözü söylerken ailecek lafına bastıra bastıra söylemişti.

"Açıkladığın için sağol abiciğim" barışda demirin bu tavrına karşılık 'abiciğim' lafına vurgu yapmıştı,ilkokulda bir kız için savaşan aptal ergenlere benziyorlardı ikiside.

Babam ikilinin laf dalaşına katlanmamak adına pişirmiş olduğu tavukları vererek içeriye sofraya doğru postalamıştı.

Yemeklerimizi bitirip meyve faslına geçmiştik.

"Yani şuanlık takımımdan ayrılmayı düşünmüyorum,ama ileriki zamanlar güzel bir teklif gelirse gidebilirim" tabikide fanatik Galatasaraylı olan babam barış burdayken aklında ne kadar soru varsa hepsini sormadan göndermezdi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 20 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İlkBakışHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin