Paten

Şan Dersi Ne Ya??

Baktım her hikayenin başında bi duyuru oluyo benim neyim eksik dedim ve işte burdayım :3 Neyse şimdiden oyuncular hakkında bi bilgi vermek istiyorum karakterler benim gerçek hayatta tanıdığım insanlardan olcak zaten zamanla öğreniriz... iyi okumalar *-*
Sözde yeni açılan alışveriş merkezine giden benim daha önce bir iki kere geçtiğim sokağa girdiğimizde Meltem'in beni öldürme planları olduğuna ve beni insanların arasında öldürüp sonra işte üvey kızımın sonu diyip denize atacağına emin olduktan sonra kulaklığımı taktım ve ölümüme gitmeden önce en sevdiğim şarkıların birini dinledim (rap dinleyebilenler için şarkı- Allame/Bir Dakika dinlemeyenler için-John Legend/All Of Me) bu şarkıyla ölüme gitmek hep hayallerimden biri olmuştur. Denize henüz ulaşmadan bir ara sokağa saptığımızda deniz'in yalan olduğunu anlayıp aklıma gelen arasokakta öldürüldü haberi yüzünden kulaklığımı çıkardım ve Meltem'e seslendim "Tamam eğer hala alışveriş merkezine gittiğimize inanıyorum sanıyosan yanılıyosun, nereye gidiyoruz?" Sorumun üzerine Meltem sanki çok güzel bişey söylemişim sanki ona anne demişim gibi gülümsemeye başladı. "Babanla ortak bi karar alıp senin için bi uğraş bulduk ve sende şu anda ilk şan dersine gidiyosun küçük hanım" ne küçük hanım mı?? olum kadın bana küçük hanım dedi lan ? Mal bırak şimdi onu kadın seni şan dersine yazdırmış olum ben sadece ikimizin olduğu gizli şarkı günlerini istiyorum. Bide bana sor tamam fena bi sesim yok ama aptal bi şan dersi benim okuldaki olmayan popülerliğimi yerle bir eder. Kızım aslında fena olmaz ya düşünsene okulun bi şeyinde görev alıyosun hemde şarkı söylüyosun. Valla Eren bile sana aşık olur. Ay ben almıyım Eren aşık olur ama ben istiyo muyum? "Hadi al çantanı, hatceyle konuşmayı da kes hala arada sırada dışından konuşuyosun çünkü, üstelik şan dersine girmen zorunlu." Allahım bu kadın benim elimde kalcak lan ne demek hatceyle konuşma ya! Neyse size biraz şu şarkı günlerimden bahsediyim biz Hatceyle yanlız hissedersek terapi mantığıyla gitar ve ya piano çalıyoruz ve cidden beynini boşaltmama çok yarıyodu ki maalesef Meltem'e yakalanmışım...

