Ali Asaf
Uzun yolculukların en sevdiğim tarafı iki insanın bir noktadan sonra su gibi akıp giden keyifli sohbetidir. Çünkü yapaylık, yalan söyleme gereği duyulmaz. Varılacak yere kadar iki kişi de karşı taraf hakkında tatlı konular üzerinden bilgi sahibi olabilir.
Saatler süren yolculuk sonrası birlikte otele girdiğimizde Eymen ile aramdaki buzların büyük ölçüde azaldığını hissediyordum.
Artık birbirimize o kadar da yabancı değildik.
Mesela mavi rengini sevdiğini, mühendisliğin hayalindeki meslek olmadığını ama yaptıkça sevdiğini, cinsiyeti belirlenmeden önce hepsinin onu alfa sandığı olaylarını, hayaletlerden korktuğunu, feromonlarını salgılamaktan hoşlanmadığını ama salgılayınca çok rahat hissettiğini, uyumayı çok sevdiğini ve genel olarak iş dışında tembellik etmeye bayıldığını biliyordum artık.
İlişkiler konusunda çok katı olduğundan hiç ilişkisi olmadığından bahsetmişti bir de. Ona kısa süren ve pek sevgili gibi hissetmediğim iki ilişkimden bahsettiğimde omegasının biraz üzüldüğünü hissetmiştim. Yol o saatten sonra da sessiz geçmişti.
Ancak onunla olan ilişkimde ilk kez sevgililik heyecanı yaşadığımı ve onunlayken kimseyle olmadığım kadar mutlu olduğumu bilmiyordu. Bunu ona söylemektense hissettirecek olmak daha mantıklı geliyordu bana.
Sadece bana gerçekten daha derin acılarını anlatacak kadar güvenmesini istiyordum. O gece beni bulduğu zaman onu taciz eden alfanın kim olduğunu öğrenmek için çok sabırsızdım ama ona karanlık tarafımı göstermemek için direniyordum.
Kendim öğrenmeye çalışsam da o günkü kamera kayıtları yoktu. Şirketteki tüm alfaların da omegalarla olaylı geçmişi olduğundan özellikle öne çıkan kimse yoktu. Bu aralar Alp ve Rauf denen iki alfa gözüme batıyordu ama Eymen özellikle anlatmadığı sürece bilemezdim.
Ona o geceyi hatırlatıp tetiklemek istemediğimden ağırdan alıyordum ama söylediği an o alfayı doğduğuna pişman edecektim.
"Hangi odada kalıyorsun?" Asansördeki sessiz bedene sorduğumda dalgın bakışları bana döndü.
"107 numarada." Derken bakışları kısa bir an bana kaydı. "Neden bavul getirmedin?"
Çoktan bavulumu getirtmiştim ama aklıma gelen fikirle bunu ona söylemedim. "Bagajda biraz kıyafetim var ama eksik kaldı sanırım. Öğleden sonra işin yoksa benimle kıyafet almaya çıkar mısın? Pek bilmiyorum buraları."
Kısa bir an değerlendirir gibi duraksadı ama hemen sonra, "Tamam olur." Diyerek açılan kapılardan çıktı.
Peşinden ben de indiğimde hemen yan yana olan odalarımıza ilerledik.
"Görüşürüz." Göz ucuyla bir bakış atıp kendi odasına girdiğinde peşinden gülerek izledim.
Çünkü bu soğukluğun alfa nefretinden değil de sevdiğin birine gönül koymaktan olduğunu biliyordum.
Ehh, iyi bir alfa olmak istiyorsam omegamın gönlünü almalıydım değil mi?
×
Öğleden önce uyandığımda ter içinde olduğumdan kendimi soğuk suyun altına bıraktım.
Bu şehirde hava sanki olması gerektiğinden daha sıcaktı. Özellikle öğlene yaklaştıkça sanki güneş birden çift kişilik vardiya yapıyormuş gibiydi.
Bu yüzden duştan çıktığımda üzerime beyaz kumaş bir pantolon ve mavi polo tişörtümü giydim. Koyu renk giyinmek oldukça kötü bir karar olurdu.
Kahverengi kemerli saatimi ve siyah kemeri de taktığımda tamamdım.
Saçlarımı havluyla kuruttuğumda sıcak olduğundan makineyle ekstra kurutmakla uğraşmadım.
Spor ayakkabılarımı giyip parfümümü sıktığımda araba anahtarım, cüzdanım ve güneş gözlüğümle odadan ayrıldım.
Aynı anda hemen yanımdaki kapı açıldığında burnuma hafifçe dolan omegamın kokusuyla bakışlarım anında oraya döndü.
Üzerinde bol beyaz bir pantolon, mavi bir gömlek ve kafasındaki da mavi bir şapka vardı. Bileğinde ince gümüş bir zincir ve boynunda da zarif bir kolye vardı.
Çok yakışıklı ve ağırbaşlı görünüyordu.
İstemsizce kendimi ona yaklaşırken buldum. O ve kokusu gerçekten mıknatıs etkisine sahipti.
"Dinlenebildin mi?" Diye sorarken gözüm canlı duran gözlerindeydi.
"Evet, sıcak bunalttı biraz ama olsun." Gözleri benim ona yaptığım gibi süzdüğünde yüzünde gördüğünü beğenen bir ifade belirdi.
"Gördüğünü beğendin mi, omegam?" Diye sordum hafifçe alay ederek.
Önce kaşları çatılsa da oyunuma ayak uydurdu.
"Oldukça, alfa."
Onunla olmak o kadar keyifliydi ki şimdiden heyecanlıydım onunla birlikte geçireceğim saatlere.
Bu repliği bilen bilir
Bilmeyenler için Yardımcı da vardı böyle bir sahne.
Gördüğünü beğendin mi, Malysh?
Oldukça, Pakhan.
Hehehehhee

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanıt
FantasíaEymen hayatının en berbat gecesini yaşadığı günün sonunda kurtardığı adamın alfası olacağını düşünmemişti. 02/12/2024: ruhesi #1