Her sabah erken çıkmaya çalışıyorum evden çıkmasam akşam yediğim dayaklar yetmediği gibi sabahta vururdu bana . Dayanamazdım ki yemeği bile günde bir kere yiyiyorum ben dayağı iki kere yiyemem. Rutin oldu artık bende tokat atmadığı zaman şaşırmakla kalmaz oturur düşünürüm ölüyomu bu adam diye ki öyle bi gün daha önce olmadı bundan sonrada olmicak gibi . Okula giderken düşünmeden yapamıyorum tüm bunları neyse biraz rahatlamaya ihtiyacım var kafandan atmalıyım bunları at ışık çok mutlusun ışık sorun yok . Böyle düşünürken okula gelmiştim . Çok uzun bi mesafe değildi zaten. Kimseyle konuşmaya halim olmamıştı hiç bir zaman çok fazla arkadaşım yok o yüzden . Geçip sırama oturdum dersin başlamasına 15 dakika vardı , uyuyabilirdim evet .
Gözlerimi zar zor açtığımda sınıfta bir kaç kişi hariç kimse yoktu , hoca nasıl oldu da uyandırmadı beni ya denize " neden uyandırmadın beni ayla hoca sınıfta bırakıcak sonra zaten çekemiyorum şu kadını" diye çemkirdim o da rahatça gülümsedi ve " çok hasta olduğunu söyledim 3 ders boyuncada kalkmaman için izin aldım ama sen 5 derstir uyuyosun beni zora soktun " deyip bi kahkaha patlattı. 5 ders mi? OHA!! Nasıl olurda bu kadar sese uyanmadım. Evde olsa hemen kalkardım geceleri içki şişelerinin kırılma seslerinden alışkındım . Dün gece hiç uyuyamadığımdan uyumuş olabilirim gerçi. Nedense dün içimde bi his vardı ne kötü ne de iyi, sadece bir histi . Hislerime güveniyorum ben bir şey olucak ve inşallah iyi bir şey olucaktır. İçimdeki şey yüzünden uyuyamamıştım. Derstende atılmadığıma göre hem uykumu almış oldum hemde dersten atılmadım bu süper bir şeymiş ya . Denizin elini sallamasıyla kendime geldim ne zamandır kendi kendime konuşuyorum acaba " kızım noluyo ya bu aralar dalıp dalıp duruyosun" bende haftasonunun özetini geçtim . Deniz her şeyi biliyordu , ama hiç bi zaman onu çok iyi arkadaş olarak görmedim çünkü kimseye güvenim kalmadı benim . O beni küçük kız kardeşi gibi görüp sürekli korumaya çalışsada olmuyo işte ben onu arkadaşım abim kardeşim olarak göremiyorum. O bu kadar ilgiliyken benim onu öyle görememem çok kötü çünkü üzüldüğünü biliyorum. Üzülüyo ama beni anladığını da biliyorum bu yüzden üzerime gitmiyo onun bu yönünü çok seviyorum . İstemediğim bir şey için üzerime asla gitmez . Deniz " kalk hadi biraz sahilde yürüyelim " deyince onu biraz daha kırmamak için kafamı olumlu anlamda salladım ve çantamı omzuma astım. Tek elini belime attı ve yürümeye başkadık " sahile kadar taksiyle gidebiliriz istersen ? " " yürümek için gidiyoruz zaten sahile 10 dakika da oraya kadar yürüsek bir şey olmaz yürüyelim " deyince kafasını salladı benim için bir şeyler yapmaya çalışıyodu anlıyorum onu ama para harcamasını istemiyorum. Yürürken birden ışık diyince olduğum yerde sıçradım " korkuttuysam özür dilerim ışık bir şey sorucaktım sadece " dedi " sorabilirsin deniz dinliyorum " " bugün bende kalsana bir gün olsada uzaklaşmış olursun o evden bir gece rahat uyursun hem sabah seni uyandırmam istediğin kadar uyursun " ah be deniz ne kadar isterdim bi bilsen oevden uzaklaşmayı " olmaz deniz bir gün sonra eve döndüğümde nelerle karşılaşabiliceğimi biliyorsun özür dilerim ama gelemem " deyip gözlerimi yere diktim . Çenemden tutup yüzüne bakmamı sağladı " üzülme ışık sadece seni o karanlıktan çekmeye çalışıyorum elbet buluruz bi çaresini " kafamı sallayabildim sadece . Sahile de gelmiştik zaten . " Yüriyecektik ama istersen iki simit alıp şurdaki banklarda oturabiliriz" deyip az ilerdeki bankalrı gösterdi . Simit benim en sevdiğim şeylerdendi . Gülümseyip kafamı evet anlamında salladım . O da beni mutlu ettiğini sevinmişçesine gülümsemişti . Ben banka geçip denizi beklerken dalıp gitmiştim yine içimdeki his yine etkisini göstermeye başladı . Arkamda bi karartı oldu ama döndüğümde kimse yoktu deniz biraz uzaktaydı o olamazdı . Belki