18. Bölüm

654 92 18
                                    

30 Temmuz 2015

Beni özledin değil mi?

Ahh tabi ki özlemişsindir.

Neler yaşadım bir bilsen..

Nedense durgun hayatım lise biter bitmez fazla hızlandı. Gerçekten yakında delireceğim..

Hatırlıyor musun bir rüya görmüştüm? Hani Sehun ve ben...

Ahh neyse baştan alayım..

Dün sabah uyandığımda tıka basa kahvaltı ettim. Sonra da çizimlerim için hazırlanıp masaya yerleştim. Tam o anda telefonum çaldı. Sehun'un aradığını görünce açmadım. Ama bir kaç kez arayıp mesaj atınca açmak zorunda kaldım.

Telefonu açtığımda nefes nefeseydi. Onu kurtarmam gerektiğini ve başının dertte olduğunu söyledi. Hatta yaralandığını ve canının çok yandığını.. Lanet velet!

Üzerime en saçma kıyafetlerimi geçirip koşarak evden çıktım. Nasıl olur da bir parka çağırdığını anlamam ki?!

Yanına gittiğimde beni kollarına aldı. Aniden dudaklarıma yapışmasıyla şok olmuştum. Tabi ki hemen ittim!

Lanet olasıca velet beni çok korkutmuştu ve kalbim deli gibi atıyordu. Omuzlarından tutup çekiştirerek etrafına baktım. Panikle iyi olup olmadığını sorduğumda beni bir kez daha kollarına aldı.

Lanet olsun günlük :( Lanet olsun ki o bana sarıldığı anda ağlamaya başladım.

Bir süre mal gibi ağladım. Sonra Sehun beni sırtımda ve saçlarımda gezen elleriyle sakinleştirdiğinde gözlerine baktım. Karmakarışık bir haldeydim. Elimi tutmasına ve beni yerde örtünün yanına oturtmasına izin vermiştim.

Uçsuz bucaksız bir çimenlikti bulunduğumuz yer. Kocaman bir ağacın altındaydık. Tıpkı rüyamdaki gibi..

Bir süre ne olduğunu bile anlamadım. Ama sonra onu tabi ki de azarladım. Hem de uzun uzuuuuuun!

Biliyorsun değil mi? Ne dersem diyeyim işe yaramadı. Bir süre sonra elleriyle bana hazırladığı şeyleri yedirmesine izin vermiştim. Hatta yavru köpek bakışları yüzünden aynısını ben de yapmıştım. Saçma sapan şeyler anlatsa da gülüyordum. Güzeldi..

Sonra elimi tuttu. Rüyamdaki gibi..

Ondan da sonra dudaklarımızı birleştirdi. Rüyamdaki gibi..

Lanet olasıca kalbimin verdiği tepki yüzünden geri çekilemiyordum bile. Ona doğru çekiliyordum sanki. Dakikalarca öpüştüğümüzün farkında bile değildim.

Ama rüyamda olmayan bir şey oldu. Chanyeol ve Jong Dae biraz uzağımızdan el ele geçti. Sehun gördüğü an gözlerime baktı. Bildiğini daha önce söylemişti. Ama böyle açıkça görünce kalbimde bir acı hissettim. Ne yapacağımı bilemedim..

Tabi bunu umursamayacağımız bir şey oldu. Biz fark etmeden yakınımızdan geçtiler. Sehun görür görmez elimden tutup koşmaya başladı. Her şeyi orada bırakıp kaçtık. Onları göremediğimiz bir yerde durup nefes alırken diğer ağacın oradan döndüler. Neredeyse bayılıyorduk.

Neyse ki ucuz atlattık. Gerçi neden kaçtığımızı bile bilmiyordum..

Bugünü ise tüm gün çizerek geçirdim. Eski çizimlerimi ve konularımı kullanarak ortaya epey bir şey çıkardım. Bu işi gerçekten çok seviyorum.

Ah bu arada söylemem gereken bir şey daha var. Sitenin sahibi bana güzel bir ücret ödüyor. Bu işten para kazanmak büyük bir hayaldi.

Sanırım biraz fazla mutluyum..

Şimdi de uyumam gerek. Çünkü Sehun az önce mesaj attı. Yarın konuşmamız gereken bir şey varmış. Eğer gitmezsem evime gelecekmiş. İnatçı velet!

Dinlenmem gerek..

Biliyorsun ;) Kimseye kendini okutma ;)


Geyiğin Günlüğü ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin