Biranda kendini hiç bilmediği ,tanımadığı bir yerde bulmuştu Mimas . Etrafındaki hiç bir şey ona tanıdık gelmiyordu. Ölümü bekliyordu oysaki , sonunda tutsaklığı bitecek , gideceği yerde ailesiyle kavuşacaktı. Belki de bu yer orasıydı ! Ailesini gönderdikleri yer burası olabilir miydi gerçekten ?
Mimas kafasını yukarı kaldırarak gökyüzünü incelemeye başladı. Kararmıştı her yer yıldızlar önceki gibi parıltılı değildi . Çevresine bakınmaya başladığında ise hiç kimseyi göremiyordu . Duvarlardaki ilginç yazıları incelemeye başladı . Çıldırmak üzereydi. Nereye gelmişti böyle , aileside buraya gönderildiyse şimdi neredeydiler ?
Mimas kafasını kurcalayan bir ton soruyla cebelleşirken bir binanın giriş merdivenleri çöküp oturdu. On dakika boyunca iki elinin arasına kafasını alarak derin düşüncelere daldı. Tam o sırada yaklaşan ayak sesleriyle düşüncelerinden sıyrılıp sesin geldiği yöne odaklandı. Bir kız ona doğru yaklaşıyordu.
Mimas kıza dikkatlice baktığında bir şeyden veya birinden kaçtığını hissedebiliyordu. Narin vücudu rüzgarda savrulan yaprak dalı gibiydi. Yerinden doğrultup bir kaç merdiven yukarı çıktı. Yaklaşan kız cebinden bir şey çıkartıp kurcaladığı sırada arkasından pek tekin olmayan iki kişi beliriverdi.Tam o sırada yanından geçmek üzere olan kızı bir çırpıda kendine çekti. Bunu neden yaptığı hakkında hiç bir fikri yoktu. O an içgüdüsel olarak davranmış ve kıza kalkan görevini üstlenmişti. Bir eliyle onu tamamen sararken diğer eliyle sesini çıkartmaması için ağzını kapamıştı.
Kızın titreyen vücudunu an ve an hisseden Mimas, iyice sıkı sararak titremesinin geçmesini istiyordu.Bir süre sonra kızın yüzüne baktı ve gözlerinden korkunun ve çaresizliğinin neden olduğu endişeyi okuyabilmişti.
Tam o sırada yanlarından geçen iki adam ikisinin de fark etmeden geçip gitmişti. Geçerken bir kaç konuşma yapmışlardı fakat Mimas hiç bir şey anlamamıştı. İçten içe " Burası neresi böyle , nereye gönderdiler beni " diye geçirmeye başlamıştı.
Bir süre daha kıza kenetlenmiş şekilde durarak adamların uzaklaşmasını bekleyen Mimas kızın gözlerine takılı kaldı. Ona zarar vermek istemiyordu, kendisine korku içinde bakması kendini birazda olsa kötü hissettirmişti.
O an daha önce hiç yaşamadığı bir ana tanıklık etti . Kızın gözleri bir sıvı ile dolmaya başladı, Mimas buna bir türlü anlam veremedi. Gözleri doldukça kenardan aşağıya süzülmeye başladı. Aşağıya inerek kendi ellerine ulaştığında biraz olsun ürkmüştü.Kızın tüm vücudu buz kesmiş olmasına rağmen eline gelen damlalar o kadar sıcaktı ki hayretler içinde kalmıştı adeta.Geldiği yerde böyle bir şey ile hiç karşılaşmamıştı .
Adamların gittiğinden emin olduktan sonra yavaşça kızdan geri çekildi . Eline damlayan sıvıya daha yakından bakmak için elini yüzüne yaklaştırdı.
Mimas üst üste yaşadığı anlayamadığı şeylere anlam yüklemeye çabalarken kız biranda ona seslenmişti.Sesi, korkudan titreyen vücudu kadar titrekti ve bir o kadar da hoş gelmişti kulağına. Konuştuğu dil hakkında hiç bir fikri yoktu. Nasıl bir yere düşmüştü böyle ... Sadece yüzüne bakmakla yetinmişti. Ne kendisi kızın hakkında , ne de kızın kendisi hakkında hiç bir bilgisi yoktu. Ona karşı hissettiği anlamsız koruma içgüdüsünün gereğini yapmıştı. Daha fazla yanında kalması anlamsızdı. Eğer ailesi de buraya gönderilmişse onları bulması gerekiyordu.
İçini kaplayan umutla arkasını dönüp ilerlemeye başladı. Bir kaç adımından sonra kız tekrar seslenmişti. Mimas olduğu yerde bir süre durup düşündü.." ""Kimsin sen? , Amacın ne? , Teşekkür ederim " Ne demekti bunlar ?." Arkasını tekrar dönerek kıza odaklandı.
İçten içe "Keşke seni anlayabilsem " diye geçirmekten kendini alamadı Mimas ... Karşısında duran kişi o kadar masum o kadar güzel görünüyordu ki " Keşke sana karşı söyleyebilecek bir tek kelime dahi biliyor olabilseydim..." diye geçirdi tekrar...
İlk kez karşısındaki kişiden zarar görmeyeceğinden bu kadar emindi. Tertemiz bir kalbi olduğunu hissedebiliyordu. Sebebini bilmiyordu ama içi ısınmıştı. Hayatı boyunca ilk kez birini koruyabilmişti. Zihninde biranda biricik ablası belirdi, "Keşke aileme de sahip çıkabilseydim" diye geçirdi kalbinden ...
Mimas kızı gözlerindeki korkunun , minnete dönüşmesini seyretti bir süre daha , yüzünü iyice ezberledikten sonra tekrar arkasını dönüp ailesini bulmak adına girişeceği yolda hızla ilerlemeye başladı...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mimas ( Devam Edecek )
FantasyNereden geldiği belli olmayan bir genç ve babası ile beraber sıradan bir yaşam süren Arya... Bir dizi anlam verilemeyen olay ve içerisinde yeşeren büyük aşklar... Gizem ve tutkunun bütünlüğü... *MİMAS isminin kullanıldığı ilk ve tek hikâyedir.