Kütüphane

433 39 0
                                    

Okuldan çıkıp eve doğru yol almıştım, fakat hep aklımda Dylan'ın şuan ne yaptığı vardı ve hiç çıkmıyordu, yolumu da neredeyse yarılamıştım .Dylan için herşeyi göze alarak okula kütüphane ye doğru yola koyuldum.

Okula vardığımda kimsecikler yoktu ama eminimki müdür buradaydı ve gitmeyecektide yakalanacağımı biliyordum umrumda da değil açıkçası . Merdivenlerden yavaşça ve nazikçe yukarı çıkıyordum. kütüphanenin kapısının tam önündeydim yakalanmamak için kapıyı yavaşça açtım.

Önüme Dylan çıktı '' Hey Malia senin burada ne işin var ? başın derde girecek'' dedi yüksek bir sesle  bağırdığının farkına varıp cümlenin sonunda sesini alçalttı ,bende '' Dylan biraz daha bağırırsan yakalanacağız şimdi kes sesini ve bana yapılacak işleri söyle '' dedim kısık bir sesle ama o arada da gülüyordum Dylan ise yerdeki kitaplara ve yanlardaki raflara bakarak '' alfabetik sıraya göre dizilecek ve temizlenecek kitalar var ,zaten bunu tek başıma yapmam mümkün değil mükemmel bir insanın bana yardım etmesi gerekiyordu '' demişti biraz şaşırdım ve de mutlu oldum ardından '' mükemmel derken? '' dedim o da '' ya-- şey yani benden yeteneklisin demek istedim sakın yanlış anlama '' dedi ve sıcak bir gülüş attı ben ise '' yok yanlış anlamadım bunu aslında ben de tek başıma yapamam yapmam da ben sadece seni görmek için geldim '' dedim tanrım cidden bunu söyledim mi ben ? Dylan ise o arada yan bir gülüş sergiledi ama ben de lafımı Dylan gibi düzeltmedim ve de uzun bir süre Dylan bana baktı hissedebilliyordum. ''Öyle olsun küçük hanım ''

1saat sonra :

kendimi yerde kitapların arasında uyanmaya çalışırken buldum. Rafları temizlemek göründüğü kadar da kolay değilmiş. Karşımda ki masada ise Dylan uyuya kalmış fakat o kadar şapşal bir şekilde uyuyordu ki uyandırmaya kıyamadım ama uyandırmam gerekiyordu.

'' Dylan şş dylan kalkman gerek !! '' diyerek tekrarladım birkaç kez ama tık yoktu en sonda bana çare bırakmadığı için çantamdaki deodorantı çıkarıp yüzüne tuttum biliyordum bundan hoşlanmayacaktı , ama olsun . Deodorantı sıktığım anda Dylan yerinden zıplamıştı ve bağırmaya başlamıştı ,fakat ikimizde kapının kolunun döndüğünü fark ettik ve Dylan'la göz göze geldik . Boku yedik ! . Dylan yerinden kalktı ve kolumdan tuttu kitaplığın arkasına sakladı beni kapı açıldı ve Dylan da iş yapıyormuş gibi yaptı, içeri giren müdürdü . Başka kim olacaktı ki ? 

'' Sen uslanmayacak mısın o gürültü de neydi öyle ? sanırım cezan yeterli olmadı bay o'brien '' demişti oradan çıkıp şu uyuz müdüre bağırmamak için kendimi zor tuttum ve ayrıca Dylan'ı öyle çaresiz bırakmıştım sanırım bu yüzden beni sevmiyor olabilir kendime bundan sonra söz vermiştim Dylan'ı böyle zor durumda bırakmayacaktım. Şimdi bunları düşünmenin sırası değildi. Neyseki Dylan yakayı kurtarmıştı nasıl mı?

 müdüre kitapların üzerinde örümcek olduğunu ve raflarda kitapları düzeltirken örümceğin üzerine düştüğünü söyledi bu şekilde artı ceza falan da almadı bende müdür kapıdan çıkar çıkmaz yerimden çıktım. Saklanmak bana göre değilmiş onu anladım.

  Dylan  '' anlaşıldı küçük hanım sizin benimle ne derdiniz var acaba tatlı bela olabilir misiniz acaba ? '' demişti neyi ima etmeye çalışıyordu ki  bana bunu söylerken gülüyordu ve kitaplarlada uğraşıyordu '' zor kurtulduk '' dedi ,bende ondan özür diledim daha sonrada ona yardım ettim işimiz baya uzun sürmüştü . ama yaklaşık 2 saat sonra bitmişti ikimizinde işi bitince beraber duvara yaslandık ve yavaşça yere doğru kayarak oturduk ve birbirimize baktık .Dylan '' iyi işti ortak sonunda bitti biraz maceralı olsa da değil mi ?'' dedi ve güldü bende '' hadi bu birliğimizi kutlayalım o zaman dedim ve telefondan 'wannabe' şarkısını açmıştım Dylan ise '' tanrım yapmaa  hep zayıf yerimden vuruyorsun beni Malia''  dedi ve kalktı benim de elimi tutarak kaldırdı ve beraber saçma salak dans etmeye başladık arada da şarkı söylüyorduk Dylan dans ederken şebek hareketler yaparak beni güldürmeye çalışıyordu .Çok şükür ki yakalanmadık. Şarkı bitince '' iyiydi bu, bizim için farklı bir anı oldu Malia '' demişti Dylan ben ise '' eve gitmeye nedersin? ben baya bitkinim çünkü '' dedim '' pekala o zaman seni eve bırakayım '' dedi ve beraber gizlice okuldan çıktık bizim evlerimiz zaten yan yana o yüzden yürüyerek o sırada da sohbet ederek eve ulaştığımızı fark ettik ikimizde evlerimizin önünde duruyorduk ve '' pekala yarın görüşürüz o zaman '' dedim ve Dylan gülümsedi ve evlerimize girdik.

Dylan'ın anlatımı;

Bugün benim için en özel gündü denebilir hiç olmadığım kadar mutluydum bugün tatlı bela Malia yüzünden belaya kapılacaktım ama hiç farketmezdi çünkü onun için herşeyi yapabilirim . ve bugün bana söylediği o cümle aklımdan hiç çıkmayacak sanırım .

Malia :

Evden içeri girdiğimde annem gözlerini bana dikmiş bakıyordu kızgın bakışlarla . '' annecim sanırım bu bakışın geç kaldığım için ve sana haber vermediğim için öyle değil mi ? '' dedim annem ise '' evet öyle küçük hanım ayrıca bugün disiplinde olduğunu öğrendim sen nasıl bir çocuk oldun ? her akşam geç geliyorsun hep disiplindesin senin derdin ne bundan so-'' ''anne Ne oluyor böyle? ,ben çocuk değilim artık  genç bir bireyim aklım başımda bir insanım disiplinde olmamın sebebi ise çok aş-  herneyse bu yüzden geç kaldım.
Aşık olduğumu söyleyemedim. Sahi daha aşık olduğumu kendime yedirme potansiyeline sahip değilken Dylan'a nasıl söyleyecektim?

'Babam dan ayrıldığından beri bana etmediğin ,söylemediğin rezillik kalmadı eğer ben senin gözünde böyle biriysem hiç olmayayım daha iyi !! '' dedim ve odam doğru koştum o arada da ağlıyordum. Sonuna kadar haklıydım ve hayır ,ergen kız tavırları sergilemiyordum. çünkü annem beni hep böyle azarlıyor. Babam olmadığı için sanki onun kızı değilim ve bana bakması 'zorunluymuş' gibi davranıyordu. Babamla ayrılma sebepleri de annemin böyle huylarının olmasıydı.  bir kaç kıyafet aldım sırt çantama koydum ve tam evin kapısından çıkacakken '' Er ya da geç geri geleceksin küçük hanım !! ''

Annemin kafasını toplaması gerekiyordu eğer böyle devam ederse açtığı yaraları tedavi edemeyecek hale gelecekti. hiç bir şey demeden evden çıktım ve yan tarafa Dylan'lara gittim başka seçeneğim yoktu, evden çıkmıştım bile .

Zili çaldım Dylan'ın babası açmıştı Dylan ise benim tam tersime babasıyla yaşıyordu '' Şey ben acaba bugün sizde kalabilir miyim ? demiştim utangaç bir ses tonuyla geveledim. Babası ise '' tabii ki sorman hata  her zaman kalabilirsin sorun nedir?  Bu arada hoşgeldin kendi evin gibi rahatlayabilirsin Dylan içerde odasında ben de şimdi iş başı yapmaya çıkacağım eğer açsan mutfağa girebilirsin '' demişti Dylan'ın babası o kadar nazik biri ki onu da kendi babammış gibi seviyorum ama bu laflarının üzerine '' çok ama çok teşekkürler '' dedim akmaya yüz tutmuş göz yaşlarımı ölesiye tuttum .Dylan'ın odasının kapısına ilerledim ve kapıyı çaldım .

Same Old Love | Dylena(DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin