sevgili okuyucularim ilk defa bir kitap yaziyorum umarim begenirsiniz

34 1 0
                                    

Cennet adası kutsal kitaplarda betimlenen cenneti andırıyordu.Çevresi süt beyaz kumlarla çevriliydi.Deniz ve güneş ışınlarıyla sarmaş dolaş olan tatilciler kumsallara yayılmışlardı.
Uzaklardan bakilinca insanlar rengarenk mayo ve şapkalariyla yumuşacik kumlarin üstünde açmış tropikal çiçekleri andiriyorlardi.Herkes deniz güneş ve çevreyi benzeyen özgün bitki ortusuyle butunlesmekten oylesine dingin oylesine mutluydu kii!.. ne var ki bu batidan hizla gelip gokyuzunu kaplayan kursuni bulutlar gunesi tamamen kapatti.Goğu saran piriltili mavilik kirlenip yok oldu.Sonra taaa otelerde yuvarlanarak adanin ustune doğru gelen kapkara bulutlar belirdi... Çok geçmeden kara kumeler çığ gibi birbirlerine eklenerek büyüyüp çoğaldilar.Gunesin guzelim yuzunu simsiyah bir peçe gibi buruduler.Kumsallardaki mutlu insanlar daha ne oluyor demeye kalmadan goz kamaştıran şimşekler belirdi.Ardindan kulaklari sağır eden bir gürültü duyuldu.Ve iri birer dut görünümündeki yağmur damlaları birbirlerine eklenerek yeryüzüne saldırdilar.
Kumsallardaki insanlar neye ugradiklarini bilmiyorlardi.Cunku o gunlerde bu tropikal yağmurlar surpriz sayilamayacak kadar dogal bir olguydu.Yabamci gezginler de bunu kabullenmislerdi.çokluk yağmur sağanak şeklinde deli dolu yagdiktan sonra bıçakla kesilmiş gibi birden duruveriyordu.Ardindan güneş olanca sicakligiyla yüzünü gösteriyordu. Bu tür sağanaklar sürecinde insanlar kendilerini den8ze atip neşe içinde yuzuyorlardi.Ancak bazen sağanak şekil değiştiriyordu.Yagmur taneler8 gökyüzünden boşanan nehirlere dönüşüyordu.Bu da insanlarin içine korku saliyordu.Gercekten seyrek de olsa bu tur kasirgalar çevreye zarar veriyordu.Kumlar sellere karışıp denize akıyor dallar kırılıyor kimi ağaçlar kökten devriliyordu.Cenet adasi Hint okyanusunda ekvator kusagi icinde bulunduğundan zaman zaman boylesi doğa olaylarına sahne oluyordu.O gun yine hava fena patlamisti.Tatilciler dort bir yana dogilarak canlarini korumaya çalışırken mallarindan da vazgecmiyorlardi.Kurumasi için ağaç dallarina asilan yedek mayolari kapış kapış alıp vargucleriye odalarina kosuyorlardi.Hic kimse etek dolusu para verip satin alınan guzelim mayolarin sellere karışıp gitmesine razi değildi. Doluya dönüşen sağanak insanlarin çıplak bedenlerine kamci gibi carptigindan herkes soluk soluga bir koşu tutturmustu.Karsidan bakıldığında insanların durumu hızlı cekimle gosterilen filmlere benziyordu.Amerikali tatilci Defne 14 15 yaşlarında yeniyetme bir kizdi.O da doludan kaçarken kuruymak için ağaca asmis oldugu bikinilerini kapmış odasina doğru canhıraş bir koşu tutturmustu.Kumsal tropikal bitkilerden olusma genis bir citle cevrilmisti.Sel sulari citin tabanindaki toprağı batakliga donusturmus camurlar yuriyus yollarini basmisti.Bata cika odasina gitmeye çabalayan tatilciler arasinda yere kapaklananlar da vardi.

Arkadaslar bugunluk bu kadar beni tabik etmeye devam edin gelcek bolumler8n macerasi nefesinizi kesecek. En kisa zamanda devam edecegim

Yeniyetme Defne bile bir kaç kez çamurlu yeri opmekten zor kurtuldu. Odasina ulaştığında kapi açıktı. Çünkü annesi ondan önce canını buraya atmıştı. Defne anneciğim anneciğim diye sizlanarak odaya giriyordu, arkasında 15 16 yaşları arasında bir genç belirdi, Delikanlı ona sesleniyordu."Hello bayan küçükhanım!"Defne dönüp baktığında gencin wlinde elinde duran narçiçeği rengindeki bikinisinin üstünü gördü. Sanki çıplakmış gibi hemen kollariyla göğüslerini kapatti.Ikisi de bir an dondurulmus film karesi gibi birbirlerine bakakaldilar.
Defne içinden ne yakışıklı çocuk iyi de benim bikinimin onda ne işi var diye geçirdi. Burç onu bir an tepeden tırnağa suzdu.yari çıplak bedeni ve pembe m8nelerle bezenmiş beyaz bikinisi yer yer çamura bulanmis, beline uzanan kumral saçları islanip dagilarak dolasik balik ağına dönmüştü. Burç da ondan etkilenmisti.Içten ıçe şöyle düşünüyordu:Ne hoş kız tanrım! Hele o lacivert gözleri. Vücudu daha tam gelişmemiş olsa da şu haliyle bile dayanılmaz bir cekicilige sahip.Ama belliki oldukça savruk.Saganaktan kacarken iyiki ağaç dallarindaki mayolarini topladı.

Mo'nun GizemiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin