kamp

40 3 0
                                    

sabah mustafa ceceli gül rengindeyle yataktan fırladım sıkı durun haberlerde gördüm bugün itibariyle 4 gün tatil  belirli sebeblerden ötürü alınmış bir kararmış  benim için mükkemmel tatillerden biri adı ise her zamanki gibi evden çıkma tatili yatakta huzurla bir o yana bir bu yana dönerken dün neden alarm kurdum diye kendime küfretmeye başladım derken  dün alarmı kurmadığımı hatırladım yuh yani nesrinnnnn bu işini arkasında kesin o var  kapımın acılmasıylada söylediğim doğrulanmış oldu nesrinin odası aşağıda benimki ise yukardadır bu yüzden  nesrin önemli birşey olmadığı müddetçe buraya  hayatta  gelmez 

ben:alarmım kurcalanmış

nesrin:annen yapınca bu işe kurcalamak demez 

ben:öyle diyorsan öyledir  bugün tatil hatırlıyorsundur umarım

nesrin:gayet net hatırlıyorum  o yüzden bu alarmı kurdum ya bugün bir yere gidiyoruz 

ben:yinemi davet bıktım artık

nesrin:bir senin  bıkmaya hakkın yok iki bu sefer kampa gidiyoruz

inanmıyorum 3 yıldır ilk defa davet dışında bir yere gidebileceğim sevinçle

ben:hemen hazırlanıyım

nesrin:böyle diyeceğini biliyordum yanlız bir ayrıntıyı atladım kampa ateş ve babası kaya bey de dahil olucak

ben:neeeee ben hayatta gelmem

nesrin:böyle diyeceğinide biliyorum ee napıyoruz ozaman çağrıya elvedasını verip son  maaşını eline sayayım dedi ben ise  

ben:kaç gün kalıcaz

nesrin:aferin benim kızıma nasılda annesinin sözünden çıkmıyor 2 gün kalıcaz bana kalsa4 günden aşası kurtarmazdıda herkesi işle ilgili programları var 

lanet olsun ateşle iki gün bir gece aman yarabbi nesrin güzel şeyler al ha diye uyara uyara odamdan defolup gitti bende el mahkum giysi dolabını açtım içinden kalın montumu nesriinin hatırlatmasıyla dizlerimde biten kısa kollu olan özel dikim mayo elbisemi   biraz geri kafalı olarak bikinin külot ve südyenden oluştuğunu düşündüğüm için bikinilerden pek hoşlanmıyorum onuda bu ayaz günü napıcaksam  artık ardından 2 tane sevdiğim kazağı birde kışlık eşofman altlarımı aldıktan sonra sırt çantamın fermuarını kapatıyorum beni dikizleyen takipçime  çaktırtmadan  iç çamışırılarımıda alıyorum ön fermuarı açıp içine deptikten sonra oh takipçimin bu manzarayı görmesini hiç istemiyorum doğrusu neyse  banyoya girip kazaklarımdan birini ve pantolonumu geçirdim banyodan çıktım ve makyaj masasının önüne oturdum  saçlarımı her zamanki gibi dağınık bir şekilde ördüm ve spor ayakkabılarımı dolaptan çıkardım aşağı indiğimde nesrin kahvaltı yapıyor sakire teyzede  çayını  tazeliyordu  

ben:güneydın şakire teyzecim 

şakire teyze:günaydın gardenya hanım 

dedikten sonra bahçeye çıktım  bu evin en sevdiğim noktası bu bahçe yaz kış çoğu zamanımı burda geçiririm ayrıca üşümeyide seviyorum bu yüzden kışları o kadarda zor olmuyor  benim için nesrinin bana seslenmesiyle oturduğum salıncağın üstünden kalkıp salona girdim  nesrin elinde valiziyle 

yuh bildiğin valiz  hemde büyük olanlarından ben mi yanlış anladım acaba

ben:biz orda iki gün kalmıycakmıydık daha uzun mu kalıcaz ki

nesrin:yoo iki gün doğru anlamışsın

neyse hızlıca ayakkabılarımı giydim ve dış kapıdan çıktım ardımdan da nesrin kapının önünde bekleyen arabaya bindim nesrin sürücü koltuğuna geçti bugün çağlar  bizimle gelmiyecekti nesrinin arabayı çalıştırmasıyla bende kulaklığımı taktım ve son ses müzik dinlemeye başladım 

1 saat sonra

nihayet geldik yani araba beni biraz tutuyorda  hızlıca arabadan indim uff tam tahmin ettiğim gibi yazlıktı burası benim hayallerimdeki ise   küçük bir cadırdı  hayaller hayatlar isyanla nesrine baksamda o oldukça mutluydu nesrin önde ben arkada onu takip ettim nesrin ufak bir telefon görüşmesi yaptı ardından da olduğumuz yerde kalakaldık  ateş   yanında da oldukça yakışıklı fit görünümlü bir adamla görüş açımıza girdi ateş ağzında herzaman ki   sigarasıyla karşımızdaydı   tek farklılık kışın ortasında  kısa kolluyla dolaşmıyor  olmasıydı bu sefer üstünde gri bir gömlek  ve siyah bir ceketle veri veri yakuşuklu görünüyordu amanin  okadar yakışıklı ki saçma salak konuşmaya başladım  şuan altında da gri kotu ve siyah adisasları vardı nesrin onlar varmadan onlara doğru koştu ve  ateşe sıkıca sarıldı ıyhh tüylerim kalktı yine ateşinde pek hoşuna gitmemiş olucakki yine naziikçe kendinden  uzaklaştırdı  nesrin bu sefer ateşin  babası olduğunu düşündüğüm adama nazikçe sarıldı ne ara oldu bu samimiyet yahu  ateşle aynı anda göz göze geldik duygusuz gözlerle bana bakmaya başlayınca  aslında herzaman bu  ifadeyi kullandığını fark ettim  sanki hiç bir duyguyu hissedemiyor gibi bakıyordu   saçımdaki örükle oynamaya başladım gergin olduğumda farkında olmadan saçlarımla oynamaya başlıyordum ardından ateşin babası olduğunu düşündüğüm adam bana doğru yaklaştı bana  sarılacığını anladığım sırada refleks olarak yana  kaçtım  ufak bir kahkaha sesiyle ne yaptığımı fark ettim bu kahkaha tabiki ateşten geliyordu  adamda şaşırmış olucakki nesrinin öfkeli bakışlarını üstümde hissedince adamın önüne tekrar geçtim  ve gülümseyerek  elimi uzattım adamda gülümsedi ve elimi sıkıca sıktı ardından ateş üstüme üstüme gelmeye başladı  bende bu sefer bilerek yana çekildim ama ateş benden  daha hızlı davranarak oda yana çekildi ve bana sımsıkı sarıldı hafiften kulağıma eğildi ve fısıldayarak benden asla kaçamazsın bunu bil  ufaklık dedi ve kulağıma bir öpücük kondurdu deli gibi atan kalbim dahada hızlı atmaya başladı kalp kiriziinden ölmezsem iyidir sayın okuyucularım benden uzaklaştığında alev alev yanan kulağımı ovuşturdum pislik oldukça pis bir şeklide sırıtıyordu   lanet olsun :OOOOOOO  


benim  sapığım (Dionea muscipulam)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin