TESLİMİYET

52 5 3
                                    

Yaz ayının serinliğiyle sahil kenarında dolaşıyordum.Deniz ve yosun kokusu beni biraz olsun rahatlatıyordu.Bir bankaya oturup düşnmeye başladım;Hayatım nasıl bu kadar değişti nasıl bu hale gelmiştim bian.Ben YAĞMUR SANCAK annesi ve babası taafından terkedilmiş 18 yaşında bir kız'ım,neden bırakıp gittiklerini bilmiyorum tek bildiğim beni üzmek istememeleriydi,halbuki ben onlarla mutluydum.Denizin kokusunu tek bir nefesle içime çektim ve evime gitmek için ayağa kalktım bundan sonra tek başıma yaşayacağım sessiz ve boş evime.Kaldırımdan inip ara sokaklara girip yürümeye başladım ara sokaklar akşam karanlık ve ürküdücü oluyordu bugün yine aynıydı karanlık ve ürkütücü. Şu an tek ışık Yanıp sönen bozuk sokak lambasıydı sessiz adımlarla eve doğru biraz daha ilerlemeye başladım.Yanıp sönen lamba yüzünden önümü zor görüyordum lanet olsun neden bu sokaktan girdimki,şuan deli gibi titriyordum korkudan gelenleri görmemle daha hızlı yürüdüm.Kahkaları tüm sokağı inletiyordu,deli gibi titriyen vücüdümla koşmaya başladım koşarken rüzgardan savrulan saçlarım yüzümü kapatıyordu nefes nefese eve vardığımda cebimden çıkardığım anahtarla kapıyı açtım ve eve girdim elimdeki anahtarı masanın üzerine bırakıp bu sessiz ve ailemsiz bom boş eve baktım. Sessizlik beni yanlız hissettiriyordu aslında doğruydu yanlızdım yapayanlız. Merdivenlerden yukarı çıkıp odama geldim ve sıcak bir duş almak için banyoya girdim yaklaşık yarım saat sonra çıkıp üzerimi giyindim ve aşşağı indim karnım açtı mutfakta ne bulduysam masanın üzerine koydum dolaptan meyve suyunu çıkarıp masaya oturdum ve masadakileri yemeye başladım.
O sıra cam'a atılan taşla elektirikler kesildi,korkudan yavaşça ayağa kalktım ve etrafa baktım baktım titrek adımlarımla mutfağın camına yaklaştım ve camı açmamla büyük bir çığlık attım çünkü karsımda elinde el feneriyle bana bakan tanımadığım bir yüz vardı. Mutfağın camı boydan olduğu için serseri bir tipi olduğunu görmüştüm tam camı kapatıcaktımki içeri girip camı kapattı,şaşkın korku ve meraklı gözlerimle ona baktım o ise ateş saçan gözleriyle bana bakıyordu. Korktuğumu belli ediyordum çünkü şuan acayip bir şekilde titriyordum beni kendine çekip yere yatırıp üstüme çıktı artık korkudan ağlıyordum sesimi çıkarırsam zararlı çıkacağımı biliyordum. Sessiz bir sekilde "sesini çıkarırsan seni öldürürüm"dediğinde gözlerimi sım sıkı kapatım ağlamaya devam ettim. Siren sesleri ve yanıp sönen lambaları gördüğümde kafamı kaldırıp bakmaya çalıstım o sıra onun kafasını boynumda hissettiğim an kaskatı kesildim boynuma ufak ufak öpücükler kondurmaya başladığında daha çok ağlayıp onu üzerimden itiklemeye başladım beni kendine bastırıp elini bacağımda dolastırmaya başladı bi dakika bu bu sarhoştu çırpınıp altından kurtulmaya başladım bu seferde ellerimi tutup başımın üzerinde birleştirdi bacağımla kasıklarına sert bi darbe vurduğumda inleyip geri çekildi O sıra yerden yerden kalkıp koşarak odama çıktım ve kapıyı kapattım tam kapıyı kilitlicekken anahtarın olmadığın olmadığını farkettim ve elime geçen herşeyi kapanın Önüne koymaya başladım ve yatağın üstüne çıkıp ayaklarımı kendime çekip bian önce sabah olmasını ve tüm bu yaşadıklarımın bir rüya olması için dua ediyordum bir an da kapı zorlanmaya başladığında kafamı bacaklarımın üstüne koyup beklemeye başladım zaten yapıcak başka hiçbir şeyim yoktu kapının arkasından "aç şu kapıyı yoksa ben açarsam seni sike sike öldürürüm"dediğinde hıçkıra hıçkara ağlamaya başkadım. Kapının aniden açılmasıyla odaya hızla gir,artık konyak kadar koyu kahve gözlerinden adeta ateş püskürüyordu.Dudakları ise hafif bükülmeyle acımasız bir gülümsemeyi misafir ediyordu,o an anlamıstım benim ne direnecek nede karşı koyacak bir gücüm olmadığını. O adım adım bana yaklastıkça bedenim ve ruhum teslimiyeti kabullenmişti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 23, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

-Sokak Serserisi-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin