1.Sonun Başlangıcı

14 1 0
                                    


1990 - American Secret Gene Replacement Laboratuvar ( Amerika Gizli Gen Değiştirme Lab )

Laboratuvar'da hummalı bir çalışma vardı.Sanki dakikalar sonra birşeyin sunumu olacak gibi herkes bir yerlere koşuşturuyor ve birbirlerine talimatlar veriyorlardı.Acele ile yürüyen ve bir yandada elindeki kağıtları inceleyen Profesör Steven, etraftaki sesleri aldırış etmeden yürüyordu.

"Profesör..!Profesör!.." dedi Nancy...Arkasına bakan Steve bir an göz göze geldi Nacy'le "Doktor Nacy...Acil bir durum değilse lütfen meşkul etmeyin bu T-Gen Projesi üzerinde son detaylar ilgilenmek zorundayım.Bu akşam güzel bir sunumla tam destek almalıyız." dedi.

Nancy "Özür diliyorum Profesör, meşkul olduğunuzu biliyorum ama biri sizi görmek istiyor." dedi.Profesör hemen arkasına baktı...Sert yüzlü, askeri üniformalı birisi elini uzatarak "Profesör...Ben ABD Savunma Bakanı General James Walker." dedi..Profesör gözlerini ve telaşlı haliyle sağ elindeki kağıtları hemen sol eline alarak oda elini uzatarak "Memnun oldum General Walker.Bende Gen Bilimci Profesör Steve Watson.Aynı zamanda tesisin müdürüyüm.efendim." dedi.Profesörün, acelesini anlamış olacak ki General, yavaş adımlarla ona eşlik ederek hemde konuşarak devam ediyordu yürümeye."Bu akşam ki deneyinizde çok şeyler bekliyoruz Profesör.Eğer bizi etkileyebilirseniz hükümet destek vermeye hazır.Anlattığınız gibiyse çok büyük bir başarı ve güç bizimdir Profesör.Sizi taktir etmek lazım." dedi General kararlı bir şekilde.Profesörün, sözler karşısında heyecanı dahada artarken işaret parmağı ile iki kişiyi göstererek "Bu güzel sözleriniz için teşekkür General, ama asıl övgüyü Bay ve Bayan Wayne hakediyorlar.Onlar T-GEN Projesinin mimarı..." dedi...

.....

"Heyecanlımısın...",
"Hiç olmadığım kadar John"
"Kristin, biliyorum ama emin ol başaracağız.Düşünsene birçok hastalık tedavi edilebilir.Herkese ümit olacak bu buluş.Ayrıca, gazetelerde bizi yazacak, Wayne çifti yuzyılın buluşunu yaptılar diye" dedi tebessüm etti John.Kristin normalde işinde ciddiyeti seven biriydi ama bugün değildi, bugün onu sakinleştirecek herşeye açıktı.

Yavaş yavaş herkes yerlerini almaya başlamıştı.Kristin Hamileliğin son aylarına girdiğinden deney sahasına gitmedi.Onun yerine başka bir odadan John'a eşlik edecekti.

Gen Prof. Steve, herşeyi kontrol ettikten sonra davet edilen konuklara döndü.Biraz heyecanlı bir şekilde, derin bir nefes aldı ve konuşmasına başladı."Uzun zamandır, üzerinde çalıştığımız T-GEN projesini sunmaktan gurur duyuyoruz.Bu akşam sizlere güzel bir gösteri sunacaz burada.Bu yüzden projeyi başından sonuna kadar yürüten ve aynı zamanda dostum Gen bilin uzmanı John Wayne'e bırakıyorum" dedikten sonra bir adım geriye çekilerek John'a bıraktı sözü.Oda, Steve kadar heyecanlıydı nerdeyse bu projeye büyük emek vermişti ve bu akşam çok şeyler bekliyordu deneyinden.Fazla beklemeden bir anda söze başladı;

"Bugün burda, bir tarihe tanıklık edeceksiniz.Burda gördüğünüz üç tane kobay faremizi, günler öncesinden hastalık aşıladık. Birinci faremizde kanser aşıladık ve ölmesi bir kaç gün veya bir kaç saat kaldı.ikinci faremizde görme yetisi yoktur, retinasında onarılamayacak şekilde yırtık vardır, ve üçüncü faremiz ise felç yapılarak hareket kabiliyeti kaybetmiştir ve ayrıca kuyruğuda kesilmiştir.Eğer deneyimiz başarılı olursa ilerleyen zamanlarda çok büyük işler yapacağız.Belki bir süpermen şuan için mümkün değil ama en azından ona yakın birşey yapmak hayalimiz.Şimdi geriye yaslanın ve gözlüklerinizi takın.Aslında bu aşamayı şu an eşim Kristin Wayne anlatmalıydı ama eşim hamile olduğundan burdaki aksi bir durum karşısında radyasyondan etkilenmemesi için şu an sizin gibi başka bir odanın camının arkasından bize bu aşamayı anlatacak.Evet Kris, bütün gözler sende bu akşam şaşırt bizi".
General söze girdi.."Herhangi bir tehlike olmayacak değil mi?Az önce radyasyondan bahsettiniz." diyerek korkusunu dile getirdi.John tebessüm ederek "Merak etmeyin general hiçbir aksilik olmayacak sadece bebekler anne karnındayken küçükte olsa radyasyondan daha fazla etkileniyorlar" dedikten sonra General sakinliğini korudu.Kristin ise fazla beklemeden heyecanla konuşmaya başladı.

"Sayın konuklar.Aylardır çalıştığımız deneyin belkide bugün ilk ciddi provası şahit olacaksınız.Ve kemerlerinizi bağlayın güzel bir eğlence hazırladık çünkü size.

Evet.Angel...Kayıta Başla..." dedi.Angel hızlı bir şekilde hemen son ayarları yapmaya çalışırken bir yandada Kristin, anlatmaya devam ediyordu...

"Deneyimiz iki türlü şekilde gerçekleştirilecek. Birinci aşama kobay farelerimize radyasyon verilecektir, bu sayede DNA'ların yapısı bozulacaktır. İkinci aşama ise John size gösterdiği makine ile belirlediğimiz düzeyde üç kobayımıza T-GEN serumu verilecektir.Biliyorsunuz ki canlılar radyasyona maruz kalındığında DNA yapısı bozuluyor ve değişime uğrar veya ölüyorlardı.Bu akşam ki mucizemizde T-GEN yani YAPILANDIRILMIŞ GEN dediğimiz bir serum.Amacımız yapısı bozulan DNA'ları T-GEN tekrardan düzenleyip yeniden kodluyor.Bu sayede sağlıklı bir insan nasıl olması gerekliyse T-GEN DNA'lara bunu aktarıyor ve DNA bu yeni kodlara göre şekillenip yeniden sağlığına kavuşturuyor.Bu sayedede kanser,tümör,alzheimer,yaralanmalar ve el bacak nakli birçok şeyi tarihe karıştırmayı planlıyoruz.Aynı zamanda deneyimizi kayıt altına alacağız.Evet ne bekliyoruz hadi başlayalım.

1. Deney
Tarihimiz 07 Ekim 1990
Deney Başlama Saati: 19:00...
Şimdi hızlı bir gözlem yapabilmemiz için üç faremizi beş saniyelik radyasyona maaruz bırakıyoruz.Süre kısa olunca onları radyasyona ne çok maaruz bırakıyor nede T-GEN'nin DNA'ları değiştirmesi zor olmuyor.Ama yakında ne kadar maaruz kalırlarsa kalsınlar T-GEN o sorunuda halledecektir..Şimdi ekranda gördüğünüz gibi kobayların radyasyondan etkileri görülmeye başladı yapıları bozulmaya ve değişime uğramasını görüyorsunuz.Birinci kobayımız kanserdi ve radyasyon etkisiyle kanser hücreleri dahada hızlı yayıldığından şimdi bir kaç dakikalık ömrü kaldı.İkinci kobayımız görme özeliği yoktu ve radyasyonun onda maaruz etkisiyle yaralar çıkmaya başladı.Üçüncü kobayımız ise tüyleri dökülmeye başladı.Ayrıca kuyruğuda kesikti."

Bu arada Angel ise farelerin değerlerini kontrol edip sürekli Kristin'e bilgi veriyordu. "Şu anda T-GEN verebiliriz.Bir ve iki nolu farenin durumu iyi üç numaralı faremiz biraz endişeli ama sorun yok." dedi.Kristin "Ahh..Bugün bu deney için duyacağımız en güzel haberlerden biri.Devam ediyoruz. İkinci aşama için her kobayımıza 0.35 mg'lık T-GEN veriyoruz.Ondan sonra T-GEN serumunun etkileşim için bir kaç dakika bekliyoruz."
BİR KAÇ DAKİKA SONRA...
Kristian aşamanın her anını anlatmaya çalışmaktadır.Asistanlar ise bütün bu eşsiz deney için durmaksızım Kristin'den gelen talimatları yerine getirmekle uğraşmaktaydılar."Şimdi kobaylardan birer kan örneği alıp T-GEN neler yapabileceğini ekrandan göreceğiz.Şuanda Birinci kobayımızın kanserli hücrelerin nasıl yok olduğuna bakın.Bu sadece bir kaç dakikada gelen sonuçlar.İkinci faremizin tüylerine bakın yavaş yavaş yeniden çıkıyor ayrıca gözlerinin rengi beyazdan normal rengine dönüyor.İşte T-GEN serumun asıl mucizesi bu...Retinasını onarıyor.Tabikide finallimizde ise üçüncü kobayımızın yaraları hepsi geçmeye başladı ve asıl görmeniz gereken ise kuyruğu tekrardan oluştu.Biliyorsunuz felçliydi ama hareket etmeye başladı bile" dedi Kristin.General dikkatli bakışlarının arasında dilinden bir anda "Waovv!Bu inanılmaz birşey." döküldü.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 02, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

X-GENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin