Merhaba Mert,
son e-postadan komşularının müziğin sesini çok açtığın için senden şikayetçi olduklarını ve bu yüzden ceza aldığını yazmışsın.eğer ondan sonra bir e-posta daha attıysan gelmedi.eğer atmadıysan cezalı olduğunu farz ediyorum.böyle bir durumda annemin klasik çözümü çünkü.
ben komşulardan şikayetçiyim.hatta özellikle bir tanesinden...rana teyzenin kızı!kendisini hiç görmedim çünkü yatılı kolejde okuyor.ben rana teyzeyi tanıyorum ve aslında o çok tatlı bir kadındır.tek kusuru herkese kızını övmek olabilir.
tüm aileler için çocukları BİR NUMARAdır. rana teyze için kendi kızı bir tanecik ve ne zaman bize gelse ya da annem oraya gitse kızının başarılarından bahsediyor.annem onlardan eve döndüğünde resmen daha farklı bir kadına dönüşüyor.sanırım onun başarılarını duyduktan sonra beni evde bilgisayar başında görünce hayal kırıklığına uğruyor...
bu yaşta insanın gelecek ile ilgili planları sürekli değişiyor.geçen gün televizyonda şu sıralar çok ünlü olan bir paraşütçünün kırdığı atlama rekorunu izliyorduk.adam kocaman bir balon ile tıpkı astronotlar gibi giyinerek gökyüzüne çıkıyor ve ancan füzelerin çıkabileceği bir yükseklikten paraşütle yeryüzüne atlıyor!!!
eminim sende bu haberi duymuşsundur,bir süre herkes bunu konuştu.bir kişinin böyle bir şeyi tek başına yapması imkânsız çünkü adamın üzerindeki kıyafetler bile son teknolojiydi!onu gördüğümde acaba astronot mu olsam,diye düşündüm.işte benim rana teyzenin kızından tek farkım bu.ben tembel değilim,sadece karar veremiyorum!
kararsız kaldığım zamanlarda hiçbir şey yapmamayı tercih ediyorum.bu çok kötü bir özellik.bazen yemek yerken başıma geliyor.annem o kadar güzel şeyler yapmış oluyor ki hangisinden yiyeceğimi bilemediğim için hiç bir şey yemeden dakikalarca oturuyorum.sonra da bütün yemekleri soğuk soğuk yemek zorunda kalıyorum.
şuan içinde bulunduğum kararsızlık dilara ile barışma konusu.kerem de benden uzaklaştıktan sonra iyice yalnız kaldım.selin ve dilaranın arası da gün geçtikçe daha iyi oluyor.geçen gün annem beni süt almak için markete yolladığında onlarla karşılaştım.
çikolata reyonundan bir sürü şey almışlardı.bağıra bağıra konuşup kahkahalar atarak yanımdan geçtiler.bazen dilaranın bunu sadece beni kıskandırmak için yaptığını düşünüyorum.
-şimdi eve gidip müzik dinleyelim.
bende yere baka baka tek başına eve yürüdüm.dedim ya bazen her şey üst üste geliyor.ben yürürken yanımdan hızla bir araba geçti ve yerdeki çamurlu suyu üzerime sıçrattı.bu sırada dilara ve selin de karşı kaldırımdalardı.dilaranın bir an için bana yardım edeceğini düşündüm ama daha ben üzerimi silemeden oradan uzaklaşmışlardı bile.
-acele etmemiz lazım.yapacak çok işimiz var...
başkalarının bu çamurlu halimi görecek korkusuyla kendimi bir an önce kendimi eve attım.keşke sen burada oturuyor olsaydın.o zaman başka hiçbir arkadaşa ihtiyacım kalmazdı.beraber tıpkı yazın yaptığımız gibi oyunlar oynardık.
geçen yaz seninle oynadığımız son harften kelime türetme oyununu hatırlıyor musun?okulda yeni arkadaş bulma çabalarımı sürdürürken damla adlı bir kız ile bu oyunu oynamaya çalıştım.damla bizim sınıftan değil.damla aslında ilkokula gidiyor ve kelime bilgisi çok az.
onunla bu oyunu oynamak gerçekten çok zor oldu.
-enginar
-enginar "n" ile mi bitiyordu?
bu oyunu dilara ile oynadığımızda hep çok eğlenirdik.bazen gerçekte olmayan kelimeler uydurup onları söyler ve gülerdik.
-karamoruk
-kontesyon
bütün çocuklar eğlencelidir ama herkes birbiri ile anlaşamayabilir.benimki de öyle bir şey.sanki kimseyi beğenmiyormuşum gibi görünüyor olabilir ama aslında öyle değil.sadece insanın KAFASINA uyan bir arkadaş bulması çok önemli.
mesela bizim okulda son sınıfa giden çocuklardan sürekli motorsikletlerden bahsedenler var.tek eğlenceleri birbirlerine motorsiklet fotoğrafları göstermek.özelliklerinden bahsetmek ve motorsiklet alma hayallerini birbirleri ile paylaşmak.
bence bu çok sıkıcı ama onlara da benim ilginç bulduğum şeyler sıkıcı geliyor olabilir.
aklımı karıştıran tek şey arkadaşımın mutsuz görünmesi.yani evet,benim yanımdan geçerken hep kahkaha attığını görüyorum ama genellikle selin konuşuyor.uzaktan onları izlediğimde dilarayı hep selin için bir şeyler yaparken görüyorum.
birkaç gün önce onları selinin yeni aldığı kızakla kayarken gördüm.daha doğrusu dilara selinin kaymasına yardımcı oluyordu ve selin de kahkahalar atarak kayıyordu.bizim markette karşılaştığımız gün de aldıkları her şeyi dilara taşıyordu.bu durum beni zaman zaman endişelendiriyor.
ben arkadaşımı bu kadar özlemişken onun sürekli bu selin denen kızın istediklerini yapmasına katlanamıyorum.oyun oynamak böyle bir şey değil ki!!!bu kız resmen arkadaşımı kullanmaya çalışıyor!neyse çok kızdım.şimdi burada yazımı sonlandırıyorum.
SEVGİLERLE...
