"Anne bu giysiler bavula sığmıyor" diye seslendi Alya.Annesi"Kızım onlarda ne öyle temelli yerleşmeye gitmiyoruz"diye yanıt verdi,beline kadar sarı saçları olan gri gözlü ,14 yaşında her kız gibi giyinmeyi ve süslenmeyi seven bir kızdı.O yıl yaz tatili için Marmara'da bir pansiyona gidecektiler.Alya babasını 7 yaşındayken kaybetmişti o andan itibaren annesine sıkı sıkı bağlıydı.Alya'nın korktuğu bazı şeyler vardı örneğin;örümcek,canavar,vampir,cadı,sümük-lü böcük,yarasa,gıcırdayan kapılar,dolunay,kurbağa,ejderha(niye ki ejderhalar çook tatlıdır) ölümcül sivrisinekler,arılar,ayılar.......Bunların dışında Alya en düşük notu 90 olan bi kızdı karne notları 95 geldiği için annesi onu bu pansiyona götürüyordu zaten.Bugün saat 11 de yola çıkmaları gerekiyordu ve saat şu anda 9.30 u gösteriyordu.Alelacele çıktıktan sonra havalimanına gidip uçağa bindiler.2 saatlik bir uçuştan sonra pansiyona varmışlardı.Pansiyon minik sevimli (Alya için korkunç) bitkilerin srasına gömülmüş bir yerdi,yanı başında kocaman bir orman vardı.Ormandan büyüleyici sesler geliyordu.O sırada Alya'nın dikkatını çeken bir şey oldu,kendi yaşlarında bir kız annesinin elinden çekiştiyordu.Kızın annesi"Suna hayır bana yalvarma o ormana girmek yasak ve bu konudaki fikrim değişmeyecek!!" dedi ama Suna vazgeçecek gibi değildi.Sonra Alya annesinin çoktan gittiğini farketti ve onun peşinden koştu
