the killa | taegyu?

one

(hueningkai-beomgyu)

hueningkai:
sevgilim
neredesin?

beomgyu:

bugün gelmeyeceğimi söylemiştim sevgilim

hueningkai:
bende kabul etmediğimi söylemiştim
neredesin dedim beomgyu

beomgyu:

taehyun yanımda

sonra konuşalım

hueningkai:
akşam en geç 9da evimde ol

beomgyu:

gelemem diyorum kai

yarın seninleyim

taehyun tüm gün yeni kitabının yazımı ile uğraşıyor olacak rahatça takılabiliriz

bugünümü ona ayırmam gerekiyor

hueningkai:
hala onunla vakit geçireceğim diyorsun
beomgyu
ya boşanırsın ya da ben gidiyorum

beomgyu:

sen istedin diye hemen gidip yarın boşanamam huening

zaman diye bir şey var

kendimi ondan soğutmam gerekiyor ki tek celsede bitsin

hueningkai:
senin yarın dediğinin üstünden 4 yıl geçti gyu
yarın sabah taehyun gittiği gibi yanıma geliyorsun
artık sabrım falan kalmadı

beomgyu:

tamam

(görüldü 14.44)

*:･ﾟ✧*:･ﾟ

taehyun

İçerde saatlerdir oturmuş Beomgyu'nun hazırlanmadını bekliyordum. Onun saatler süren özenli hazırlanmasını beklemek yorucu olsada o bundan memnun olduğu için ağzımı dahi açmıyordum.

Yakşalık iki saatin sonunda hala gelmediği için sıkılıp zaman geçsin diye uğraştığım telefonumu kot pantolonumun ön cebine koyduktan sonra merdivenlerden çıkıp odamızın kapısını aralamış ve içeri girmiştim.

Daha giyinmemiş bir şekilde dolabına uzun uzun baktığını gördüğümde buraya daha önce gelmem gerektiğini anlayıp sıkıntılı bir nefes vermiştim.

Yanına yaklaşıp arkasına geçmiştim. Çıplak omzuna öpücük kondurup çenemi yaslamış ve kollarımı arkadan beline dolayıp ben de dolabında göz gezdirmiştim "Gyu'm, neden hala giyinmedin?"

"Şu dolabın haline baksana ne giyersem giyeyim içime sinmiyor."

Söylediklerine gülüp dolaptan kendiminki gibi bir kot ve tshirt çıkartıp arkaya yatağımıza fırlatmıştım. "Ne giyersen giy sana yakışıyor o yüzden çok düşünme ve hızlı ol geç kalacağız."

Boynuna burnumu yaslayıp kokusunu içime çekmiş ve öpücük kondurmuş ardından da bedenini kendime döndürüp dudaklarına da minik bir öpücük bırakmıştım. Geri çekildiğim gibi bu defa kendisi dudaklarını dudaklarıma bastırdığında gülümsemiş ve diğerine göre daha uzun süre öpüp zorlukla ayrılmıştım.

"Aşağıda bekliyorum, yoksa bu gidişle daha da geç kalacağız."

-