Bitmeyen Masallar

Bölüm 1

Gözlerini bir kaç kırptı ve bulunduğu yere bir kez daha baktı. Daha önce böyle bir yere gelmemişti. Başında ki ağrı yüzünden çevresinde ki seslere odaklanamıyordu. Siyah saçlı mavi gözlü bir kız dibine kadar girip " hey millet sonunda uyandı" diye bağırdı. Kız büyük beyaz dişleri ile ona sırıtıyordyu. İster istemez korkmuştu. Başka bir kadın gelip siyahlı kızı itti " bırak kızı da nefes alsın" dedi ve ona döndü. Onu baştan aşağı süzdü ve yüzünü ciddi bir ifade aldı " adın nedir "  diye sordu. Sesi çok otoriter çıkıyordu. Zihnini taradı bu kadın sorana kadar kim olduğunu fark edememişti. Kendini biraz daha zorladı ve ismini hatırladı. " adım Mary " dedi. Buraya nasıl geldiğini düşünmeye başladı ama bir türlü hatırlayamadı " bana ne oldu" diye sordu Mary. Yüzünde kocaman bir yara izi olan bir adam yanına yaklaştı "Arabanın kontrolünü kaybederek ormana daldın" dedi adam. Son derece soğuk ve ciddi bir sesle. Kız istemeden ürkesede yaptığı kazayı hatırlamaya çalıştı. Birden görüntüler zihninidoldurdu. Erkek arkadaşı onu en iyi arkadaşı ile aldattığını öğrendiği gibi arabayı alıp kaçmıştı. Biraz hızlı kullanmasının yanında alkol de almıştı. Sonra önüne çıkan bir köpek yada kurt yüzünden ağaca çarpmıştı. Evet suç onun değildi o hayvanındı. Oldu olası köpeklerden nefret ederdi. " evet hatırlıyorum lanet olası bir köpek yüzünden ağaca çarptım. Lanet olsun " diye bağırdı. Siyah saçlı kızın ona olan bakışlarını görünce kafasını ne oldu der gibi salladı. Kız gülümsedi " benim adım Ellie " dedi. Mary kızı takmadı ve diğer kadına baktı. " bende Rebecca eğer merak ediyorsan " dedi ve odadan çıktı. Ellie Mary' e el salladı ve o da Rebecca' nın ardından odadan çıktı. Adam hiç bir şey söylemeden odayı terk etti ve Mary' i yalnız bıraktı. Kendisini kontrol ettiğinde kafasında ki sargı dışında ciddi bir yarası yoktu.
----------------
Rebecca arkasından gelen Ellie' yi umursamadan arabasına bindi. Motoru çalıştırıp gitmeye hazırlanmıştı ki arabanın önünde duran kişiyi gördü. Rebecca umursamaz bir tavırla " yolumdan çekilmezsen ezilirsin. Son zamanlarda ki hobin bu olsa gerek " dedi. Ellie alaycı bir şekilde güldü. Tam ağzını açmıştı ki arkadan gelen ses susmasına neden oldu " bayan Lucas bugün yeterince sorun yaşadık zaten. Lütfen evinize gidin " Rebecca gelen kişiden hoşlanmasada onu Ellie' nin çenesinden kurtarmıştı. " teşekkürler Roberto " dediği gibi gaza bastı ve Ellie' ye bilerek sürtünerek oradan uzaklaştı. Ellie bacağını tuttu ve öfke ile Roberto' ya döndü. " Herkes zaten hep beni yargılar!" dedi ve hızlıca ormana doğru yürüdü. 

------------------------

Will kızları gönderdikten sonra Mary' e döndü. Huzurlu bir şekilde uyuyordu. Yüzü çok pürüzsüzdü kendi yüzünün aksine. Eli istemsizce yara izine gitti. " bu nasıl oldu"   gelen sese döndü. Will hafifçe gülümsedi. Mary merakla ona bakıyordu " eski bir dostun hatırası " dedi ve sandalyesine çöktü. Mary bu adamın yüzünde ki yaradan ötürü korktuğu için kendinden utandı. Hafifçe doğrularak "sizler kimsiniz" dedi. Adam sandalyesine daha çok yayılarak " ilk önce hangi soruna cevap vermemi istersin " dedi. Mary küçük bir kahkaha attı. Dışarıdan sert gibi görünen adam gitmiş yerine başka biri gelmiş gibiydi. Mary elini tokalaşmak için uzatınca adam uzattı. " adım Will. Ve ikinci soruna gelirsek bizler sadece bu kasabanın sakinleriyiz. " dedi. Mary kafasını anlayışla salladı. Eğer bu insanlar olmasaydı ölebilirdi. " hayatımı size borçluyum teşekkür ederim " dedi. Will elini boş ver manasında salladı. Bu sırada kapı yavaşça açıldı ve içeri siyah kısa saçlı bir kız girdi. Will kızı görünce ayağa kalkıp ona sarıldı. Mary belki sevgilisidir diye düşündü. " Mary seni eşim Jane ile tanıştırayım" dedi ve karısını Mary' e tanıttı. " sonunda uyandığına çok sevindim. Buraya getirdiğim zaman kanlar içersindeydin." dedi. Mary küçük bir şok yaşadı. Onu kurtaran kişi Jane miydi? O ise başka hayaller kurmuştu. Belki yakışıklı bir adam mesela. Kendi hayaline güldü ve Jane' e döndü. " hayatımı kurtardığınız için size minnettarım " dedi ve arkasına yaslandı. Jane kocasının kulağına bir şeyler fısıldadı. Will onu onaylayan sesler çıkardıktan sonra Mary' e döndü. " bugünlük de burada dinlen. Yarın seni buradan kurtarırız " dedi ve gülümsedi. Mary de gülümseyerek karşılık verdikten sonra Jane ve Will dışarı çıktılar. Mary yaşadığı günü düşünmeye başladı daha bir kaç gün öncesinden hayatının berbat olduğunu düşünürken şimdi her şey değişmişti.
---------------------
" seni uyarmıştım" diye bağırdı Owen. Ellie Owen' a ters bir bakış attıktan sonra yemeğine döndü. Owen hiç durmadan onun davranışlarını eleştiriyordu. Daha fazla dayanamayan Ellie yemeği Owen' ın suratına fırlatıp kapıyı çarparak evden çıktı. Bu kasabanın insanlarından da bıkmıştı. Yada daha doğrusu fabllardan. Derin bir nefes aldı kulaklıklarını taktıktan sonra koşmaya başladı. Koşmak bu hayatta en çok sevdiği şeydi. Özellikle güneşin doğduğu vakitlerde koşmak onun için her şey demekti. Sabahın verdiği soğukluk ve güneşin yeni yeni ısıtmaya başladığı yer yüzünün verdiği karışık his onun yaşama amacı gibiydi. Gözlerini kapatarak kendini koşmanın verdiği o güzel mutluluğa bıraktı. Bu şekilde bir yarım saat koştuktan sonra duyduğu sesle gözlerini açtı ve bulunduğu çevreye bir göz attı. Koşarak limana kadar gelmişti. Biraz soluklanmak için oturdu ve ayaklarını denize daha doğrusu okyanusa uzattı. İşte aradığım bu gibi düşündü Ellie. Sessizlik ve kimse tarafından yargılanmamak. " ayağını sudan çıkarırsan çok sevinirim " diye bir ses duyuldu. Ellie başını eğerek sesin sahibine baktı. Gözlerini devirip ayaklarını daha çok suya soktu ve gözlerini kapadı. " seni tanımasam bilerek yaptığını düşüneceğim Ellie " dedi sesin sahibi. " bu şekilde durmanın kurallara aykırı olduğunu biliyor olmalısın Annie " dedi Ellie. Annie sadece yarısı gözükebilecek şekilde durdu. Ellie' yi hafifçe dürterek " hey yardımına ihtiyacım var " dedi. Ellie onu umursamadan okyanusa bakmaya devam etti. Annie onun dikkatini çekmeye çalıştı ama Ellie onu takmamaya devam ediyordu. Daha fazla dayanamayan Annie onu tuttu gibi suya çekti.
--------------
" hey duydun mu kaza yapan kız uyanmış " dedi Ben. Jordan gömüldüğü not defterinden başını kaldırıp Ben' e baktı. " ve tahmin et kimler kızın yanındaymış. Will ve çetesi!" diye bağırdı. Ardından kahkaha attı. Jordan tek kaşını kaldırdı " uzun zamandır ortalıklarda görünmüyorlardı bir kaza yüzünden niye ortaya çıksınlar ki" diye sordu. Ben bilmem anlamında omuzlarını kaldırdı. Jordan not defteri ile birlikte fotoğraf makinasını kaptığı gibi arabasına gitti. Ben arkasından seslendi " bu olayı çözmeden buraya gelme tatlım" Jordan küçük bir kahkaha attı ve arabaya binip çalıştırdı. Yol boyunca soracağı sorular üzerinde çalışmaya başladı. Ama aklını kurcalayan tek şey Will ve diğerlerinin orada ne yaptığıydı. Bir ara camını açıp denize bakınca Ellie ve Annie' nin suda birlikte olduğunu görünce şaşırdı. Direk frene bastı ve kamerasını aldığı gibi iskeleye koştu. Bu aradada resim çekmeyide ihmal etmiyordu. Tam iskelenin ağzına gelmişti ki Ellie sudan çıktı. Saçlarını geriye itti ve Jordan' ın yanına geldi. " ne yaptığını sanıyorsun sen " diye kızdı. Jordan notdefterine bir kaç şey yazdıktan sonra Annie' ye yaklaşacaktı ki Ellie onu engelledi. Jordan ondan kurtulmak icin bir kaç hamle denedi ama Ellie izin vermedi.  "önümden çekilir misin " dedikten sonra Ellie' yi itmeye çalıştı ama onu yerinden bile kımıldatamamıştı. Ellie kendini beğenmiş bir ifade ile Jordan' a baktı. Jordan bir kaç adım geri gitti ve Ellie' ye döndü " o kaza yapan kızla aranızda ki bağ nedir " diye sordu. Ellie' nin ağzından çıkan tek cevap koca bir " hı? " oldu. Jordan tek kaşını kaldırıp Ellie' ye baktı. Bu kız bir çok şey olabilirdi ama aptal asla değildi. " gerçekten bu oyunu oynamak mı istiyorsun " diye sordu. Ellie yeniden cevap vermeden Jordan' a bakmaya devam etti. Jordan bu kızın davranışlarına sinir olsa da istediğini elde etmişti. Will ve çetesinin kaza yapan kız ile aralarında bir bağ vardı. Tam olarak ne olduğunu çözemesede yakında bulacağından emindi.