" naaaAAAaaaAAAaaaa" çok güzel dimi ya karşımda piano başına oturmuş bi opera mezunu bana şarkı söylemeyi öğretiyo ya ne gerek var ban zaten şarkı söyleyebiliyorum. Kanka tamam şarkı söylüyosun da olmuyo ya hani Gülçiz hoca da söyledi olmuyo. Olum sen kimin yanındasın valla bak iç sesim demem gömerim bi tane. Kanka şu aaAAaaAA şeysinde kadına bak çok komik. "Sıra sende?" Gülmemeliyim bunu yapabilirim yapmalıyım sakinim "naaAAaaAAaahAhahaAhahahahah"
lan kadın tip tip bakıyo ahahahaha. Neyseki zorla geçmiş bir üç saatin sonunda yaptığımız anlaşmada diğer öğrenciler aksine ben haftada bir yada bazen iki haftada bir gelsemde oluyomuş. Şan dersi çıkışı Meltem'e gelip beni almasını söylediğimde işe gittiğini ve benim dönmem gerektiğini söyledi. Tabiki ben bunu fırsat bilip Meltem'e şan dersinden bir kaç şey istediklerini ve onları almaya alışveriş merkezine gitmem gerektiğini söyliyip kartıma para atmasını rica ettim o da onu üzmediğim için 50 lira harçlık olarak 55 lira attı. Oha ilk defa Meltem bana bu kadar iyi davranıyor. Saatin daha 1 olduğunu fark edip alışveriş merkezine giden otobüslere binmek yerine yürümeyi tercih ettim ve yaklaşık 2 buçuk saat sürcek olan yolculuğuma hazırlanmaya başladım. Allahım sanki maratona hazırlanıyo ya şekillere bak. Ya sen iki dakka bana laf geçirmeden duramaz mısın? Hem maratona hazırlansam bu kadar uğraşmam. Hahahaha yine mi kulaklığın? Olum napıyo anlamadım ki, çantanın içinde twister mı oynuyonuz yavrum sevişiyonuz mu napıyonuz? Neyse şunu da şurdan geçirirsem sanırım açılcak (3 dakika bilmem kaç saniye sonra) lan kulaklığın bu tekini ben çeviriyorum o geri dönüyo sanırım ya?!?!? Oh be çözüldü lan sonunda çok mutlu oldum. Lan görende atom altı parçacıklarını ayırdın sancak. Kız Hatce ne dersin rampaların oraya gidelim mi hem orda patenci görürsek ne almamızın matnıklı olcağını sorarız. Tam hatcenin cevabını duycaktım ki kırmızı kapşonlu bir cisim bana çarptı. "Öküz önüne baksana amk malı!!" yanımdan geçerken bana öküz gibi çarpan çocuğun yüzünü gördüğümde yaptığımın ne kadar büyük bi hata olduğunu anladım. "Bana mı dedin? Ya kusura bakma ya kulaklık falan takılıydı hatta ben tam 3. boyuttan 5. boyuta geçip kurşunu patenin tekerleğinden sektircektim ki sana çarptım" Oha o çocuk bunları bi kerede mi söyledi? Oha bu çocuk bunları bana mı söyledi? Annesi böyle çocuk yapmayı nerden öğrenmiş? "Tamam çok garip olcak ama birinci olarak bende özür dilerim (neden bilmiyorum ama çok tatlı görünüyo) ikincisi şey rampalara mı gidiyosun?" Beni dinlerken önce gülümsedi sonra herhalde rampaları soran pek kız olmadığından hemde patensiz bi kız! Suratı sanki acı biberi kolayla karıştırıp kulaktan çekmiş gibi bi ifade aldı. "Iıı, evet, yani ben öyle biliyorum." Bana bakmayı kesip yanına döndü ve boşluğa "Rampalara gidiyoduk dimi Hüso?" dedi. Tabi benim mal iç sesim durur mu, "Oha hüso mu lan o benim iç sesimin sevgilisi?!?" Ya kanka kusura bakma ama Hüso'yla ne zamandır görüşemiyoruz, malum iş güç birden bağırdım ama :) "Yani şey iç sesimin sevgilisi derken aslında öyle değil, yani öyle onlar sevgili ama senin Hüso'nla mı bilmiyorum" Olum çocuk bana benim eskiden şerit sakızlara baktığım aşkla bakmaya başladı tövbest bu çocukla hiç uğraşamam şimdi. -Tatlı bir şekilde gülümser- "Sen rampaları niye sormuştun?" ay şimdi ben buna paten alcam falan da diyemem "Ya şey ben paten almayı düşünüyorum da oraya gitcektim ne alıyım dicektim ama rampaları çok duymama rağmen burdan nasıl giderim bilmiyorum" Ay şunun suratına bak ponçik suratlı yaaaa. İlk baita hafif bi tebessüm etti ve sonra "İstersen eşlik edebilirim yada paten önerebilirim" dedi. Aslında delik kaşı, açık renk saçları ve uzuuun boyuyla sanırım güvenilir bir patenci profili oluşturuyodu. "Ya olabilir hani marka model yada direk varsa resmi gibi bişeyi varsa süper olur açıkçası" Ben daha cümlemi bitirmeden birşeyler istiyceğimi anlamış olmalı çünkü telefonunun kilidini açmakla meşguldü. "Oxelo urban başlangıçta iyi gider hem harekette yapabilirsin. Şey ne zaman alcaksın?" Bence senle geliyim mi dicek. Nerdeydin kız Hatce kaç saattir laf sokmuyon bana. Ay iki dakkada özledin mi kız? Sefgülümün yanına gitmiştim ayy nasıl özlemişim. "Heeyyyy???" Lan çocuğa cevap vermeyi unuttum ben ay yazık alınmış gibi bakıyo bide kıyamam "Ya planım şuydu önce rampalara gelmek ordan alışveriş merkezine gidip paten almak ama bilmiyorum. Neden?" Tipe bak lan çocuğun sahip olabilceği her mimiği gördüm ve her mimik tatlı amk ya "Bende geliyim mi? Yani öyle değil, ben burdan rampalara ordan alışverişe gitcektim rulman alcaktım...." nöy ne dedi lan o "Ruynan? O ne be?" allahım gülüşe bak taparım ben buna. Ohhh bi de aşık ol sıçtık amk ya "Ruynan değil ay ahahahahaha ay bi dakka ahahahaha rulman o rulman tekerleğin dönmesini sağlayan parça. Daha öğrenceğin çok şey var çekirge." Ay egoya bak egoya oha çocuğu göremiyorum nerde lan bu. Haaa egosundan göremiyomuşum. Aferin laf soktun dimi mal. Kess "Ya işte daha önce patenle alakam yoktu geçen gün yolda bi patenci gördüm bilmiyorum çok hoşuma gitti zaten bol bol boş vaktim oluyo ondan paten almayı düşündüm. Ve son bişey istiyosan gelebilirsin hem saat daha 1.30 çook vaktim var daha." "Tamam ıı o zaman ben patenlerimi çıkarıyım ni saniye" Oha çocuk kendini yere attı yani yere atmadı da göt üstü birden oturdu ben öyle otursam götüm 4 gün sızlar lan. "Eveeeet şu ipi de şurdan geçirdik mi offfff abi 19 yaşındaki bi çocuk nasıl olur da bağcık bağlayamaz ya hem parmağım orda kaldı hem kördüğüm oldu." Suratına doğuran panda gibi bakmaya başladım. Allahım çocuğa tip özgüven falan herşeyi vermişsinde ne yani ona sora gelince beyin mi bitti noldu. Ay kimin sevgilisinin dış sesi çok tatlı değil mi?? "Iı teşekkür ederim, sanırım yani şöyle egoist ve beyinsiz demene darıldım ama tatlılığımı kabullenmene de sevindim açıkçası" HASSSİKTİR. Hatce ben onları dışımdan mı söyledim. BEN ONLARI DIŞIMDAN MI SÖYLEDİM. "Hahahaha ne kadar komiğim dimi ya neyse otobüsle gidelim orda daha çok vaktimiz olur." "O zaman koş. Çabuk koş" "Noldu amk nereye koşuyoz ay dur heycanlandım." Tam o sırada durağa yanaşan otobüsü en az 1.30 dakikalık koşu mesafesinde olan kendimi 30 saniyelik koşu mesafesinde olan onu ve otabüsteki insanları gördüm. Tam şöfor kapıları kapatmış gaza bascaktı ki otobüsteki teyzelerden birinin şöfore seslenmesi üzerine otobüs tekrar durdu ve bindik. "LAN GERİZEKALI HER 10 DAKİKADA BİR OTOBÜS VAR NİYE KOŞTURTUYON." "Ay bağırma yaa kulağımın dibinde. Hem eğlenceli olsun diye koştum."
Biliyorum bayaa sonra gelen bir bölüm oldu fakat biliyosunuz hepimizin sınaf haftası o yüzden bir de medya bizim patenci çocuğumuz isteyenler onu instagramdan da takip edebilirler @batuhanilhann