Multimedia: Napolyon.
Orhan gazi, Osman gazi, Anthoni Çehov,
oturduk şarap içiyoruz, Moskova köprüsünde.
O zamanlar 1600lü yıllardayız siz yoktunuz.
Kuşatma altındayız toplar oklar mancınıklar havada uçuşuyor. Oturduk bi köşeye.
Dedim "Anthoni Çehova şurdan bize 4 şarap al gel."
O zamanlar lira yok tabi 10 rubin verdim. "Git şurdan 4 şarap al gel" dedim. Biz şarapları beklerken bi baktım Çehov 2 şarapla bize doğru geliyo. Döndüm buna dedim "Am*na koyduğumun salağı biz 4 kişiyiz 2 şarap bizim mazotumuza yetmez."
O zamanlar mazot kömürden yapılıyodu siz bilmezsiniz, eski mazot bu.
Sonra buna 10 rubin daha verdim "Git şurdan 4 şarap al gel adamın asabını bozma." dedim. Neyse bir süre sonra geldi Çehov.
Oturduk 4 kişi şarap içiyoruz. O sırada biz şarap içerken Napolyon geçiyodu karşıdan canı şarap çekmiş garibimin. "Gel." dedim. "Sen de bizimle şarap iç." İlk başlarda mırın kırın etti. "Gelmezsen üstüne ördeği* salarım!" dedim. Geldi hemen, tabi biz başladık 5 kişi şarap içmeye.
Çehova söyledim 1 şarap daha al gel diye, verdim 5 rubin. İlk önce sövdü biraz zırt pırt gönderiyon diye. Dedim "Senin am*na korum çocuk. 2 saattir beleş şarap içiyosun otur şurda adamın asabını bozma." "Tamam abi, haklısın." dedi. Neyse geldi Çehov.
Oturduk 5 kişi şarap içiyoruz. Yukardan top sesleri, ok sesleri... O sıralar kuşatma altındayız.
Benim askerler püskürttü düşmanı. Saldırıya geçtik. Düşmanın başında da 2. Abdulsamet var. Bunlar geçti savunmaya. Biz o sırada şarap içiyoruz. Neyse sağ olsun Napolyon da destek kuvvetlerini Abdulsamet'in üstüne saldı, düşmanın am*na koyduk.
Düşman teslim olmaya başladığında aradım hemen Abdulsamet'i. O zamanlar sizin elinizdeki cep telefonları yok, mazotlu telefon bunlar. Sizinkiler gibi tuşları da yok ey gidi günler...
Neyse aradım Abdulsamet'i, yorulmuş buda savaşmaktan, ben de benim askerlere durun dedim teslim oluyorlar zaten. Neyse çağırdım teslim olan düşmanla abdulsameti, üzüldüm bunlara harap olmuşlar. Hepsine şarap ısmarladım. 2500 şarapçı büyük meydanda herkese şarap dağıtıyor. Neyse.
"Şarapın yanında pide çok iyi gider." dedi Napolyon. Hak verdim ben de, zeki çocuktu Napolyon çok severim Napolyon'u.
Bütün pidecileri çağırdım. Herkese birer pide söyledim. Bütün askerler pide eşliğinde şarap içmeye başladılar.
O sırada benim yüz başılardan Gedikli Ahmet Paşa -severdim p*çi ama bir ibnelik yapası geldi- o anı fırsat bildi. Kırım boş tabi bütün askerler Kırım'ı bırakıp şarap içiyorlar. Gitti Kırım'a. Çıktı kaleye. Kaleye çıkarken farkettim "Gebertin şu pezevengi!" dedim. 50 asker yolladım peşinden. Ama çok geçti. Gedikli Ahmet Paşa bayrağı göndere çekti. Tarih de Kırım'ı Gedikli Ahmet Paşa fethetti dedi.
Yalan !
KIRIM'I BEN FETHETTİM!!!
Yazar: Onur Turan
