Kurt ve Kuzu

Bölüm 19- Külkedisi

"Dünyada işler nasıl gidiyor?"

"Size bir iyi bir kötü haberim var efendim. İyi olan; Tanrı Xier anahtara çok yaklaştı. Anahtar çok yakınında fakat o hala fark edebilmiş değil. Yakında farkına varacağını umuyorum. Kötü haber ise; hayatında birisi var. Bir genç kız."

⚫

Gözlerini kaçırmaya çalışarak MinHo'nun olduğu tarafa mümkünse bakmamaya çalıştı. Bunun pek mümkün olduğunu sanmasada bir deneyecekti. Gözlerini utangaç bir şekilde kaçırarak başını öne eğdi. Bu tavrı MinHo'nun gözünden elbette kaçmamıştı. Şu sıralar bu kızın hareketlerini takip eder olmuştu. Bunun nedenini...bilmiyordu.

"SuJi!" sesin geldiği yöne döndüğünde ona gelmesi için işaret yapan arkadaşı ile karşılaştı. Utanarak yanına gitti ve bir minder alarak altına koyup oturdu. Daire oluşturmuş öğrencilerin ortasında yanan ateş tam bir kamp havası yayıyordu etrafa.

"Hadi, bir şeyler yapalım!" diye bir laf attı ortaya bir öğrenci. Peşi sıra onaylamalar yükseldi. Herkes oy birliğiyle yapılacak aktiviteye karar verirken SuJi bir tepkide bulunmadan olan biteni izliyordu. Tamam, belki MinHo'yu da izliyor olabilirdi ama, lütfen!

"Oynayacağımız oyun şu." dedi Ha Neul başkan olmanın verdiği yönetme hissiyle. "Herkes bir kişi seçecek. Mesela ben Gook'u seçtim diyelim, ona bir görev vereceğim. O eğer benim ona verdiğim görevi yerine getirmezse Gook beni öpecek." dediğinde bütün öğrenci topluluğundan bir 'O' harfi yükseldi. Böyle bir fikir ancak cool kulüp başkanından çıkardı.

SuJi itiraz ederek kalktığında arkadaşı onu geri yerine oturttu. "Eğlenceli olacak."

"Umarım öyle olur." diye mırıldandı ve kafasını önüne eğdi. Mümkünse biri onu seçmesin istiyordu.

Fakat öyle olmadı.

Sınıfın gereksiz başkanı SuJi'nin adını zikredince, genç kız hafif bir küfür savurarak başını kaldırdı. Ha Neul'ın bu huyları yok muydu..

"Mm. Ne yapsa acaba?" dedi neşeli bir sesle. SuJi'nin onu öpmesi için elinden geleni yapardı, bu yüzden en zor görevi seçmek isterdi.

Aklına gelen iki seçenekten en zorunu seçti ve sinsi bir şekilde gülümsedi. SuJi'nin bunu yapabileceğini kesinlikle sanmıyordu. Ona verilen görevi yapmayı reddedecek ve Ha Neul'ın yanağından öpmek zorunda kalacaktı. Eğer bu kız aptal değilse kuşkusuz ikinci seçeneği seçerdi.

"Bize en seksi dansını göster." dediğinde, SuJi şaşkınlıkla gözlerini pörtletti. Duyduğu gerçekten doğru muydu?

"Dalga mı geçiyorsun?" diye tısladı sinirli bir şekilde. Fakat ikinci seçenek ise bu görevden daha zordu. Ha Neul'ı öpmek yapacağı en son şeydi. İki seçenekte birbirinden berbattı. Lanet olası, burada ne işi vardı ki!

Bir karar vermesi gerekiyordu, bunun farkına arkadaşının onu dürtmesiyle vardı. Saniyeler içerisinde aldığı kararla ayağa kalktı. Pişman olmamayı umuyordu.

"Bir şarkı aç." dedi gözleri adeta ateş saçarken. Herkes bu kararına şaşırsa da bir şey demedi. SuJi ise sinirden alt dudağını dişliyordu. Gözleri bir anlığına çadırının önünde oturan ve onu izlemekte olan MinHo'ya kaydı.

Lanet olası, onu izliyordu. Gözlerinin buluştuğu o kısa zaman diliminde vücut sıcaklığının bu denli artmasına anlam veremiyordu.

Vücut sıcaklığı durmak bilmeden artarken eş zamanlı olarak kalp atışları da hızlanıyordu.

Gözünü bir an olsun onun tepkisiz bakışlarından ayırmadan sert bir şekilde yutkundu.

Aşkın bir sesi var mıydı?