Sonbahar iyice kendini hissettirmeye başlamıştı.Hava bir gün bulutlu, bir gün yağmurluydu.Bazı günler, sisli havalarda insanların birbirlerini görmesi bile zorlaşıyordu.Sert esen rüzgarların soğuk nefesini insan içinde hissediyordu. Artık kış mevsimi yaklaşmış havalar soğumaya başlamıştı.İnsanlar kışlık hazırlıklarını tamamlamış, tamamlamayanlar ise tamamlama telaşı içinde, koşturup duruyorlardı.Ağaçlar yapraklarını dökmüş,çıplak kalmanın hüznünü yaşıyorlardı.Yapraklarını dökmeyen ağaçlar ise böbürlenir gibi kendini, ben buradayım bütün ihtişamımla der gibi, etrafı seyrediyorlardı.Gökyüzünü büyük bir hüzün kaplamıştı. Bulutlar iyice dolmuş ağlamak üzereydi. Rüzgarın sert esişinden oluşan ıslık sesleri kulakları uğuldatmaya başlamıştı.Karanlık erkenden çökmüş, yağmurun geleceğini hisseden insanlar sağa sola koşuşturmaya başlamıştı. Kimse yağmura hazırlıksız yakalanmak istemiyordu. Herkes kendince tedbir almak için uğraşıp duruyordu. Yağmurun çok yoğun ve hızlı yağacağı bütün insanlarca hissedilmişti. Birisi oradan ; -İnşallah bir felaket yaşanmaz, diye söyleniyordu... Yağmur hafiften çiselemeye başlamıştı...İnsanlar yağmurdan korunacak bir yer bulmak için koşturuyorlardı. Kimisi üst geçitlerin altına, bazıları otobüs duraklarına,birazıda dükkan önünde kendilerine sığınacak bir alan bulmuştu......
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERSUN YAĞMURU
Short StoryDoktor olan Mehmet bey küçük yaşlarda çok büyük zorluklar yaşamış mucize denilecek bir raslantıyla hayatı yeniden şekillenmiştir. Bu hikayede yoksulluğun ve çaresizliğin acımasızlığını içinizde hissedeceksiniz. Bazen içiniz ürperecek, bazende yoğun...