Okula geldiğimde Hyunjin salağı tahtaya yaslanmış kendine göre birine bakarken yakalamıştım
Göz devirip yerime oturduğumda ders başlanmıştı herkes ayaktayken Hyunjin salağı oturuyordu
"Oğlum sen neden oturmuyosun"
Hyunjinde"hocam size eşlik edicek biri lazım bu yüzdende kalkmıyorum "diyip kapak çekmişti
Hoca dururmu oda hyunjind
e nah çekmişti ama öyle bi çekmiştiki sesi kulaklarımda çınlamıştı resmen"Oğlum bak bıda kapa çek bana onu alıp bitarafına sokarım oturun şimdi"
Salak walla yemin ederim gerizekalı bu çocuk bakın boşuna demiyorum ya,herkes oturduğunda sınıfın kapısı açılmıştı bu arada Hyunjin yanyana oturuyordum sınıfa kızıl saçlı biri girmişti
"Hocam ben yeni öğrenciyim afım lee minho 19 yaşındayım"
Diyip boş bi yer bulup yerine oturmuştu Bİ DAKİKA O LEE MINHO MU DEDİ BEN Mİ YANLIŞ DUYDUM
hyunjine baktığımda şokla bi bana bide o çocuğa bakıyordu
"Hasiktir"
"Hyunjin bu bahsettiğin o çocuk mu-"
"Gerizekalı sussana duyacak şimdi "
"Duysun banane"
Ve beklenen o an zil çaldı ay çok rahatladım
"Hyunjin kalk kantine iniyoruz"
"Sen git ben gelmicem"
"İyi kal burda o zaman göt"
Hyunjin bana orta parmak göstermişti mal işte
"Hyunjin o orta parmak varya"
"Evet"
"Çevir onu şimdi"
Walla salak bu
"Şimdide götüne sok"
"Siktir git ya puşt"
"Sen siktir git amına kodumun orospusu"
Diyip kantine indim allah bi beyin vermiş onuda kullan bi zahmet yani dimi allah allah ya kantine geldiğimde simit ve ayran alıp masallardan birine oturdum
Hyunjin salağı benle gelmediği için tek başıma oturuyordum derken yanımda sandalye sesi duymamla oraya baktım
"Banada yer varmı"
"Var var gel otur"
Gelen yeni çocuktu yani minho
"Bu arada adın ne"
"Jisung zaten az önce kendini tanıttın sende minhosun adın güzelmiş"
"Seninde adın güzel adının anlamını biliyor musun peki "
"Hayır"
"O zaman sana ben söyleyeyim adının anlamı kale gibi güçlü ve bilgili insan demek"
"Demek buymuş anlamı güzelmiş"
"Aynen bu arada kaç yaşındasın"
"18"
"E desene o zaman aramızda 1 yaş var diye"
"Bu durumda sana hyun demem daha doğru olur değil mi"
"Yok direkt minho de sen öyle sesleninincr kendimi yaşlı hissediyorum"
"Anladım hyung- a şey çok pardon minho"
"Sorun değil"
Zil çalınca ikimizde sınıfa girdiğimizde hyunjin beni dürtüp duruyodu
"Ne var hyunjin"
"Oo sattın demek beni bravo"
"O anlamda demek istemediğimi sende gayet iyi biliyosun"
"Neyse ne işte den bugün hiç aynaya baktınmı"
"Yo nedenki"
"Domates olmuşsun amına koyim"
"Ne"
Hemen koşa koşa lavaboya giderken hyunjinin gülmekten yere düştüğüne yemin edebilirim ama kanıtlamayamam işte
lavaboya geldiğimde aynaya baktım harbiden kıpkırmızı olmuşum amk
Yüzümü yıkadığımda yüzümü peçete ile sildikten sonra çöpe attımTam gidecekken başım dönmeye başlanmıştı heryer şimdi ya hiç son gördüğüm şey birinin lavabo kapısını kırması sesiydi
Alın size yb
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ressam minsung
Teen Fictionokuldaki ressam klübünde birbirlerini yenmeye çalışırken birbirine aşık olan 2 genç....