Öncelikle selamm nasılsınız umarım iyisinizdir.
Bu benim ilk kitabım olacak, bu yüzden vote ve yorumlarlarınız ile destek olursanız sevinirim. Sizleri çok seviyorum iyi okumalar....
Masadan kalkıp saate baktım. Aman tanrım saat çok geç olmuştu Eva beni öldürecekti . Hızlı hızlı üzerime altı tül ve kabarık üstü ise kumaştan oluşan soluk kırmızı elbisemi ve siyah wadge bir ayakkabı giyerek evden koşarak çıktım. Eva ile buluşup yeni erkek arkadaşı hakkında analizler yapmamız gerekiyordu. Her ne kadar saçma olduğunu düşünsem de Eva bunu asla kabul etmez ve benim kabul etmediğim zamanlarda bana haftalarca trip atardı. Eva nın tribini çekmek özel büyü okulunun büyü kitabını ezberlemekten daha zor , bu yüzden geç kalmak gibi bir hakkım yok . Koşar adımlarla eski çin restoranına girdim . Bu restorant dragon ormanının hemen karşısında olduğu için pek kimse uğramaz dı. Dragon ormanı eski efsanelere göre evrendeki en tehlikeli varlıkların olduğu bir orman mış. Bu ormanda bizim gibi sıradan büyücülerin yaşaması imkansız mış. Ormana dragon ormanı denmesinin sebebi ise oraya hükmeden , istedikleri zaman ejderha'ya dönüşebilen bazı savaşçılar mış.
Orta masalarda bana el sallayan Eva ya baktım ve bende karşılık olarak ona el salladım. Hızlı adımlarla yanına varıp karşısındaki sandalyeye kuruldum. Eva benim için soğuk bir limonata söylemiş ti bile " of erisa ! Nerde kaldın? " Diye söylendi Eva "üzgünüm Eva haritayı incelemeye dalmışım saatin farkına varamadım " limonatamdan bir yudum aldım ve Eva devam etti " haritayı hâlâ incelediğine inanamıyorum erisa kaç hafta oldu bir şey bulamadık, vaz geç artık " evet yaklaşık üç hafta önce okulun arkasında ağaçların dibinde gömülü bir harita buldum. İlk başta önemsiz olduğunu düşündüm ancak yaptığım bazı araştırmalar onun dragon ormanı ile bağlantılı olduğunu gösteriyor şu . Tabii bundan Eva nın haberi yoktu olsaydı işler çoktan sarpa sarmıştı " sen boş ver benim haritamı da anlat bakalım, gelişmeleri falan " limonatamdan bir yudum daha aldım . Eva ise ' evet şimdi...' diyerek anlatmaya başladı bu şekilde yaklaşık üç saat restorantda takıldık ve sadece onun hakkında konuştuk.
Üç saatin ardından biraz yürüyüş yaparak evlere doğru ilerliyorduk "erisa , hâlâ seviyo musun onu " Eva nın sorusuyla başımı ona çevirdim ve " kimi? " Diye sordum . Aslında kimden bahsettiğini biliyordum ancak bilmemezlikten geliyordum "Hadi ama erisa kimden bahsettiğimi biliyorsun Aaron 'u" Aron benim lise hayatım boyunca aşkından öldüğüm çocuktu. O en iyi büyü sınıfında ve çok varlıklı bir ailedendi . Tüm kızların peşinden koştuğu bir tip , bana neden baksın ki diyerek kedimi yıllarca harcadım
" Emin değilim Eva seviyo gibiyim aslında ama ilk karşılaştığımız günün heyecanı yok içimde " diye yanıtladım ve devam ettim " her neyse , burda yollarımız ayrılıyor, dikkatli git eve bu konuyu daha sonra konuşuruz " evayla sarılıp kendi evime doğru ilerledim . Sonunda eve vardığımda hiç beklemeden üzerimi değiştirdim ve yatağıma uzandım. Açık olan canımdan gökyüzünü izlerken düşünmeye başladım. Ormanı, Aaron u ...her şeyi düşündüm ve sonunda sonunda gözlerimi bu güzel gök yüzüne karşı kapattım , bu güzel gök yüzüne karşı ve beynimi yiyo bitiren herşeye kapattım...Devamı gelecek düşüncelerinizi benimle paylaşmayı unutmayın lütfen voterinizi bekliyorum ve sizleri çok seviyorum görüşürüzzzz