psikolojiktir diye düşünüp önüme döndüm ama aklıma takılmıştı bir kere . " al bakalım simitsever " deyip kahkaha attı o böyle söyleyince bende kahkaha attım . Evet hayat bana karanlık olabilir ama ben gülümseyi unutmayanlardanım. Denizle biraz vakit geçirip eve doğru yürümeye başladım bugün neler bekliyodu beni bakalım . Kapıya geldiğimde anahtarı sessizce çevirdim belki sızmıştır da uyandırmiyim diye . Ama kapıyı açar açmaz karşımdaydı ve dudağının kenarı patlamıştı . Geç odana birazdan gelicem dedi . Dinlemek zorundaydım karşı gelemezdim . Odama geçtim üzerimi çıkardım dolabımdan kıyafetlerimi alırken içeri girdi babam(!) üzermi kapatmaya çalıştım ama ellerimi tuttu . " bugün seni dövmicem güzel kızım " dedi ve iğrenç kahkasını attı. Dövmicek mi ? Neden ? " ne-neden " diye soru yönelttim ama o beni dinlemedi ve vücudumda ellerini gezdirmeye başladı kaçmak için uğraşıyodum ama iri cüssesi karşısında hiç bir şey yapamıyordum . En son kiloduma geldiğinde ellerini kanca gibi yapıp kilodumu çıkardı artık ağlıyodum . Kim kızına tecavüz edicek kadar acımasız olabilirki elleri sütyenimin kopçasına geldiğinde daha çok ağlamaya başladım onu da açtı ve artık çırılçıplaktım. Eller amımdaydı okşuyodu kaçamıyodum. " şş güzel kızım temizlenmen gerekicek çok bir şey yok yarım saatin var yarım saat sonra tekrar gelicem " deyip göğsümü sıktı ve çıktı yere yığıldum ve ağlamaya devam etti 5 dakika sonra göz yaşlarım tükenmiş yerini iç çekişlerine bırakmıştı " temizlen demişti dinlemesem daha kötü olurdu hemen ayağa kalktım ve 10 dakika içinde içimi hallettim ve kat kat giyindim hava çok soğuk değildi ama beni tekrar soymasını istemiyordum biraz yatağa uzandım ve kapı açıldı " işin erken bitti heralde " deyince kafamı salladım " bi bakalım o zaman" deyip yaklaşmaya başladı " y-yapma nolur ya-yapma lü-lütfen" " olmaz kontrol önemlidir " dedi ve soymaya başladı çırpındıkça kollarımı daha çok sıkıyodu bi süre sonrs çırpınmayı bıraktım zaten çıplak kalmıştım " ohh çok güzel seni neden istediklerini anlıyorum şimdi " dedi NE! beni satıcakmıydı sürtük değilim ben " ha-hayır sürtük değilim ben " dedim " SEN MERTİN SÜRTÜĞÜSÜN ARTIK " dedi ve ağzını amıma doğru götürdü " ilk önce bi tadına bakalım dimi "dedi tam dili değicekken kapı kırıldı ve kim olduğunu bilmediğim bi adam babama yumruk attı " dokunmicaksın demedim mi lan ben sana he dövmiceksin demedim hiç bir şekilde dokunmicaksın dedim ben sana sen kimsinde benim olana dokunursun ağlatırsın öldiriyim mi şimdi seni he paranı kullanamadan ölmek ister misin ? " " D-dur " dedi ve nefes aldı ardından devam etti " al götür kızı naparsan yap beni bırak " deyince ağlamaya başladım ve yorganla üstümü örtmeye başladım , adını bilmediğim adam bana yaklaşırken " b-bana bir şey y-yapma nolur " diye yalvardım . Geldi ve beni kucağına aldı çıplaktım ve utanıyodum ama şuan korkum daha ön plandaydı bu adam beni nereye götürüyodu hızlı hızlı evden çıktı kapıdan çıktıktan sonra bi an durdu ve bana baktı lanet olsun diye fısıldadığını duydum daha önce farketmediğim bir sür adama " biriniz bile bakarsanız hepinizi öldürürüm" dedi ve arabaya bindi bende onun kucağına . Belki sığınmamam gereken bi göğüstü ama yapıcak bir şeyim yoktu . "Kıyafetlerim yok n-nolur bakma " dedim ve ağlamaya devam ettim " tamam güzelim bakmicam" dedi güzelim mi ? Beden öyle dedi Ne ? Bakmicam mı ? " T-teşekkür e-ed-ederim" çenemden tuttu ve göz göze geldik sadece gözlerime bakıyodu " ne için ? " diye sordu bende " Beni kurtardığın için " diye fısıldadım " ağlama artık tamam " deyip sıkı sıkı sarıldı bana bi eli kalçamın üstündeydi ama şuan onu düşünücek halde değildim o yüzden gözlerimi kapattım ve düşünmemeye çalıştım hiçbir şeyi . Olmuyodu ama biraz zaman geçince gözlerimi açamadım . Bunca olay uykumu getirmişti sanırım , kendimi uykunun kollarına bıraktım.
