Okul

35 1 1
                                    

"Merhaba, merhaba, merhaba ..."

Gülücükler, gülücükler..

Sanki çok memnunmuş gibi herkes okulun açılmasından. "Yapmayın arkadaşlar iki gün sonra hepiniz bıkacak ve okuldan kaçmak için yer arayacaksınız hepiniz biliyorsunuz."demek istiyorum. Ama kabul edelim bu yaz ben bile özledim okulu. Belki son senemizin olmasından dolayı belkide bütün yaz sıkılmamdan dolayı bilemiyorum. Tek yapmak istediğim bu kadar insana "Merhaba" demek istemeyişim. Ama yanımızda Deniz varken tabi ki bu hiç mümkün olmuyor malum hanımefendi okulumuzun muhtarı olur tanımadığı hiç kimse yoktur.

Sınıflarımız okul birliği kararıyla 12 kişiye düşürülmüştü fakat bizim sınıfımıza 10 kişi düşmüştü bu iyiydi çünkü çok fazla insanla muhattap olmak zorunda kalmıyordum. Sınıfa girdiğimde büyük bir hazin yaşayacağımı nerden bilebilirdim. Denizin bahsettiği yeni çocuklar bizim sınıfa gelmiş, esmer olan bir şekilde bütün sınıfla kaynaşmıştı.Kendini hemen kabul ettirmeyi başaran tipler beni her zaman rahatsız etmiştir. Neyseki sıralarımız tek kişilik ve onların çevresindeki yer doluydu. Cam kenarındaki ilk ve ikinci sıralar boştular. Tam gidip ikinci sıraya oturacaktım ki yerinde oturduğunu sandığım şu esmer çocuk önümde belirdi, nasıl bu kadar hızlı gelmişti. Elini uzatmıştı işte sevmediğim bir tanışma anı.

"Merhaba" dedi yüzünde o saçma kendini birşey sanan ifadesiyle.

"Merhaba" dedim görmezden gelip elini havada bırakmak bir şekilde bana huzur vermişti. O ise ısrarla elini uzatıyordu.

"Ben Tolga."

"Bunu derse girince öğretmenden de öğrenebilirdim. İzin verirsen yerime oturmak istiyorum." dememe kalmadı ki Deniz orada oturuyordu. Ne oluyordu Allah aşkına herşey bugün ters mi gitmek zorundaydı.

"Deniz hemen durumdan yararlanmak zorundasın değil mi?"

"Öğretmenlerle içli dışlı olmayı sevmediğimi biliyorsun Rüyacım." dedi yüzünde zafer kazanmış bir ifadeyle.

"O zaman sen Deniz sen ise Rüya olmalısın" dedi iğneleyici ses tonuyla.

"Aferin ze.."

"Evet doğru bildin ben Deniz memnun oldum." hem lafımı kesmiş, hem de yakın temas kurmuştu Deniz gerçekten bu kız niye böyleydi. Gözlerimi devirip yerime oturdum.

"Arkadaş yabani sanırım."

"Sabahları huysuz olur sen aldırma. "

"Denizzz.." dememe kalmadan öğretmen içeri girdi.

Bu yeni biriydi. Sanırım okul bana inadına toplu bir değişime gitmişti. Yeni öğrenciler, yeni öğretmenler hayır yani eski düzenin neyi vardı sanki. Neyse ki son senem yeni hiçbirşeye alışmak zorunda kalmadan bu okuldan gidebilecektim.

Kapı çaldı içeri okulumuzun değişmeyen(!) üyelerinden biri olan müdür bey girdi.

"Merhaba arkadaşlar sizin yanınıza aslında yeni öğretmenizle birlikte girmek isterdim fakat birkaç aksilikten dolayı geç kaldım. Yeni öğretmeniniz Alev Hanım. Kendisi matematik öğretmeniniz olmasının yanı sıra sınıf öğretmeniz. Yeni arkadaşlarınız ile kendisi sizi tanıştıracak."

"Sağolun hocam."

"İyi Dersler." dedi ve gitti. Lale hocaya ne olmuştu o annemin en yakın arkadaşıydı. Bana haber vermeden gitmiş olamazdı. Gerçekten tatilin bittiğine okulun başladığına sevinmeli miydim bilmiyorum. Deniz kalemle sırtıma vurdu. Yüzümün asık olduğunu görünce hhiçbirşey demeden gülümsedi. Onun gülümsemesinde insanın içine ısıtan sihirli birşey vardı istemsizce gülümsemenizi sağlardı bende ona gülümsedim ve önüme döndüm.

SırlarımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin