Okullar yeni açılmıştı. Lise üç olmuştum. Aynı sınıf aynı kargaşa derslerim iyiydi ama sınıfla aram kötüydü. Herkes emo çocuk diyordu aldırış etmiyordum.
En arka cam köşeyi kapmak için erkenden kalkmış hazırlanmıştım. Aşağı kattan anne ve babamın kavga sesleri geliyordu.
Üstüme kırmızı ceketimi geçirip atkımı takmıştım. Odamdan sessizce çıkıp mutfakta dolaptan sandiviç bulma umuduyla dolabı açmıştım ve gerçekten vardı. Alimin folyo ile kaplanmıştı alıp çantama koymuştum.
Çıkmadan önce salona bakmıştım. Keşke bakmasaydım. Kavgaları bitmişti ve babam beni görmüştü o yüzden hızla evden çıkmıştım.
Okulun yolunu tutmuştum. Kulaklığı mı alıp kulağıma taktım ve yere bakarak yürümeye başladım.
Okula sorunsuz bir şekilde varmıştım. Sınıfıma gidip en arka cam köşesine oturmuştum. Sınıfta erkenden gelen iki kız üç erkek vardı.
Bir kaç dk sonra colette gelmişti. Colette küçüklük arkadaşımdı aynı işte çalışıyorduk. Yanıma oturmuştu sohbet ediyorduk.
Zaman geçtikçe daha çok kişi geliyordu. Ders başlamak üzereydi ön sıramıza fang ve buster oturmuştu. Fang ve buster liseye başladığımdan beri beni zorbalıyorlardı.
En arkada oturduğum için en azından bir şey yapamazlardı. Ders almanca'ydı Belle hoca geldi ve ders başlamıştı. Almanca dersşnden nefret ediyordum bu yüzden kafa mı koyup uyuyordum.
(Fang'ın gözünden)
İçimden "Aptal edgar bok vardıda önüme oturmadın" demiştim. Göz ucuyla arkama baktığımda edgar'ın uyuduğunu fark etmiştim.
"Tanrım çok tatlı uyuyor..." İçimde kendi kendime kavga etmeye başlamıştım
"aptal ne dediğinin farkında mısın!?"
Daldığım ve sinirlendiğim için saçma sapan mimikler yapıyordum ki buster fark etmişti.
(Fısıldayarak)
Buster:Dostum, iyi misin? Bir sorun var gibi.
Fang: ha- ne ben mi? He şey... Teneffüste konuşalım
(Edgarın gözünden)
Zil çalmıştı ve colett ebenimle kantine gitmek için ayı uyandırır gibi uyandırmıştı ve zorlada olsa kantine gitmiştik.
Colette emz'i görünce beni bırakıp onun yanına gitmişti.
İç çekip "Ne bekliyordumki? Oda satıcıdan başka bir şey değil." Kendi kendime içimden konuşuyordum.
Birine çarpmıştım ve yere düşmüştüm.
Ed: özür dilerim, kusura bakma önüme bakmıyordum...
Kime çarptığıma bakmak için kafamı kaldırdığımda colt ve fang'ı görmüştüm. Ürpermiştim "işte şimdi sıçtın edgar afferim sana!"
Fang: önüne baksana be ergen ucube
Colt: önüne bakmayı bilemiyecek kadar cahil değilsindir umarım edgay
Fang elindeki vişne suyunu üstüme dökmüştü fotoğrafları mı çekip gitmişlerdi. Her yerim yapış yapış vişne suyuydu.
Erkek wc gidip saçı mı ve yüzümü yıkamıştım. Ama üstümde vişne suyuydu ve böyle sınıfa gidersem dalga sebebi olurdum.
Ceketimden pek belli olmadığı için önümü kapatmıştım bir derslik böyle idare edebilirdim. Sonrasına da sonra bakıcaz artık.
Sınıfa gitmiştim. Tekrar sırama oturup dersin başlamasını bekliyordum.
(Okul bitişi)
Eve giderken yolda bir yavru kedi gördüm. yolun ortasında duruyordu. onu alıp kenara çekmek istemiştim ama çok hızla gelen bir araba gözümün önünde yavru bir kedinin ölümüne sebeb olmuştu.
Tırsmış ve ürpermiştim. Yoluma devam etmiştim ve sahilin kenarından geçerken biraz duraksıyıp sahile giderim ve biraz suyu izleyip tekrar yoluma devam ederim.
Eve girmiştim babam anne mi dövüyordu. Annem benim için her şeydi. Çanta mı yere atmamla aralarına girmem bir olmuştu.
__________________________
Merhaba, bu benim ilk hikayem!
Hikayem de mantık hataları, yazım hataları olabilir bu ilk bölümdü umarım devam ettiririm🤸🏿
Şimdilik biybiy
İnstagram: yasargaaarram
(Vidio paylaşmıyorum öylesine)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
takıntılı zorba| fangar
General Fiction"neden beni hem koruyup hem de zorbalıyorsun?" "bu seni ilgilendirmez emo çocuk."
