multimedya:vicky
Çekirdek ailem dışında akrabalarımla yaşadığım bu büyük ve mükemmel aile tablosunda görünüm ve önem olarak küçük ama sorumluluk olarak büyük bir yer kaplamaktayım. Herkes büyük bir sabırla 16 yaşına gelmemi ve ailemden kalan tüm mirasımla buradan ayrılmamı bekliyor.Babam ünlü bir pilotmuş ben doğmadan ölmüş annemde doğum sırasında anlayacağınız koca bir servetle minik ve yalnız bir kız çocuğu bırakmışlar arkalarında hani şu ancak filmlerde olur dediğimiz olaylar vardır ya onlar gibi işte.büyükbabam ve halamlarla yaşadığım bu evde her zaman farklı olmuşumdur.Duygusuzluğum ve umursamazlığım insanların bana yaklaşmasını zorlaştırmıştır ama fazla merak edilen bir insan olmaktanda uzaklaştırmamıştır.uzun lafın kısası 2 gün sonra 16 yaşına gireceğim ve artık hayatımı yönlendirmeye başlayacağım.
Yastıkların içine gömülmüş uyurken telefon sesiyle uyandım.Saat 12 yi geçiyordu.Halam telefondan doğum günümü kutluyordu.ailesiyle 1 hafta önce tatile gitmişlerdi.Arkadaşlarım aramaya tenezzül edemeyip iyiki doğdun vicky mesajları yağdırıyorlardı.Yataktan kalktım balkonun büyük pencerelerini açıp deniz kokusunu içime çektim.Dişlerimi fırçaladım,hazırlandım ve yapma bir gülümsemeyle aşağıya indim.Büyükbabam günaydın canım kahvaltı hazırlasınlarmı dedi.Normalde dışarı çıkardım ama günün anlam ve önemini karşılaması için kabul ettim. kahvaltıdan sonra sadece ciddi konuşmalar için yaptığı bir şey yaptı.2 tane kahve söyleyip büyük bir zarfla yanıma geldi.Sanırım beklediğim konuşma buydu.Herşeyi başta aldı.Zarfı bana uzattı banka hesapları,para miktarları ve tapular vardı.bunlar beklediğim şeylerdi ama tam kalkacakken bana bundan sonra yurt dışında özel bir lisede okuyacağımı söyledi.Şaşırıp kaldım.Beni bu evde birazcık düşünen biri varsa o da dedemdi.Bu halimle kaçıp dünya turnesi yapacak halimde yoktu.Kabul etme durumunda kaldım.
yaz tatilinin bitmesine 2 hafta kalmıştı.okul işleri hallolmuş pasaport ve bilet ayarlanmıştı.yapmam gereken tek şey valizleri hazırlamaktı.yavaş yavaş odama çıktım.denizi seyretmeye başladım.buradan gittikten sonra nadiren özleyeceğim şeylerdendi.amaçsızca etrafa bakıyordum.günler geçtikçe herşey sıradanlaştı.hepimiz benim burdan gitme fikrime alışmıştık.son 4 gün kala valizlerimi de hazırlamıştım.son gün almam gereken herşeyi aldığıma emin olduktan sonra veda için akşam yemeğine indim.sonunda tatilden dönen halam ve kuzenlerimle sarıldık.klasikti.büyükbabamla da sarıldıktan sonra elime orta boyda kalın bir defter verdi aslında bu bir fotoğraf albümüydü.annemle babamın fotoğraf albümüymüş.itiraf etmeliyim biraz duygulanmıştım.beraber dışarıya çıktık valizlerim arabaya yükleniyordu.büyükbabam bana uzun uzun baktı ve sen çok çabuk büyüdün ama benim hala kküçük kızımsın dedi.gözlerimin dolduğunu hissediyordum.sanırım bir iki damla da düştü son bir kez sıkıca sarıldıktan sonra arabaya bindim.evet vicky artık yalnızsın ve seni bekleyen koca bir hayat var dedim içimden arkama dönüp deniz manzaralı evime son bir kez baktım.
hava alanına geldik ve aceleyle valizleri indirip beni uçağa bindirdiler.uçakta pencere kenarındaki yerime geçtim ve oturdum.son anda uçağa biri binip karşımdaki boş koltuğa oturdu.nefes nefeseydi.yana attığı kumral saçlarını eliyle düzelttiği sırada göz göze geldikk.gerçekten yakışıklıydı.
gözlerimi başka tarafa çevirdim.yolculuk 6 saatti.arada beni izlediğini fark etmiştim ama ilgilenmedim.4. saatin sonunda yemek servisi geldi gerçekten çok acıkmıştım.sandiviçle bir kutu kola aldım.o daha aparatif şeyler almıştı.sandeviçi öyle bir iştahla yemeye başladım ki kola içmeyi unuttuğumu fark ettim.sonra kolayı hızlıca içtim.arada sırıttığını fark ettim.öyle güzel bir gülüşü vardı ki kızamadım.kafam kadar gamzeleri vardı.kolayı birden içince hıçkırık tuttu.şaşırıp kaldım ne yapacağım konusunda hiçbir fikrim yoktu.küçük sırıtışın yerini kahkaha aldı.nefesimi tutmaya başladım aman tanrım dahada komik görünüyordum.elindeki suyu bana uzattı içtim ve tekrar denedim şükürki 5 dk sonra düzeldim.uçaktan inmek için sabırsızlanıyordum.neyseki 1 saat vardı manzarayı izlemeye başladım.çok sıkıcıydı.sonunda uçağın iniş yapacağına dair anons duyuldu.herkes uçaktan inerken çantamı almak için başımı kaldırdığımda sırt çantasının kafama düşmesiyle şok geçirdim.evet karşımda oturan çocuk çantasını düşürmüştü.mahçup bir şekilde özür diledi önemli değil deyip uçaktan indim ve derin bir nefes aldım yeni şehir yeni okul ve yeni arkadaşlar umarım herşey güzel olur.
arkadaşlar bu ilk bölümdü umarım beğenmişsinizdir yorum ve voteleriniz benim için çok önemli.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BOWARY LİSESİ
Teen Fiction16 yaşında hayatı çok insana rağmen tek yaşamış bir genç kız şimdi dünyaca ünlü bir koleje gönderiliyor.fazla masum,fazla saf ve fazla güzel okurken akıcılığına kendinizi kaptıracağınız mükemmel bir kurgu Bowary Lisesi.