Bana dokunma!

16 0 0
                                    

Ve bugün, babam asla unutamayacağım bir acıyı yaşattı bana.

Beni, karahan ailesine gelin verdi.

Batı Karahan. Geçen sene çıktığımız ve benim aldattığım çocuk. Benden delicesine nefret eden çocuk. İkimiz de evlenmek istemiyorduk. Ki bunda bizim söz hakkımız da yoktu.

Bu yaşıma kadar babama hep evet demiştim. Kısmen hayır cevabını verdiğim de ise ertesi gün bu cevaba delicesine pişman oluyordum.

Duyduğuma göre Batı'nın bir sevgilisi varmış. Hah, birde onları ayırdığım için nefret edecekti.

Açıkcası, onu aldattıktan sonra hayatım değişti. Bir nevi gerçeklerle yüzleştim.

Beni kimse onun gibi sevmedi ve ben onu terkettim hemde önce aldatarak.

Beyaz duvağımın ardına saklanmış yüzüm, hiçde masum değildi.

Bir ayda evlenmiştik Batı ile. Gelenek ve göreneklerimiz yüzünden ilk defa şimdi yani gerdek gecesinde görecektik birbirimizi. Acaba değişmişmiydi? Acaba değişmişmiydim?

Ne önemi vardı ki?

Gözlerimden yaşlar usul usul akmaya başladı. Böyle tahmin etmemiştim.

Sevdiğim biri ile evlenecektim, çocuklarımız olacaktı. Kız olursa Öykü olacaktı ismi, erkek olursa da Atlas.

Evde ki gelinlerin söyledikleri üzerine kızaran yüzüm daha bir kırmızılaşmıştı.

18 yaşında bir kıza, gerdek gecesini anlatmışlardı...

Batı bana asla dokunmayacaktı, izin vermeyecektim.

Başımı kucağımda ki ellerime indirdim ve titreye titreye sessizce ağlamaya deam ettim.

Kısa süre sonra odanın kapısı açıldı ve kapının kilitlenme sesini duydum. Buraya doğru gelen adım seslerini duyduğum da kalbimin atışları hızlanmış ve delicesine korkmuştum. Adımları durduran Odadakinin telefonunun sesiydi.

Batı telefonu açmıştı.

"Efedim Elif'im, hayır güzelim öyle konuşma. Onu sevmiyorum babamın sesini kesmek için evlendim...."

Odada ben yokmuşum gibi davranmıştı Batı. Kalbim kırılmıştı ve bu tüm kırıklıklar kalbime cam misali batıyordu.

Telefon kapandığın da nefesini sesli bir şekil de verip masaya sesli bir şekil de bıraktı.

"Sikeyim senin tribini de bu evliliği de."

Duvağımı açmadan topuzumu çözmeye başladım. Giyinecek ve uyuyacaktım. O sırada beni farketmiş olacak ki

"Ne yapıyorsun sen?" Dedi.

Cevap vermedim.

Duağını da kaldırdım ve yatağa bıraktım. Banyoya gitmek için ayaklanırken;

"Önümde mi soyunacaksın?" Dedi tiksinerek. Aynı şekil de bakıp bıraktıkları o iğrenç, gereğinden fazla açık geceliği alıp banyoya girdim. Yaklaşık iki saat sonra banyodan çıktığım da Batıyı çalışma masasının üzerin de diz üstü bilgisayardan bir şeyler araştırdığını gördüm.

Search'da tam olarak "En can yakan pozisyon hangisidir?" Yazıyordu.

Ban dokunacaktı!

Bedenim ani bir titreşim ile sarsılırken iki adım geriledim. Hemen bana döndü. Ki ben hala ekranda ki o iğrenç şeye bakıyordum. Korkulu gözlerim Bagının gözlerine değdiğinde gözlerinin derinlerinde bir duygu sezdim. Anlayamadım.

"Bana dokunmayacaksın değil mi Batı?"

Bu sefer o cevap vermedi.

"18 yaşındayım." Dedim hayret ve endişeyle. "Sen ise 22 yaşındasın."

"Eee," dedi yüzünde ki o iğrenç gülümseme ile. "Bunda ne var güzelim."

"Şerefsiz!" Diye bağırdım.

"SENİN BİR SEVGİLİN VAR!"

Bir sevgilisi varken başka bir kadına mı dokunackatı. Yerinden kalktı ve kolumdan tutup ani r hareketle beni duvAra yapıştırdı. Bedenini bedenime bastırırken gözlerinde ki nefreti her zerresiyle görebilmiştim.

"Masummuşsun gibi bakma Cansu. Bir fahişeden öteye geçeniyorsun güzelim. Ve bende sana bir fahişe gibi davranacağım."

Saçlarımdan tuttu ve beni yatağa attı. Kalkmama fırsat vermeden üzerimde yerini almıştı. Çırpınıyor ve tırnaklarımla teninde izler bırakıyordum.

Dudakları boynum da kulak memelerim de ve göğüslerimde gezerken hıçkırarak ağlamaya başlamıştım. Engel olanıyordum. Lanet olsun olamıyordum.

Geceliğimi çıkardığın da bitkin düşmüş ve haraketsiz bir şekil de durmuştum. Gmğüs kafesimde br ağırlık vardı, canın acıyordu.

Sütyenimin açık bıraktığı yerleri açlıkla öperken eli külotuma gitmişti.

"Yeter." Dedim bitkin ve acınası bir sesle. "Yeter, intikamını aldın artık dokunma bana."

Beni karşısında çırılçıplak ve savunmasız bırakmıştı. O ise hâla kıyafetleriyleydi. Üzerimden kalktı ve battaniyeyi üzerime örttü. Gözlerimden yaşlar yine akıyor ara sıra burnumu çekiyordum.

Engel olamamıştım. Her ne kadar hâlâ bakire olsam da, dokunmadık yer bırakmamıştı vücudumda.

Batı lavaboya girdiğinde telefobu çaldı. Titreyen admlarla telefona uşaltım ve elime alıp açtım.

"Alo?" Dedim gülerek. Psikolojim bozulmuştu.

"Sen kimsin!?" Dedi elifin sesi.

O sırada Batı lavabodan çıkmıştı.

"Sevgilinin Karısı ." Dedim yine gülerek. O sırada Batının hızla gelmesi ve yelefonu büyük bir kükremeule çekip duvara fırlatması.

Birazdan olacaklar için, ben kaşınmıştım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 02, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

UmutHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin