Burak Anlatıyor
Gözlerimi hafif hafif aralamaya çalışıyordum, buna güneş izin vermediği için diğer tarafa dönüp gözlerimi hafif hafif araladım gördüğüm şey ağaç yeşillik yani bir orman hissettiğim şey sadece acıydı. Ayağa kalkmaya çalıştım ama başaramadım etrafımda Ayça, Anıl ve Ece vardı. Hepsi yaralıydı. Kendi yüzüme dokunduğumda elime kan gelmişti ve canımda çok acımıştı sürünerek Anıl'ın yanına gidip onu uyandırmaya çalışmıştım.
Anıl Anlatıyor
Anıl dostum uyan hadi Anıl uyan diyip beni sarsan Burak'ı ve arkasında olan büyük mavi gökyüzünü gördüm kalkmaya çalıştığımda canım yanmıştı yerde kızlar baygın yatıyordu. Kendimi toparlayıp ayağı kalktım Burak bana bir mucizeymişim gibi baktı bende kafamla ne dedim oda bana ''Nasıl ayağa kalktın'' dedi bende ''Baya'' dedim ve arabanın bagajından ilk yarım çantasını aldım, yaralarımızı temizledik sonra Ayça uyandı, onunda yaralarını temizledik ben Ece'i uyandırmaya gittim. Senem hadi kalk Ece şiiit alo Ece kalksana Ayça geldi ''KERESTE bir kız böyle mi uyandırılır, Ece canım kankam kalk hadi'' dedi ve nabzına baktı bir anda yüzü kireç gibi oldu. Noluyo Ayça?!
Ayça; Nab- nabzı çok zayıf dedi ve sağ gözünden yaş aktı.
Ayça Anlatıyor
Anıl Ecey'i kucakladığı gibi araba seslerinin geldiği yöne doğru koştu ben ve Burak arabadan eşyaları aldık ve ona yetişmeye çalıştık ama bu imkanız gibi birşeydi o kadar hızlı koşuyordu ki bu hızla giderse ozon tabakasını bile delebilirdi sonra yolda durdu ve bize bağırarak ''Hadiii daha hızlı !!!'' dedi bizde tüm gücümüzle koştuk sonra tam şansımıza bir taksi ordaydı taksiye bindik ve en yakın hastaneye gittik Anıl nabzını kontrol etmemi istedi bu sefer nabzı daha yavaştı ve yavaştı ve ağlamaya başladım. Burak beni sakinleştirmeye çalışıyordu ve kıza sürede hastaneye geldik ve hemen bir sedye ile Ece'i aldılar biz de sedyenin arkasından koştuk hemşire bana sakin olmamı ve danışmaya gidip arkadaşımın bilgilerini vermemi istedi. Bende evet anlamında başımı aşağı yukarı salladım.
Sonra hemen danışmaya gidip Ece'in bilgilerini verdim. Döndüğümde Anıl ve Burak yoğum bakımın ününde bekliyordu. Yanlarına gitmek için 1 adım attım sonra geri döndüm bu durumdan ailesininde haberi olmayıldı diye düşünüp Ecenin ailesine haber verdim, yapığım şey iyi mi kötü mü diye düşünemedim sonra içerden hemşire çıktı ve tüm gözler ona kenetlendi bundan rahatsız olmuş olmalı ki bize ''Doktor size bilgi verecek'' dedi ve içimizdeki birşey öğrenme umudunu da o an yitirdik. 2 dk sonra Senem'in ailesi geldi ve bize ne olduğunu sordu ve izde olan biteni anlattık. Tek yaptığımız beklemekti arkadaşımız orda belki de ölüm kalım için savaşıyordu ama ben sadece orda duruyordum. O an Anıl ''Lütfen Senem lütfen dayan daha yaşıyacak çok anılarımız olacak'' diye mırıldanıyordu. Burak ''Hadi Ece dayan biz bu 4'lü ile çok yıllar geçiricez lütfen'' diyordu ben ise o an sadece Ece ile çocukluktan itibaren geçirdiğimiz anıları düşünüp ağlıyordum. Sonra bir gene o hemşire geldi ve bize ''Sizin yaralarınızı da tedavi etmeliyiz'' dedi. Anıl ben Burak aynı anda ''HAYIR!'' dedik. Sonra Ece'nin babası sanki bize ''Hepsi sizin yüzünden defolun gidin!'' diyecek zannlederken bize ''Hadi çocuklar Senem sizin bu şekilde onu beklemenizi istemedi siz gidin tedavi olun alın şu kredi kartını hertarafınız kan içinde yeni kıyafetler alın Ece için endişelenmeyin benim kızım güçlüdür onun için de kıyafet alın'' dedi. Anıl tam ağzını açacaktı ki ben dirsek attım. Ve dediklerini yapık gelir gelmez haber varmı diye sorduk ama yoktu tam o sırada içerden doktor çıktı. Yüzüne bakılırsa durum kötü gibiydi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-Yaz Aşkı-
ActionKarakter Tanıtımı; -Senem; Mavi gözlü sarı saçlı uzun boylu çok iyi yüzmeyi bilen bir kız (Ana Karakter) -Anıl; Esmer Yeşil gözlü çok iyi dövüşen bir erkek (Ana Karakter) -Ayça; Senem'in en yakın arkadaşı Kumral kahverengi gözlü çok iyi voleybol oyn...