'Dilo Rabe Bihare'

4 3 0
                                    

Ben hakkında bir şeyler.

🍂

Ben hep yaşamayı ve yaşatmayı seven bir kız oldum. Yaşadığımı iliklerime kadar hissetmeye çalışıyorum sürekli. Ağaçlar, çiçekler, kalemler defterler, Necla, kediler,köpekler, sürekli gittiğim bir sahafın sahibi, dedem, kitaplar, Yağmur, şarkılar benim en iyi arkadaşlarım. Bir ağaca dokunur, sarılır doğanın o eşsiz enerjisini ve iyileştirici gücünü iliklerime dek hissederim. Fairuz ve Tamino dinlemeye bayılırım. Tamino benim için o denli özel ki, kelimelere sığdıramam bunu. Şarkılarına sığınıyorum diyebilirim.

  Necla ile sohbetler etmeyi severim bana hep benim bile fark etmediğim yönlerimi söyler. Ruhlarımız birbirine çabucak bağlanmış gibi. Ne zaman sohbet etsek içim kıpır kıpır oluyor. Onu ablam yerine koyuyorum ve bana o kadar iyi geliyor ki. Gerçekten bir insana ilk defa tüm benliğimle açık olduğumu hissediyorum. Bazen onu düşünürken veya onunla konuşurken aşırılıktan ağlamaya başlıyorum. Bunu nasıl açıklarım bilmiyorum fakat öyle işte. Ruhumu doyuruyor, ruhumu çıkarıyor, ruhumla konuşuyor. Benim için o kadar aşkın bir bağ var ki aramızda bu dehşet verici derecede garip hissettiriyor.

Yağmurlu bir günün sonunda eve gelip sıcak bir kahve içmeyi, bordo ojeli tırnaklarımı, yeni kitaplar almayı, ''sahafta eskiden kalma davetiyeleri ve mektupları okuyarak kitapları kurcalarken, 1900'lerde okunmuş bir kitaba denk gelip altı çizili yerleri okuyunca, o an önceki okuyan kişiyle aynı duyguları hissetmeyi, tüm bunlar yaşanırken de arka fonda çalan plakların cızırtılı sesiyle müzik dinleyerek saatlerimi geçirmeyi,'' müzik dinlerken kendimden geçmeyi, sonbaharı, yalan dünya izlemeyi, yağmurlu havaları, çayıma doğru miktarda şeker atabilmeyi, bordo rengini, beklenmedik sürpriz küçük hediyeleri, bir yabancıya gülümsemeyi, bir şiir satırını, okuduğum bir kitap hakkındaki duygularımı konuşmayı, söğüt ağacını, derin konular konuşabileceğim Necla'yı, kolyeleri, sarılmayı, sarıldığım kişinin daha sıkı sarılmasını ve kırmızı gülleri... Bunların hepsine ve yaşadığımı hissettmeye bayılıyorum. O kadar büyülü ve değerli geliyor ki bana her şey. Hayat çok güzel. Hayatta olmak çok güzel. Nefes alabilmek, görebilmek, duyabilmek, hissedebilmek çok büyülü.

Yağmur benim her şeyim. Gerçekten her gün konuşmasak da araya mesafe de girse her zaman beni desteklediğini ve yanımda olduğunu biliyorum. Benim için yeri o kadar ayrı ki. Diğer arkadaşlarım gibi onunla aşırı aşırı yakın olduğum hiçbir zaman olmadı ve  buna rağmen hep en güvendiğim limanım o oldu. Onunla birlikte çok şey yapmak istiyorum. Bir karavan alıp şehir şehir de gezmek istiyorum, doğaya karışmak da istiyorum, yeşilin içinde şarkılar söyleyip danslar da etmek istiyorum... Yağmur o kadar inanılmaz ki ona tapıyorum diyebilirim. Merhameti, kalbi, ruhu... Necla gibi yağmurla da ruhlarımızın bağlandığını hissediyorum. Bu o kadar aşkın hissettiriyor ki. Tanrıdan çok bir isteğim yok ve isteklerimin arasında yağmurla birbirimizi kaybetmemek de var. Umarım onunla kurduğumuz tüm hayalleri gerçekleştirebileceğimiz kadar sağlıklı, uzun ve mutlu bir hayatımız olur. Her başarımda beni herkesten çok alkışlayacağını, her başarısızlığımda bana yol gösterip beni destekleyeceğini, her kötü anımda beni iyileştireceğini, her mutlu anımda da mutluluğuma ortak olacağını biliyorum ve arkadaşlığımız o kadar güzel bir hale geldi ki. Bu beni dehşet farklı ve muazzam hissettiriyor. Onu çokça çok seviyorum. Ruhumun ruhunu benimsediğini biliyorum. Birbirimizden kopamayacağımızı da biliyorum. Yağmur benim her şeyim.

Kendimi, benliğimi seviyorum fakat bazen bazı kusurlarım beni rahatsız ediyor. Sonra doğaya bakıyorum, dağların yüzeyinde zamanla oluşmuş çatlaklar, nehirlerin kenarında aşınmış taşlar, engebeli yüzeyler, kırık dallar, renkleri birbirine uymayan çiçekler... Bu asimetri, bu rastgelelik doğayı eşsiz ve güzel kılıyor. Doğa gibi biz de bu şeylerle bütün ve eşsiziz. Sanki sadece doğa kadar bilinçli değiliz.

Benim adım Elif. Ben 16 yaşında bir öğrenciyim. Yaşamı seviyorum. Tanrıyı seviyorum. Felsefe, tarih, arkeoloji, kuantum fizik, din, mitoloji, eski uygarlıklar ve evren hakkında araştırmalar yapmayı seviyorum. Konna Netlaka dinlemeyi seviyorum. Dedemi seviyorum. Olumlu düşünmeyi seviyorum. Geceleri Ay'ı izlemeyi seviyorum. Yazılar yazmayı seviyorum. Yağmur ile hayaller kurmayı seviyorum.
Bazen sonsuza kadar genç kalmak istiyorum, ama aynı zamanda kendi başına yaşayan bir yetişkin de olmak istiyorum, tekrar küçük bir çocuk olmak için de her şeyimi verirdim. Zaten bunların hepsini tek bir hayatta yaşadığımız için galiba şanslıyız.

Zor zamanlarım da çok oluyor fakat ben bu zor zamanları yaşamak için de varım. Bir şeyler kötü mü gidiyor, olabilir. Hayat karşıma aşmam gereken zorluklar mı çıkarıyor, aşılabilir. Hata mı yapıyorum, insanım çünkü. Bir şeyler zor bir şeyler kolay gelebilir. Başkasına kolay gelen bana zor gelebilir. Gittiğim yerlere geri döndebilirim. Döndüğüm yerlere gitmek isteyebilirim. Hayat karmaşık değil, hayat basit de değil. Her şey benim için, aşk benim için, acı benim için, başarı benim için, başarısızlık benim için çünkü insanım.
Kendimi her konuda 'çünkü insanım' diye rahatlatabilirim. Aptalca bir karar verdim çünkü insanım. Yanlış anladım çünkü insanım. Yanlış anlaşıldım çünkü insanım. Öfkelendim çünkü insanım. Kötü hissettim çünkü insanım. Sanki bu dünyada bu hisleri yaşamadan bir ömür geçiren insanlar varmış da bu hataları bir biz yapıyormuşuz gibi davranıyoruz. Fakat bunları yapmak için de varız. Aksi imkansız çünkü insan olarak doğduk ve bu da bizi bunları yaşamaya mahkûm kılıyor.

Yaşam bu kadar kısayken her şeyi yapabilmek istiyorum. Her şeyi deneyimlemek istiyorum. Bir karavan alıp Yağmur ile birlikte doğaya karışmak da istiyorum, Londra'da yaşamak da istiyorum, aynı anda bir tarihçi de olmak istiyorum, bir arkeolog da olmak istiyorum, bir avukat da olmak istiyorum, bir yazar da olmak istiyorum, bir psikolog da olmak istiyorum, model de olmak istiyorum, sahil kenarında bir kafem de olsun istiyorum, bir sahaf sahibi olmak da istiyorum, çiçekçi dükkanım da olsun istiyorum, Mısır'a da gitmek istiyorum. Bunların hepsini yapamayacak olmam çok üzücü fakat elden bir şey de gelmiyor. Belki başka evrenlerde bunların hepsini yapıyorumdur ve hepsinde de çok mutluyumdur. Ya da belki tekrar tekrar bu hayata gelecek ve bunların hepsini gerçekleştirebileceğimdir. Konunun burası koca bir bilinmezlikten ibaret...

Benim adım Elif ve ben insanım. İnsanlığımı layığıyla yaşadığım için kendimle gurur duyuyorum. Yaşam denen bu deneyimde en küçük güzellikleri fark edip bunlara tutunabilmek çok güzel. Yaşamın her zerresini ve bana kazandırmış olduğu her şeyi ve herkesi, Yağmur ve Necla'yı çok seviyorum.

Tanrı'ya, hayatı her geçen gün sevip biraz daha heyecanlı ve mutlu olmama yardım ettiği için teşekkür ediyorum....

🥹🥹💐💐💗💗🍂🍂🫂🫂🐇🐇🌕🌕🌙🌙⭐⭐🌈🌈🌧🌧⛅⛅🌷🌷🌸🌸🍄🍄🍀🍀🌲🌲🐾🐿🐿🐞🐞🦋🦋🐝🐝🫶🫶🩷🩷🪼🪼🪻

'Everything works out in the end'

'safderun'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin