Sea Boy

Bölüm 5- Minik

Merhaba,

Yeni bölümle geldim. 

Tatliş tatliş devam edelim.

Umarım beğenirsiniz,

Keyifli okumalar dilerim...

---

Jungkook'tan -birkaç gün sonra-

Jin Taehyung'la sahilde otururken bizde markette içecek ve atıştırmalık seçiyorduk. Namjoon ve Yoongi gelen yabancılar konusunda o kadar gerginler ki Taehyung'u hiç yalnız bırakmıyorlar. Daha önce gelen birkaç kişi Jin'e sataşmış ama Jin onları pataklayıp geri göndermiş. Taehyung, aralarında ki en ufak ve fiziksel olarak en zayıf olduğu için onu yalnız bıraktırmıyorlardı. 

"Sandviç istiyorum ben." Diğerleri içeceklere bakarken girişte ki reyonada döndüm. Birkaç tane alırken açılan kapıyla istemsizce oraya döndüm. Jin içeriye girdiğinde arkasından Taehyung'u bekledim ama yalnız geldi. 

"Taehyung nerede?" 

"Sahilde ya, size istediği-" 

"Namjoon bin kere uyardı, niye yalnız bırakıyorsun?" Onu azarlarken elimdekileri ona verip söylenmelerini umursamadan marketten çıktım. Sahilin ilerisinde oturduğumuz için oraya doğru hızlı adımlarla gitmeye başladım. 

"BIRAK!" Sağ taraftada ki duyduğum çığlıkla kaşlarım çatılırken adımları hızlandırarak oraya yönlendirdim; "SANA BIRAK DEDİM PİÇ!" Taehyung'un sesiyle adımlarım daha da hızlanırken onu iki kişinin tuttuğunu gördüm; karşısında ki adamın bacak arasına sert bir tekme attığın onu tutanlardan birinin suratına yumruk attım.

Diğeri bana vurduğunda yalpalasamda dengemi kurup karşılığını verdim ona. 

"Hyung!" Taehyung'un sesiyle ona dönerken karnıma aldığım darbeyle sırtım duvarla buluştu. 

Eğer Namjoon zamanın da yetişmeseydi yüzüme bir yumruk daha alıcaktım. Diğerlerinin araya girmesiyle Taehyung elimi tutup caddeye doğru çekiştirdi. Zaten 3'e karşı 5 ayı kalmışlardı ki onlarda yerde olduğu için Taehyung'un uzaklaşması daha iyiydi. 

Onlar görüş hizamızdayken durup ellerini yanama koyup kaşımdaki yarama baktı dolu gözleriyle;

"İyi misin?" 

"Sen kendine bak, nasıl oldu? Bir şey yaptılar mı?" Kafasını olumsuzca sallarken konuşmaya başladı;

"Tek başına sıkılınca peşinizden geliyim dedim, buraya gelincede kolumdan çekip oraya sürüklediler. Bende tekme attım." Saçlarını karıştırıp omuzlarında kendime çektim;

"İyi yaptın, iyi hissediyor musun?" 

"Hmm, iyiyim hyung." Hyung fetişi çıkarıcak bu çocuk bana...

Kolları boynuma sarılı dururken arkasından koşan çocuklarla kafamı çocuklara doğru çevirdim. Küfür ede ede bize doğru yürüyorlardı; diğer çocuklarıda dövüp yollamışlardı. Yoongi, yanımıza yaklaştığında Taehyung kollarını boynumdan çekti ama hala yakınımdaydı. 

"İyi misin güzelim?" Yoongi, saçlarını karıştırarak kontrol etmek ister gibi bedenini süzdü;

"İyiyim hyung, bir şey yapamadılar; Jungkook hyung geldi." Kafasını olumluca sallarken elini omzuma atıp teşekkür ettim. Taehyung'un iyi olduğundan emin olduktan sonra havayı dağıtmaya karar vererek Yeji teyzemin evine doğru yürümeye başladık; en yakın orası olduğu için buna karar vermiştik tabi ki de..