"Hadi ama anne lütfen en yakın arkadaşlarım onlar!" dedim annemden izin almak için.
"Peki tamam ama sadece bu seferlik" diye cevapladı annem. Klasik müzik konserine gitmek için annemden izin almıştım harika!
"Sen harikasın!" diye karşılık verdim ve masadan ceketimi aldım ve o zaman çıkıyorum diye kapıdan dışarı çıktım.İçeriden dikkatli ol diye bir ses geldi annemden.Olacaktım tabi ki gece arkadaşlarıyla konsere gidecek olan 15 yaşında liseli bir kızdım sonuçta dışarısı kötülük doluydu ,canavarlar,uzaylılar,serseriler,katiller tabi anneme göre.Durakta arkadaşlarımla buluşmak için bekliyordum geç geldiler tabi ki Doğa ve Sema işte ilkokuldan beri arkadaşız aralarında en dakik olan bendim.Bikaç şakacı tartışmadan sonra beklediğimiz dolmuş geldi, 15 dakika sonra konser alanındaydık.Üçümüzün de en sevdiği müzik türü klasikti özellikle kemanı çok seviyorduk 2 ya da 3. sınıftan beri.Zamanın nasıl geçtiğini anlayamadan konser bitmişti.Dolmuşa bindiğimiz durakta indik ve evlerimize doğru yürümeye başladık yarın okulda görüşürüz dedik ve vedalaştık.Eve vardığımda kapıyı çaldım.Sessizlik..Zile bastım.Sessizlik..Saate baktım daha geceyarısıydı en azından babam televizyon izliyor olurdu ama içeriye baktığımda hiçbir ışık açık değildi.Herhalde erken uyudular diye düşündüm ve anahtarımı çıkardım.Kapıyı açıp içeri girdim.Kapının arkasında bir sıvı vardı,elime bulaşmıştı ve bir not buldum kapının arkasında "Hoşgeldin".Ürpermiştim muhtemelen erkek kardeşim bana şaka yapıyor diye düşündüm,böyle şakaları çok severdi.Salona ilerledim ve ışığı açtım.Kanepede babam yatıyordu,yatağına yatsın diye uyandırmayı düşündüm.Omzunu dürttüm ama ben dürter dürtmez kanepeden düştü.Ne kadar derin bir uykucu dedim içimden.Sonra farkettim, bir gözünün açık olduğunu ve bir tanesinin yerinde olmadığını.Şok olmanın anlamını o an yaşamıştım.Kıpırdayamıyordum, ağzım açık babama ve boş olan göz çukuruna bakmaktan kendimi alamazken çığlık atmaya güç de bulamamıştım.Sanırım 3-4 dakika sonra kendime geldim ve mantıklı bir seçim olarak polisi aramayı denedim.Ancak cep telefonumun şarzı bitmişti bu demekti ki mutfaktaki ev telefonunu kullanmalıydım.Bunu babama yapan kişinin hala evde olacağı korkusu ve ailemin iyi olup olmadığı kaygısıyla sessizce mutfağa ilerledim.Mutfak kapısı kilitliydi, duvarın tavanla birleştiği yerde bir not vardı.Küçük bir tabure de tam yanımdaydı tesadüf olup olmadığını soruşturacak kadar sağlıklı düşünemiyordum.Tabureye çıkıp notu ldım ama ben alır almaz bir ip koptu ve garip sesler duydum.Notu okumaya başladım:
"Merhaba notu bulan kişi büyük ihtimalle sensin değil mi *****? Konserden dönmüşsün bakıyorum,babanı da o şekilde görmen üzücü olmalı.Aaaaah ne yazık senin gibi genç bir fidana....Aileni merak ediyor olmalısın.Annen bu kapının ardında ama merak etme ev telefonuna birşey yapmadım.Ancak içeri girmek için bir oyun oynamalısın.Bu notu aldığında bir düzeneği harekete geçirdin 15 dakika içinde mutfak alev almaya başlayacak tabi sen bu olmadan önce içeri girebilirsen durum değişir.Tabi bunun yerine komşularına gidip polisi de arayabilirsin.Yetişebilirler mi acaba?Kim bilir.Belki annen ölmüştür ya da seni umutsuzca bekliyordur.Riske atabilir misin bu şansı? Ahahah unutmuşum bir de abin vardı değil mi? Onun nerede olduğu mutfaktaki panoda yazılı.Tik tak tik tak zaman geçiyor prenses :)
Oyun: Anahtar parçalarını birleştir ve mutfağın kapısını aç bunu yaparsan düzenek kendi kendine iptal olacaktır.
1-Babanın göz çukurunda bir anahtar parçası var
2-Tavan arasındaki eski eşyaların kutusunda bir parçacık var
3-Senin odanda en çok değer verdiğin şeyin içinde kırmaya kıyabilecek misin acaba?
Bu 3 tanesini birleştirirsen mutfağın kapısı açılacaktır belki anneni kurtarırsın kim bilir belki abini de kurtarırsın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sessizliğin Katili
Mystery / Thriller15 yaşındayken yaşadığı travmatik olay *****'ı aradan 4 yıl geçmesine rağmen bırakmamıştı.Hala onunla kafayı bozmuş bir psikopat katil kendi tabiriyle gizli hayranı,lise sorunları ve güven eksikliği onun kabuslarını tekrar yaşatıyordu.*Tık tık..Duyu...