Peşimden Gelen

Bölüm 1

Sabahın ilk ışıklarıyla gözümü açtım yavaşça yataktan kalkmaya çalışıyordum doğrulup saate baktım ve gülümsedim bu gün benim için yeni bir gündü üstelik heyecanımdan alarmım çalmadan kalkmıştım bu bir ilk çünkü ben yatmaya bayılırım yatağımın hemen yanında duran çerçeveyi uzanıp aldım bu içindeki fotoğraf annemindi ben küçükken annemi bir hayvan tarafından öldürdüğünü söylediler elimdeki fotoğraf annemden kalan tek şey idi çerçeveyi yerine bırakıp terliklerimi giyindim doğrusu ayağımı bir şeyin kapacağı hissine kapıldım ayağa kalkıp dolabıma doğru bir adım atım ve kapıyı biri kıracakmış gibi çaldı yavaş ve sakin adımlarla kapıya doğru yönelip odamın kapısını açtım yavaşça aşağı kata inen merdivenlerin bir basamağına adım atım daha merdivenin ikinci basamağına adımımı atmadan kapı ikinci bir şiddet ile geri çaldı kapıyı açmak istemiyordum çünkü bu gün kimseyle görüşmek istemiyordum özellikle'de kapıyı bu kadar şiddetli çalan biriyle asla arkamı dönüp odama doğru bir adım atıp evde yokmuş izlenimi vermeye çalış samda kapıyı gine çaldılar ahhh lanet olsun arkamı hızlı ve kıvrak bir adımla dönerek merdiven basamaklarını hızlıca indim kapıya doğru hızlı adımlar atarak kapı kolunu kavradım tam kapıyı açacakken pencere kırıldı koşarak mutfağa doğru ilerledim ses oradan gelmiş idi mutfak kapısını açtığımda mutfak girişinde duran lale deseniyle süslenmiş olan camın parçalandığını gördüm lanet olsun bu lale desenini çizmek için çok uğraşmıştım kırık olan camdan kafamı çıkardığımda seli ile karşılaştım yüksek bir ses tonuyla ön kapının ziline basmakla yetinemez miydin dedim o ise ağlamalı bir ses tonuyla kapıyı aç dedi hızlı adımlarla kapıya ulaşıp kapıyı açtım daha günaydın bile demeden içeriye girip salonun en ücra yerinde duran tekli koltuğa oturdu.Kapıyı kapatıp kendisinin oturduğu koltuğun hemen yanında duran sandalyeye oturdum hemen yanımda duran oymalı ve bir o kadarda dikkat çeken sehpanın üzerindeki sürahiden bir bardak su dökerek seli'ye uzatım teşekkür ederek suyundan bir yudum aldı yüz ifadesinden bayağı korktuğu anlaşılıyordu lafa atılıp ne olduğunu sordum derin bir nefes alıp söze atıldı babasının yaşadığını söyledi bense bunda korkmasını gerektirecek bir şeyin olmadığını söyledim seli hafif kısık ve ağlamalı ses tonuyla anneme ne yaptığını unuttun'mu dedi sakin bir ses tonuyla hayır ama yaşasa bile seni nasıl bulabilir'ki seli bu sefer ses tonunu yükselterek o lanet adamın canını okumak istiyorum annemi para karşılığında kiralayıp zorla cinsel ilişkiye sokuyordu hızlıca lafa atılıp bende kalabilirsin dedim hem burası küçük bir kasaba burada olduğundan bile haberi olmaz seli kafasını kaldırıp bana baktı ve bir an için duraksadı sonra lafa atılarak çok teşekkür ederim dedi bense hafif ve sempatik bir gülümsemeyle rica ederim dedim senin evinmiş gibi rahat ol dedim oturduğum sandalyeden bir hışınla kalkarak seli'ye hadi gel dedim nereye dedi anlaşılan selinin az önceki üzüntülü ses tonundan bir şey kalmamıştı kafamı kaldırıp hafif bir gülümsemeyle kırdığın mutfak camının yenisini taktıracağım dedim seli şirin bir gülümsemeyle üzgünüm diye karşılık verdi gülüşü çok şekerdi güldüğü zaman elmacık kemikleri ortaya çıkıyordu ve buda ona havalı bir gülüş katıyordu lafa tekrar atılıp hadi dedim eli kısık bir ses tonuyla ben gelmesem dedi hadi ama değişikli olur hem biraz alışveriş yaparız eli hızlıca oturduğu yerden kalkıp peki tamam dedi arkamı dönerek odama doğru ilerledim merdiven basamağına geldiğimde içimden bir his yukarıda birinin olduğunu söylüyordu ve bende hep içgüdülerime güvenmişimdir kim bilir belki yanılıyorumdur hızlıca basamakları çıktım içeride birinin olmaması için içimden tanrıya dua ediyordum kapıya yakınlaştığım zaman kapı kolunu kavrayıp hızlıca kapıyı açtım içeride kimse yoktu derin bir nefes alıp yatağımın hem yanında duran gece labasının altındaki çüzdanımı alıp aşağı kata indiğimde eli yoktu..