114 7 8
                                    

KAFANIZ GÜZELKEN YA DA UYKUNUZ VARKEN OKUMANIZ ÖNEMLE RİCA OLUNUR. PİPİ GEÇMEK AMACIYLA YAZILMIŞTIR. KİŞİ, DANA VE OLAYLAR TAMAMEN GERÇEKTİR. YAZIDA HİÇBİR PENGUENE ZARAR VERİLMEMİŞTİR.

Yaşadığım günlerden bir gün 87 saniyedir süre gelen yatakta yatıp tavandaki zürafaları izleme durumuma son vermeye karar verip rüyamda gördüğüm tek boynuzlu dananın peşine düşmeye karar verdim. Anasının gözünde olan dağ evimizden çıkıp tüm muhteşemliğimle adım atmaya başladım. Muhteşem biri olduğum için gökyüzüne bakarak yürüyordum ki kakaya bastım. Ejderyalardan biri yapmış olmalıydı. Ayağımı çimlere sürtüp yolume devam ettim. Bok kokusu peşimi bırakmamıştı lakin. Bu sefer yeniden kakaya basmamak için çaktırmadan yere bakıyordum. Etrafta uçuşan aptal penguenlerden birine uçan tekme attım, sonra da ibnelik olsun diye yerden kaldırıp yeniden tekme attım. Ben uyurken tırnaklarımı kesmenin cezası budur!!!!! Yoluma devam ettim. Bu sefer de deri değiştiren bir manda gördüm. Ama bu işi söğüdün dalında yaptığı için karınca mı yoksa manda mı emin olamadım. Yol devam ederken 14. yüzyıldan kalma bilgisayar kalesini gördüm. Efsanelere göre burayı yarı insan yarı ornitorenk yaratıklar yapmış. Ama ben öyle şeylere inanmam. Kalenin kapısına geldiğimde o gerizekalı mal konuşan heykeli gördüm. Benim kokumu alınca hemen o salak bilmeceyi sordu: "Ben 17 Nisan Salı günü doğmuşsam 547. doğum günüm hangi güne denk gelir?" Pf. Kolay soru. Herkes 17 Nisan diye bir gün olmadığını bilir. "ำพสำห ๅต มนหฟม กยัำ ทนะ เนม บงฝฟกยเยทน มรงฝพวะำกยพ วำวบล." Dedim. Gözlerini kocaman açtı ve "Nasıl olabilir?..." diye fısıldadı. Ardından kapı açıldı. Heykel ise çığlık atarak kaçtı. Hafıza kaybı olduğunu tahmin ediyorum çünkü günde 8 kez bunu tekrarlıyoruz. Kaleye girip iki sağ bir sol 26 merviden yukarı 3 kere sağ ve 41 merdiven aşagı indikten sonra kaybolduğuma karar verdim. Aslında merdivenleri çıktıktan sonra 3 kere sola gitmem gerektiğinden eminim ama... Nerde yanlış yaptığımı kestiremiyorum. Evden çıktığımdan beri 49 saniye geçmişti ve gerçekten yorgundum. Bu yüzden daha fazla uğraşmadan cebimden bir arı çıkarıp iğnesini koparttım ve herhangi bi' yere fırlatıp kaçtım. Ben fırlattıktan 0.67 saniye sonra patladı. Neyse ki kaçmak için yeterli zamanım olmuştu. Saklandığım yerden çıkıp arıyı nereye fırlattığıma bakarken sağ tarafta kocaman bir delik gördüm. Delik ฟแย Amca' nın mavi ay bahçesine açılıyordu. Bu yolumu biraz uzatacaktı ama kaybolmaktan iyidir. Burnumdan çıkardığım kanatlarım ve kasketimi takıp 13(!!!!!) santim kadar olan duvardan atladım. Neyse ki bir şeycik olmadı. Kasketim ve kanatlarım süblimleşirken ben de dallardan birinden kopardığım mavi ayı dizimde kırıp suyunu içerek yoluma devam ettim. Çok fazla yürümüştüm. Öyle ki Ananas Günleri' nde ananas almak için kasaba bile bu kadar yürümemiştim. Kasap evimize uzaktır. Tam tüm umutlarım tükenip içimdeki umut çüküsünü sallamayı bırakmışken cam dağlarının eteklerine varabilmiş, ve o efsanevi dana boynuzunu görmüştüm. Ama layık olduğu yer olan alında değil; yerde, parlaklığı gitmiş ve kırık halde duruyordu. (Özür dilerim arkadaşlar çok üzüldünüz biliyorum ama işim gereği yazmak zorundaydım forgiv plz plz) Bunu o kalleş yünikornlar yapmış olmalıydı. Oldum olası onlardan nefret etmişimdir. Acıklı hikayemi de anlatayım da ne kadar acılar çekmiş olduğumu görün ve beni sevin...

Past
O cenevar yünikornlar ailemin peşindeydi. Kirpiklerimizden akacak bir tutam dana tozuna muhtaç arkamızdan bücaklar gibin geliyorlardı. Babam ve annem, ben ve kardeşlerimi korumak için papatya desenli ışın kılıçları ile var güçleriyle kendilerini şamarlıyorlardı. Ama o cenevarlar geri adım atmıyorlardı. Annemin babamın saçlarını çekmesi bile onlara mani olamamıştı. En sonunda ikisi de pes etti. Köşeye sıkışmıştık. Klozetin kenarına dokuzumuz birden oturduk ve terbiyesizce sarı dişlerini ortaya döken yünikornlara kötü kötü bakmaya başladık. En sonunda dayanamadım ve onlara özel olarak bir şeyler konuşmam gerektiğini söyledim. Tuvaletin kapısını kitleyip beni ortalarına alıp halay çekerek dışarıya çıkardılar. Hain domdomlar. Bu taktik her zaman işe yarar çünkü onların halaylarından kaçış yok... Dışarda halay çekerken 3 avokadoya ailemi onlara satıp kaçtım...

Now
İşte böyle... Biliyorum o yünikornlara siz de çok kızgınsınız. Ama yapabilecek bir şey yok. Belki T.B.D' yi bulabilirsem o bana yardım eder. Yerdeki T.B.D boynuzunu yanıma alıp yola devam ettim. Tepeye ulaştığımda işte orada tüm mükemmelliğiyle duruyordu... Kahverengi kılları ve rengarenk boynuzuyla uçurumun kenarında mal mal etrafa bakıyordu... Beni gördü ve "สำนพาไยสยฟสดำ หยกนพยพขยำสห" dedi. Sözleri kalbimi eritti falan ben de "าไยพยำวดนำยำย♡♡♡" dedim. O da "สไยพกบ กสกาหยญำสกนดสก๑ะ" dedi. Görüyor musunuz çok aşık olunası bir dana ne kadar da romantik... Sonra yünikornlar geldi " OOOOOOOOO kimleri görüyorum OOOOOOOOO." Dediler. Ben daha bir şey diyemeden Danam araya girdi ve " นำยำยหวพสำยำบหวปวแใ ?" Dedi. Onlar özel bir şeyler konuşurken ben de intikam almaya gelen penguenlere arı fırlatıyordum. Bir iki pengueni zortlatmışken mavi ay tarlası yanmaya başlayınca ben de kendi kendime "salla pezevenkleri" dedim ve Danam' la yünikornlara baktım ve üç adet yünikornun bana sırıtarak gelmekte olduğunu gördüm. Onlar taşa biber sürüp taşı kulağıma sokmak suretiyle beni gebertirken Dana' cım boynuzuna astığı üç avokadoyla arkasını dönmüş gidiyordu...


EVET ARKDŞLR HİKAYE BİTTİ YB GELMESİNİ ARZU EDİYORSANIZ ETMEYİN GELMEYECEK SONU NEDEN BÖYLE OLDU ÜHÜÜÜ DERSENİZ DE BÖYLE GEREKMEKTEYDİ ARKADAŞLAR KENDİNİZE İYİ BAKMAYIN NAPIYOSANIZ YAPIN .

EĞER BU NOTU OKUYORSANIZ HİKAYENİN HEPSİMİ OKUMUŞSUNUZ DEMEKTİR MAL MISINIZ BEN BİLE OKUMADIM HEPSİNİ!!!!!!

BU ARADA MULTİMEDYA TÜM SAPIKLARA GELSİN TEK BOYNUZLU DANANIN REELİDİR.

ALL MY SPEICAL THANS ARE FOR ME.

Story of TEK BOYNUZLU DANAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin