"Yardım almalısın. Bulduğum kişi çok profesyonel biri."
Jungkook elini sinirle saçlarının arasından geçirdi. Katil sandığı bir kişinin daha katil olmadığı anlaşılmıştı. Yardım almak ona tamamen ters olan bir şeydi. İş hayatı boyunca hiçbir zaman yardıma ihtiyacı olmamıştı. Tabi bir kişinin yardımı dışında.
"Zorlandığım en küçük noktada bana yardım etmeyi bırak artık Chanyeol. Senin yardımına ihtiyacım yok. Kimsenin yardımına ihtiyacım yok! 27 yaşındayım. Neyi nasıl yapacağımı gayet iyi biliyorum."
Chanyeol derin bir nefes aldı. Her olayda kibirli arkadaşının yanında olurdu. Ona gülümseyip, her şeyin yoluna gireceğini söylerdi. Ama şimdi, yardım etmek yetmiyordu. Jungkook'un şehri kana bulayan katili tek başına bulması imkansızdı. Bu cinayet, ortak bir çalışma gerektiriyordu.
"Hiçbir şey bilmiyorsun. Sen cinayeti çözmeye çalıştıkça daha fazla insan ölecek. Sana yardım edebilecek birini bulmama izin ver."
Jungkook, Chanyeol'ün haklı olduğunu biliyordu. Sadece buna inanmak istemiyordu. İşaret parmağını Chanyeol'e doğrulttu.
"Eğer bulduğun piçin bana yardımı olmazsa seni öldürürüm."
Chanyeol'ün gözleri sevinçle parladı. İnatçı arkadaşının sonunda sözünü dinlemesi onu mutlu etmişti.
"İzin verirsen sana yardım edecek kişiyi bulmak için araştırma yapacağım."
Jungkook kaşlarını çatıp elindeki şu şişesini Chanyeol'e fırlattı.
"Seni adı herif bana birini bulduğunu söylemiştin!"
Şu şişesinden son anda kurtulan Chanyeol, soruşturma odasından kahkahalarla uzaklaştı. Jungkook, yeniden düşünceleriyle baş başa kalmıştı.
***
"Size güvenmiştim Bay Kim!"
Taehyung, kafedeki bütün gözlerin üzerinde olduğunu hissetti. Karşısındaki bayanın sözlerine verilecek cevabı düşünmek için çayından bir yudum aldı. Sinirlenmeye başlıyordu.
"Bayan, eşinizin sizi aldattığına dair hiçbir kanıt yok. Haftalardır onu takip ediyorum, fotoğraflarını çekiyorum, çevresindeki insanlarla konuşuyorum. Ama elime hiçbir şey geçmiş değil."
Taehyung, masadaki fotoğrafları belki de yüzüncü kez kadına uzattı. En büyük hayali dedektif olmaktı ve 7 yıldır bu işle uğraşıyordu. Ama dedektif olmaktan kastı aldatıldığını düşünen insanların eşlerini veya sevgililerini izlemek değildi.
Genç kadın, ağlamaya başladı."Anlamıyorsunuz Bay Kim, son zamanlarda bana karşı çok soğuk. Fakat eskiden böyle değildi. Birbirimizi çok severdik ve-"
"Evet anlamıyorum. Siz kadınlardan hiçbir bok anlamıyorum. Belki de suçu biraz kendinizde aramalısınız. Eğer eşinizin yanında da böyle sinir bozucuysanız tabi ki size soğuk davranır!"
Şaşkınlıkla gözlerini büyütmüş olan kadın çantasını hızlıca aldı ve uzaklaştı. Taehyung sinirle kafasını masaya koydu, kollarını başının etrafına sardı.
Bir süre sonra başına değen sert şeyle kafasını kaldırdı ve silahla göz göze geldi. Başını silahın sahibine çevirdi."Bay Kim, benimle geliyorsunuz."
Y/N: İlk hikayem ve biraz acemice olduğunun farkındayım. Lütfen desteklerinizi esirgemeyin!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
R U Mine?
Fanfiction'Kore'nin Gururu' lakabıyla ün salmış bir polis memuru olan Jungkook'un çözemediği cinayet yoktu. Ellerinden düşmeyen sigaraları, ukala tavırları, kirli konuşmaları, her gün farklı birisiyle birleşen dudakları, içki ve sigara kokan giysileri, düşün...