"Ne diyorsun Kaan?" Dedim. Biraz daha üstüme sinmiş vaziyete geldi.
"Neden içtin?" Diye soru yöneltti. Sadece yutkundum. Neden içebilirdim ki acaba?
"Kendim için." Dedim ve hafif soğuk şekilde gülümsedim. " Senin içilecek bir tarafın yok Eda." Dedi. Yoktu.
"Evet yok." Dedim ve dayandığım duvardan çekildim. Biraz araya mesafe kalması için uzaklaştım. "Ben buraya senin her gün ki gibi hakaretlerini dinlemek için gelmedim." Dedim ve sarı saçlarımın üstündeki siyah bereyi kafamdan çıkardım. Bana baktı ve gülümsedi. "Sen ne anlarsın ki?" Dedim. Sinirleniyordum. "Hadi başlayalım." Dedi.
Ne demek istediğini tam olarak bilmiyordum ama umduğum şeyi ifade ettiğini anlamak istiyordum. "Seni tanımıyorum." Dedi. Umursamadım ve "Tanı o zaman." Dedim.
Beni, her zaman ki takıldığı ortamlardan ve çöp gibi dar sokakların bulunduğu yerlerden farklı bir kafeye getirmişti.
Elleri, birbirine kenetlemiş şekilde masanın üzerine duruyordu. Kolunda ki kahverengi, biraz eskimiş saate bakıp kaşlarımı hafifçe çattım.
"Kolundaki saatin anlamı ne?" Dedim bana bakmaya tenezzül bile etmeden "Anlamı yok." Dedi.
Niyahetinde masamıza gelen garson ile sessiz olayımıza son verilmişti. Ben her zamanki gibi tercih ettiğim kupa çay istedim. Gözleri her zaman ki yaptığı gibi gözlerime dikilmişti.
Ellerimi cebime attım ve paket sigaramı masanın üstüne koydum. "Beni sevmeme nedenin bu mu?" Diye sordum.
Cevap vermedi. Bende paketten bir dal alıp yaktım ve "Beni bırakıp bırakmayacağına güvenmem. Ama bu beni bırakmaz. Beni sevmeme nedenin eğer buysa bırakma korkun olduğun içindir. Ve ben, beni bırakmayanı bırakmam." Dedim.
Sigaramı alıp kaşlarını çattı. "Bu mu seni bırakmıyor. Bak şimdi." Dedi ve sigarayı kül tablasına bastırdı. "Bırakmadı mı?" Diye sordu. Omuz silktim ve "Yenisi var." Dedim. Paketi aldı ve hepsini tek tek kırdı. "Hani nerdeler?" Diye sordu. Sadece baktım ve dediğinden anlam çıkartmak için suskun kaldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşka Kukla
Teen FictionHer bakış insana başka duygular katar. Peki duyguları olmayan insana katılanlar?