get a guitar | taegyu

29. Bölüm' F

görsel bulmak çok zordu, bu yüzden aynı kıyafetlerle ve aynı saçlarla olarak düşünürseniz ya da bunu görmezden gelirseniz çok sevinirim 🤝🏻

-

Beş, dört, üç, iki, bir...

Zamanı gelmek üzereydi. Kulak içi kulaklığımdaki sesten gelen geri sayımdan "Sıfır." kelimesini duymadan önce son defa Taehyun'a bakmıştım. Gururlu bakışları ve gülümseyen yüzüyle beni izliyordu.

Uzun bir süredir pratik yaptığım şekilde yürümeye başladım, stresten ölmek üzereydim.

Işık arkamdan vurduğu için bedenim karanlık görünüyordu, bu yüzden yüz ifadelerime öz güven dolu bir görüntü yüklemek yerine bedenime yüklemeyi tercih etmiştim.

Sahneni ortasına vardığımda bağırış sesleri geliyordu dört bir yandan, daha diğerleri gelmemişti bile. Arkam dönük olduğu için enstrümanları çalanları görebiliyordum biraz, O.de, ellerini yumruk yaparak dudaklarını oynattı 'fighting' dercesine. Gülümseyerek karşılık verdim, başka da bir şey yapamıyordum zaten.

Bedenimi ellerim cepte, karanlıkta hoş duracak bir şekilde ayarlamıştım. Bu poz için gerçekten haftalardır çalışıyordum. Felix hyung yardımcı olmuştu bayağı, modellik çıkışını yaptığı için çok işe yarar bilgiler vermişti.

Planladığım gibi Sugar Rush Ride'ın sample'ını kullanmıştık giriş olarak, ikinci ıslık çalış bittiğinde arkamı dönmüş ve yeni bir poz vermiştim. Silüetimin iyi görünmesi cidden önemliydi, muhtemelen şu an milyonlarca fotoğrafım çekiliyordu.

Arkamı döndükten sonra üyelerin gelmesini bekledim, çok heyecanlıydım. İçimden geçirdiğim tek şey hata yapmamam gerektiğiydi.

Beşinci ıslık çalışla birlikte arkaya başka sesler girmeye başladığında üyeler de yanıma doğru gelmeye başladı. Benim aksime, buna alışık oldukları için karizmatik duruyorlardı. Sadece Huening Kai ve Taehyun'dan bahsediyordum tabii, diğerleri önemsizdi. Tanımıyordum onları. Çöpten bulmuştum.

Onlar da yerlerine ulaştığında ışıklar açıldı, Sugar Rush Ride ve GGUM karışımı bir dance break ayarlamıştık 3Racha, Taemin hyung ve DanceRacha ile.

Işıkların açılmasıyla birlikte saçlarım göze çarptığında herkes çığlık atmıştı, ilk baştaki çığlığın üç ya da dört katı yüksek desibeldeydi diyebilirdim. Saçlarımın görünmesiyle Taehyun ile sevgili olduğumuzu açıklamış sayılırdık, konserin bitişinde bunu resmi olarak yapacaktım zaten.

Merkezde olmanın ağırlığıyla birlikte melodiye ayak uydurmaya çalıştım. Koreografide olan hareketleri yapmaya başlamak için tekrardan akıcı bir dönüşle önüme dönmüştüm.

Birkaç hareketten sonra merkezi Yeonjun'a bırakmıştım, hareketler zorlayıcıydı. Bugüne kadar kendi kendime dans ettiğim için kendime şükrettim, biraz da olsa esnektim bunun sayesinde.

Yeonjun öne geçtiğinde arkasında eğildik, kapanışı ben yapacağımdan dolayı stresli olduğum için gözümü zeminden ayırmamıştım, ta ki bedenime zarifçe dokunan parmaklara kadar.

Hafifçe irkilip başımın yönünü çok değiştirmeden gözlerimle ellerin sahibine baktım. Benim aksime, Taehyun'un bakışları güç vermek istercesine gibiydi.

Dance break olduğu için mikrofonumuz yoktu, biz gittikten sonra GGUM'ı sergileyeceği için Yeonjun'un iç cebinde bir el mikrofonu vardı sadece. Bu nedenle rahatça konuşabilirdik.

Dudağımız okunamayacağı için başımızın eğik olmasını fırsat bilen Taehyun, "Başaracaksın," dedi bana ithafen. "Hata yapsan bile tatlı bulacaklar, buraya gelen herkes seni çok seviyor."