CAM KIRIKLARI

Yeni Okul

Uras ile konuştuktan sonra ona hoşçakal demeden uzaklaşmıştım oradan.Eve geldiğimde ortada kimseler görünmüyordu.Odama çıkıp , hızlıca duş aldım.Banyodan çıkarken içeriye dolan buharlarda benimle birlikte dışarı çıkıyordu.Buhar olan aynayı elimle sildikten sonra , dolabımın önüne geçip iç çamaşırları aramaya başladım. O sırada kapı çaldı , panikle hemen geriye doğru giderken ayağımın bavuluma takılıp yere popo üstü oturdum.O sırada kapı açıldı. Gelen Serap teyze idi.Gülerek yanıma geldi.

''Yine yerlerde mi sürünüyorsun sen?Küçükken de böyleydin.Panikleyince hemen yere düşerdin.'' dedi elini bana uzatıp kalkmama yardımcı olurken.

''Ne yapayım bir anda çalınınca kapı... hem sen neden geldin serap teyze? bir şey mi oldu?''

''Hayır olmadı , baban seni aşağıda bekliyor onu haber vermek için geldim.''

Başımı sola yatırıp derin bir ofladıktan sonra konuşmaya başladım.

''Gitmesem olmaz mı? ''

''Önemli bir konu konuşacağını söyledi,sen de kırma da git hadi '' yine tüm sevecenliğiyle konuşuyordu.

''Ruh halime bağlı'' dedim burun kıvırarak.Ardından serap teyze popoma bir şaplak atıp gülerek dışarı çıktı.Üzerime kot bir şort giyip üstüne beyaz bir gömlek giydikten sonra yatağıma oturdum.Saçlarımı tararken bir yandan da mırıldanıyordum.'önemli bir şeymiş ne olabilir ki ' ' acaba beni evden gönderecek mi?' 'yoksa uras meselesini öğrendi de bana kızacak mı' bu soruya da olumlu yanıt vermedi iç sesim.Bacaklarıma saçlarımdan düşen sular damlıyordu.Yataktan kalkıp aşağıya inmeye karar verdim.Merdivenlerin sonuna geldiğimde hala ortalarda kimse yoktu.Pencerenin yanına gidip baktığımda dışarıda arabayı yıkayan Salih Amca ' yı gördüm.Balkon kapısını açarak bahçeye çıktım ve hızlıca salih amcaya doğru ilerledim.Arkasın'dan giderek onu korkutmak için ellerimi havaya kaldırmıştım ki salih amca konuşmaya başladı.

''Seni görüyorum gece.''

''Ya ama.Bozdun şuan...Neyse bak sen şimdi önüne dön ben tekrar geleyim ama haberin yokmuş gibi olsun tamam mı ? '' Salih amca küçük bir kahkaha attıktan sonra onay verdi.Bir kaç adım ilerledikten sonra hızlıca salih amcaya koştum ellerimi tekrar havaya kaldırmamla o cadının konuşması bir oldu.

''Gece tatlım ?''

Hay senin tatlım diyen o ağzının içindeki her bakteriye ayrı ayrı ... Tahmin ettiğim gibi babam da oradaydı ve beni izliyordu.Birlikte kahve içiyorlardı.Cadı yanındaki koltuğa vurarak oraya oturmamı istedi.Yavaş bir şekilde ilerleyip onun gösterdiği yerin tam karşısına oturup bıkkınlıkla nefes verdim.

''Gece nasılsın? Bak sabah ki tartışma yüzünden özür dilerim.Bir daha olmamasına dikkat edeceğim.Ben sadece orta yolu bulmaya çalışıyorum.''

''Beni neden çağırdın?'' dedim söylediklerini kestirip atarken.

''Evet gelelim o konuya , Bu sene üniversite sınavına girmen gerek.İyi bir eğitim alıp Haluk Saygıner'in gurur kaynağı olmalısın.'' Cadıya baktığımda babama bakmış gülümsüyordu.

''Yani?'' dedim kısa kesmesini dileyerek.

''Seni okula yazdırdım.''

Söylediği şeyi bir an idrak edemedim.Bir dakika ne?Okul mu?

''Okul mu?'' sesim fazla sorgulayacı çıkmıştı.

''Evet, kaybettiğin 4 senen var.''

''Kimin yüzünden acaba'' derken cadıya bakıyordum. Babam sesini biraz daha ciddileştirdikten sonra konuşmaya devam etti.