Arkamdaki kızın omzuma dokunup 'İlerler misiniz?' demesiyle irkildim. Herhangi bir aşk filmine bilet aldım. Film 15 dakika sonraydı mısır filan da aldım. Sonra gözüm etrafımdaki çiftlere takıldı. Birisi sarmaş
dolaş, birisi bakışıyor."Yeterin bee!İnsanın gözü önünde, mutlu olmayın kardeşim.Bugün mutlu filan olmayın!"diye bi çığlık attım.
Herkes bana 'Ne diyo bu salak?' derscesine bakarken salon açıldı ve koşarcasına ilerledim. Ee böyle koşunca çantam yere fırlanıverdi. Kitaplar, rimeller, rujlar, anahtarlar yerlerde. Hemen toparlamaya başladım tabii. Ben çok yakışıklı birinin gelip yardın etmesini, sonra bana hayran kalmasını filan bekliyordum. Ama öküzün biri gelip kitaplarımın üstünden geçti.
Bi de bi şeye benzesee. Maymun suratlı, pırasa saçlı, kemik torbası , egoistin biriydi işte.
"Dikkat etsene be gerizekâlı!"dememle çocuğun saçlarını bana savurması bir oldu.
Hiç bir cevap vermeden koltuğuna doğru yola koyuldu. Ben de her şey üstüme gelince sinirlerim boşaldı. Yere oturup kaldım, gözlerimden yaşlar fışkırdı. Bi kaç dakika sonra yerime geçtim. Film başlayacaktı birazdan. Eskiden olsa Berk'le gelirdim buraya. İlk elele tutuştuğumuz yerdi. Salak işte benim gibi alımlı, güzel, anlayışlı, sevecen kızı kaçırdı.
"Üzülmiycem ama ben!"dedim kendi kendime.
Film başladı sonra hem ağlıyordum hem de koca mısır paketini bitirmeye çalışıyordum. Öndeki adam mübarek deve gibiydi. Allah boy vermiş. Bizede biraz vereymiş iyimiş. Bende hafif hafif yükseliyordum sonra arkamdan biri omzuma sertçe vurdu. Kafamı çevirmemle bilin bakalım kiminle karşılaştım? Çok zor olmasa gerek. Bende o şokla çocuğun suratına şaplağı yapıştırdım. Hem üzgündüm hem de bu olanlar oldu canım ya. Sonra çocuk filmin ortasında ani bir hareketle kolumdan tutup beni çıkışa sürükledi.
"Ne yapıyosun sen be?" dedim bende ve kolumu çektim.
"Bak bana çok acil yardım etmen lazım. 5 dakikalığına sevgilim olur musun?"
"Bu ne saçma sapan bir soru?Adını bile bilmiyorum saçmalama!"dedim ben şok.
"Bak, Adım Rüzgâr ve sana ihtiyacım var? Acele et birazdan annemler burda olurlar!"
"Tamam, sadece 5 dakika."
Birileri geldi yanımıza.Annesi ve babası olduğunu düşünüyordum.
"Merhaba kızım. Sen Rüzgâr'in kız arkadaşı olmalısın?"dedi kadın.
"Evet Teyze'ciğim gelin elinizi öpiyim?"dedim bende sonra teyzenin eline uzandım.
Teyze concon biraz. Süslü püslü bozulmuş olacak ki bana "Aa ne el öpmesi kızım ablan yaşındayım ben."
Aman ne abla, yüzü badanayla kaplı duvar mübarek.
"Ahahah annecim sevgilim çok saygılıdır. Ondan şey yaptı o."dedi Rüzgâr ayağıma basmasıyla doğrulmam bir oldu.
"Oğlum biz kız arkadaşınıda gördük tanıştık havaalanına gidelim artık."dedi babası da.
"Biz 15 gün yazlıktayız oğlum.Gelince kızımızı bir yemeğe davet ederiz artık." dedi annesi ve ben Rüzgâr'in koluna bir cimcik attım. Hani 5 dakikaydı!?
Teyzeyle , babası da gitti. Ben başladım konuşmaya.
"Rüzgâr hani 5 dakikaydı, sonra bitecekti, nerden çıktı bu şimdi. Ne yapacağım ben? Sen ne yapacaksın? Ya Rüzgâr keşke kabul etmeseydim. Salak seni, gerizekalı çocuk işte.Ya sen-"derken
Rüzgâr'in beni öpmesi aniden gelişti. Ne yapacağımı bilmiyordum. Ne yapmıştı o bana? Sadece arkamı dönmeden yürüdüm. Pislik!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çakma Aşk #WattyTR2016
Teen FictionNerden bilebilirdim ki sinemada ilk öpücüğümü hiç tanımadığım birinden alacağımı?