Tilki || Hyunin

A Night İn The Forest

Ormanda Bir Gece

Bir kez daha lanet arkadaşına uyduğu için içten içe kendine sövüyordu kırmızı saçlı genç. Gece ne yapabilir di ki bir ormanda? Üstelik sadece bir ceketle!

Arkadaşına 'Konum at gerzek!' Mesajını atma tuşuna basacak iken acı çığlıklar gelmişti. Ama bir insana değil,hayvana ait geliyor gibi gözüküyordu.

'Vicdanına sıç Hyunjin.' Diye mırıldandıktan sonra hızla mesajı atarak sese doğru ilerlemeye başladı. İçi tedirgin oluyordu,bir tarafı onu bırakıp gitmesini diğer tarafı ise bakmasını söylüyordu.

Yerde yaralı tilkiyi görünce içinde ufak bir burukluk hissetmişti sanki. Hızlıca kucağına alıp ceketine sardı ve ilerlemeye başladı. Arkadaşı Minho'nun arabasına var gücüyle girdiğinde o sırıtmakla meşguldü. Tilkiyi görünce kaşları hafifçe çatılmış olsada arabayı sürmeye tekrardan başladı.

Bir süre sonra konuşmayı başlatan Minho olmuştu;

'Oğlum senin ev üçüncü bir hayvana yetecek mi?'

'Üçüncü hayvan nereden çıktı hyung?'

'Bir Kkami,iki şu kucağındaki tilki,üç sen. Yoksa kendini saymayı mı unuttun lan pezevenk?'

Yüz hatlarının gerilmesi ile her hangi piç gülüşünü suratına yerleştirdi. 1-1,5 saat sonra veterinere varmışlardı. İçeri girilmesine izin verilmemişti. Daha doğrusu Minho izin vermemişti.

Birazda orada vakit çürüttükten sonra sonunda kendi evine varmıştı. Tilkiye ne mi olmuştu?

Tabii kide sizin koca yürekli evine almıştı.

Uyuduğu için onu kendi yatağına koyduktan sonra mutfağa gitti. Çalan telefonla yüzünde hafif bir tebessüm oluşmuştu,arayan kişi sevgilisi San'dı.

'Merhaba Hyunjin-shi,nasılsın?'

'İyiyim,peki ya sen?'

'İyi işte.'

Aralarında geçen duraklamadan sonra zar zor konuşabilmişti Hyunjin.

'Eve gelir misin? Birlikte film izleriz.'

Arkasında bir tilki olduğunu bilmeden sormuştu bu soruyu. Zaten o da sinirlenerek sinsice uzaklaşmıştı. Karşı taraftan derin bir oflama gelince yüzü düşmüştü.

'Hyunjin..çok itiraz ettin tamam,bugün olur.'

Yüzüne içten bir tebessüm yerleşmişti. Onaylayan bir mırıldanma,ve görüşürüz faslından sonra evde resmen sevinçten zıplıyordu.

Tabii sinirden hoplayanlarda vardı ama..onları şimdilik es geçmeye ne dersiniz? Ben olur derim.

3-4 saat sonra ikili oturma odasında film izlemeye başlamıştı. Açtıkları film LGBT içerikliydi,gözleri yandaki bedene kayıyordu bazen,korkudan. Onun sahip olmasını istediği ifade,şehvet korkutuyordu.

Ve evet,suratındaki o ifade oluştuğunda medeniyetine sıçtığımız surat Hyunjin'e döndü. Öhm tamam,kaba olmicam.

Şimdi diyeceksinizki 'Ee Hyunjin seçmiş aq?' Fakat o değil bu patavatsız seçmişti filmi.

Yutkunurak lavaboya gitmeye hazırlandığında bileğine dolanan sert eller ile altta kalması bir olmuştu. Tam vücuduna yapışmaya hazırken telefon çalmıştı. Derin bir nefes vererek aramayı sertçe reddetip bedenlerini birleştirdi.

Evet,bu halinden korkuyordu,çünkü ciddi anlamda onu vazgeçirmek zordu. İhtiyaçlarını pardon,nefsinin isteklerini yerine getirdiktek sonra evden çıkıp gitti. Tek bir laf bile etmeden.