Telaşe

56 6 4
                                    

Hayat şartları zorken aşk acısı çekmeye vakit bulamıyordum. Yaşanan herbişeyin tamamen zaman kaybı olduğunu farketmiştim. Yeni bir okulum olucaktı, yeni bir şehrim ve yeni bir hayatım. Şimdiden telaşeler başlamıştı bile. Kendimi ev geçindiriyor gibi hissediyorum o derece bir telaşe. Şuan hayatımda bir insan yok yani gerek te yok. Bunu kendinize bir zorunluluk olarak göstermeyin. Birisiyle sevgili olunca herşeyin boka sarması diye birşey var. Eğer bir insanı kaybetmek istemiyorsanız, ilişkinizi sağlama almak istiyosanız, o kişiyle sevgili olmayın. İlişkinizi tehlikeye atmayın. Başkalarını benim önüme koyan birini ben neden başkalarının önüne alayım kim nasıl davranıyosa kesinlikle onu hak eder. İnsana gerektiğinden fazla değer, götünü göklere ulaştırır. Bu bölüme kadar hayal ettim ve hiçbirşey olmadı. Bende hayal etmeyi bıraktım boşuna akü yakıyoruz. Yanlızlığın dibindeyim, baya dibinde. O kadar kalabalık yanlızlığa sahibimki ne tarafa dönsem kendime çarpıyorum. Ben buna yaşama demiyorum, bu yaşamak değil bu balkondaki çamaşır ipine kuş gelmesin diye cd asmak. Her insanın var bir geçmişi, her insanın kendine göre yanlızlığı var. Tamam bizde yanlızlık yaşadık, hala da yaşıyoruz. Ama bazı insanlar bunu övünmekten bıkmadı. Tamam her insan sevgisiz büyüyebilir, bende sevgisiz büyüdüm ama gidip orospu çocuğu olmadım. İnsanlar düşünemiyor. Herkes kendi yokuşunun yorgunu. Diyorum bazen Biz ne yapıyoruz ki insanlara ? Yaptığımız herşey battığına göre var bir sorun. Sorunlar bitmiyor ki, benim hayatımda sorun bitmiyor ürüyor. Sıcak havalar da arkasına gelen küçük bi sorun. Sıcak havalar da yaşama sevincimi sömürdü resmen. Ne tarafa doğru küfredicez bu ne biçim hayat. Nefret dolu bir hayat, insanlar sıkıntı. Herkesten nefret etmek zor olduğu için direk olarak kendimden nefret ediyorum daha kolay oluyor. Kendimle barışamadım. Yani sonuçta uçtuğunu farkedene kadar düşmüyorsun. Ben değer alamadım ki kendimle barışayım, yani beni öven olmadığı için insan ister istemez düşünüyor bunları. Çabalarım daha çok koyuyor aslında ama çabaladığını sanıyosun ama bu gittikçe dibe vurmanın adımları. En dibe vurmaya çalışır mı insan ? Hayatıma giren her insan beni değiştirmeye çalıştı. Ama ben değişemiyorum. Seni kendin olmaya teşvik eden insanı yanında tutucaksın, kendinin olmaya teşvik edeni değil. Aitlik her zaman ait olmak değil. keşkeler, belkiler, acabalar, maalesefler var hayatımda biraz da hayalperestlik. Bunlar benim başımı belaya sokan tipler. Hayat sürekli beni acıdan kıvranmaya zorluyor ne yapabilirim ? Bende ki kafa lambaya kafa atan sinekle aynı. Uyku düzenimde köşedeki kokoreççiyle aynı, ne yapıcam bilemiyorum. Sabahtan beri kanepede yatıyodum sonra değişiklik olsun diye kalktım yatağıma yattım böyle bi düzensiz hayat. Sıcak bi yandan var, hava sıcak ama ben soğudum. 2. el hayat yaşıyorum resmen. İnsanlara başka seçenek bırakmıyosunuz hatta çaresiz bırakıyosunuz çaresiz kalan insan çok yanlış şeyler yapar hata yapıyosunuz. Beklentim kalmadı, hayalim kalmadı. Hayattan beklentilerimi düşüreyim derken, hayatta tutunan heveslerimi öldürdüm ben. Bu gece de periyodik olarak sekiz kez öldüm ve hayata tutunamıyorum çok ağırım. İstediğim neden olmamak için can atıyor. İhtiyaç duymak hele. Birine ihtiyaç duymak hep korkunç hatta dünyanın sonu gibi anlatıldı bunca zaman. Bağlanma gider, sevdiğini söyleme bıkar, hele ihtiyaç duyduğunu hissettirmek oo nasıl yaparsın saçmalama.
Eğer ihtiyaç duyduğunda aradaki bikaç şehre rağmen göğsüne bastırabiliyosan, sesindeki belli belirsiz nefesin seni sakinleştirmesini izleyebiliyosan dünyanın en güzel hissi. Bunun adı zayıflık değil ait olmak, kendini onsuz görememek, kusurlarını güçsüzlüğünü onunla tamamlamak. En güzeli de varlığına her gün minnettar olmak.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 22, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HayalperestHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin