Aşka Bir Adım Bölüm 1

93 5 1
                                    

Geceyi ne kadar sever bir insan, yada şehir gürültüsünü, kulaklarım yanımdan geçen arabaların uğultusuyla ve çevremdeki amaçsızca eğlenen ve gezen insanların karmaşık tınılarıyla bulanırken üzerimdeki deri ceketin önünü biraz daha kapadım, soğuktu gerçekten soğuk hatta bir an bu kısacık yolu yürürken burnumun soğuktan donup düşeceğini sanmıştım. Ayağımdaki topuklu deri çizmeler bile onların ısınmasını sağlayamıyordu ama yinede şu lanet havayı seviyordum.

Hiçbir zaman sıcak bir insan olamadım, hatta çevremdeki koca adamların bile bana buz demesinin sebebi buydu beklide, yazda el içi kadar mayoyla bile terlemek yerine kışta sokakta yatmayı yeğlerdim. Yinede bana göre hayatın en normal haliydi bu.

Ayağım bir su birikintisine giderken aydınlatılması kötü yapılmış sokağa bakarak gözlerimi kıstım, ah lanet olsun, cidden mi? Bu ayakkabıya kaç para verdiğimden haberiniz varmı lanet piç kuruları...

Homurdanmam sürerken araba park yerlerinin az olmasına değinmeği ve belediyeyle içli dışlı akraba olma faslını da geçmemiştim. İşte ben hayatı en uçlarda yaşayan, aksi huysuz, sinirli ve bir o kadarda absürt insan.

Ceketimin cebinde aceleyle anahtarımı ararken bir çamur birikintisine girmemeye daha özen göstererek dar sokakta koşar adım yürüyordum. Çevremdeki insan sesleri azalırken koskoca sokakta yalnız kalmanın huzuru gibisi yoktu. Şehir benimdi, bende ona hükmedenmiş gibi öyle huzurla doluyordum ki bu huzur benliğime fazla geliyor göğüsüm adeta kabarıyordu. Bencil bir insan olduğumu söylemiş miydim? Her şeyin en iyisi ve en fazlasını hedeflediğimden asla başka insanların gittiği yoldan gitmezdim. Kolayı başarmak pratik bir çözümdü, kolay yoldan başarıya da saygım vardı fakat benim için en büyük zevk zor yolla gelen olası en büyük başarıydı.

Bu gecede bu başarılardan birine sahip olmuş sokaktaki küçük talihsizlikleri saysakta her zamankinden daha pozitif bir haldeydim. Ya da belki.. Bilemiyorum öyleydim sanırım. Havadaki hafif toz kokusu bile canımı sıkıp alerjimi tetikleyemeyecekti, bu gece yağmur yağmasını bekliyordum, evimde huzurlu bir gün geçirip, şuursuzca yemek yedikten sonra belki birkaç kadeh devirirdim.

Amacım uzaktan görünürken gözlerimde o yılan bakışları vardı. Sizi bilmem kızlar ama ben bu bebeğe aşığım. Uzun boyu, geniş yapısıyla gümüş gözlerini bana dikmiş vahşice beni içine almayı bekleyen tüm günahların nedeni olabilecek üretim harikası yaratığıma bakıp dudağımı ısırdım. İnsanın bir arabayı bu kadar sevmesi mümkün müydü?.

Hah siz yanlış mı anladınız? Unutmayın iyi bir araba yakışıklı bir erkekten kat ve kat iyidir. En azından sizi bırakıp duygularınız içine sıçma ihtimali yok, tabi biri onu çalmadıkça. Bebeğime gelince hangi insani varlık bir Mustang Shelby gt500 Elanor'a hayır değebilir. Evet muhtemelen bir orangutan, gerçi onun bile insani özünü hatırlayıp medeniyete ilk adımı atarak Darwin teorisini çürütmesini sağlayacak nitelikte bu aygıt.

Anahtarlığın düğmesine bastığımda koca sokakta bir an kilit sesi yankılandı, şimdi ilk hedefim onun rahat koltuğuna yayılıp eve gidene kadar onunla sevişmek olmalıydı. Direksiyon tarafına geçtiğimde onun henüz çalınmadığına ya da her hangi biri tarafından tacize uğramadığına sevinerek ona bir daha ara sokağa koymayacağım için söz vermek üzereydim ki ayağımı bir yere çarparak düşmek üzere tökezledim.

Zorlukla arabaya tutunduğumda ayağımın takıldığı yeri görmek için yüzüne giren saçları itmem gerekse de homurdanarak bunu da başarmıştım. Ayağımın dibinde iri bir beden karışık saçlar ve baygın bir halde yatan adamı görünce irkilerek geriledim.

Lanet olasıca herif arabamın tekerleğine yaslanmış ve orada mı sızmıştı. Bir an üzerinden geçip gitmek istesem de bunu yaparsam arabamın mahvolacağını düşünerek somurttum. Yavaşça eğilerek onu uyandırmaktan başka çarem yoktu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 27, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşka Bir Adım...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin