OMG! Sasaeng Fan, I love you| Sekai

6-"Tatil"

"Hey, Kai hep birlikte bir tatile çıkmaya ne dersiniz?" diye neşeyle sordu Chen. Kai iki gündür Sehun'u düşünüyordu. Neden böyle tuhaf hareketler sergiliyordu? Kai korkak veya pinpirik biri değildi fakat konu hayatının anlamı olduğu için böyleydi belki de.

"Olabilir Sehun ile konuşup size haber veririm Chen" deyip telefonu kapadı. Belki de bu düşünceleri kafasından atmasının en iyi yolu bir tatile çıkmaktı. Sonrasında ise Sehun'u bir doktora götürecekti kararlıydı Kai. Sehun'un odasına doğru yol aldı. Sehun uyuyordu yatağına sevimlice kıvrılmış. Kai eğilip onun saçlarını sonra boynunu öptü. Sehun biraz geç algılasada uyanmıştı. Sehun Kai'in onun üstünde olduğunu gördüğünde gülümsedi ve dudaklarını hafifçe öptü.

"Günaydın bebeğim"

"Günaydın" dedi ve sevimlice ağzını hafifçe eliyle sildi. Kai bu duruma gülümsemişti. Konuya girmeye başladı Kai.

"Bebeğim Chen ve diğerleri bir tatile çıkıyormuş ve bizi de davet ettiler ne dersin?"

"Bana uyar"

"Belki orada baş başa birseyler de yapabiliriz ha ne dersin?"

"Fesatlaşma Kim Kai!" diye yalandan kızdı ve güldü Sehun.

**

Tatil köyüne gelmişlerdi ve şimdi odalara yerleşiyorlardı ama menajerleri hepsine ayrı odalar vermişti ve buna şüphesiz en çok üzülen Chanyeol ' dü. Baekhyun ile güzel planları vardı oysa ki. Sehun ise biraz hayal kırıklığına uğramıştı. Azgın filan değildi ama Kai'i istiyordu sürekli. Kai içinde durum aynıydı. Sehun bu aralar fazla düşmüyordu ve bu Kai'in içini rahatlatmıştı. Şimdi de plaja doğru yürüyordu. Sehun'un bir adamla konuştuğunu hatta tartıştığını gördüğünde onlara doğru yürümeye başladı. Adam Sehun'dan büyük gösteriyordu ve fazlasıyla karizmatikti.

"Hey, hayatım burada neler oluyor?"

"Hiçbirşey Kai, hiçbirşey sadece gereksiz birini gördüm"

"O gereksiz biri ben oluyorum galiba Sehun?" dedi gülümseyerek karizmatik olan. Kai bu gülüşe fazlasıyla sinir olmuştu. Sehun cevap vermediğinde karizmatik olan konuştu.

"Merhaba ben Kyle, Sehun'un eski nişanlısı ve ilk aşkıyım" dedi ve Kai'e elini uzattı. Kai elini sıkmadan sert bir ifadeyle konuştu karizmatik olanın aksine.

"Ben de Sehun'un tek aşkı ve devamlı sevgilisiyim" dedi Kai kendinden emin birsey. Devamlı sevgili? Sehun buna gülümsemişti. Kyle ne zaman buraya dönmüştü ki? Lanet olsun! Kai geçmişte olanları öğrenmemeli.

"Oh, devamlı olduğunu düşünmüyorum" dedi ve oradan uzaklaştı. Gıcık Amerikalı yakışıklı çocuk. Kai hemen Sehun'a dönerek konuştu.

"Bu çocuk kim Sehun?" dediğinde Sehun umursamazca cevap vermeye çalıştı.

"Sana kendini tanıttı ama benim için önemsiz biri olduğunu söylemedi. Onu boşver Kai hadi birlikte denize girelim" dedi ve esmeri çekiştirdi. Denizde Kai Sehun'u kucağına çekmiş onu öpüyordu. Çevredeki kimsenin onları önemsedigi söylenemezdi.

***

Otelin akşam yemeği açık büfeydi. Buna en çok sevinen tabiki Chen idi. Onun öyle zayıf olduğuna kesinlikle bakmayın. Çok yemek yer aslında. Chen Xiumin'i gördüğünde hemen yolunun tersi yönüne gitmeye başladığında Xiumin ona yetişerek arkasında ki kapşonundan tutup onu yakaladı.

"Hey! Neden benden kaçıyorsun Jongdae?" dedi dudaklarını büzerek büyük olan.

"Ş-şey ne kaçması sadece benim.. Evet benim Sehun'a bakmam gerek!" dedi ve oradan koşarak ayrıldı. Minseok bunlara alışmıştı. Artık kalbi acımıyordu. Belki de itiraf etmesi gerekiyordu ama Minseok bunun için cesaretli değildi. Yemek yemeği es geçip odasına doğru gitti. Chen'in Sehun'un yanına filan gitmediğini biliyordu.

****

Sehun yatağına uzanmış telefonuyla uğraşıyordu. Kapı çaldığında ayağa kalktı Kai gelmişti büyük ihtimal. Kapıyı açtığında beklemediği biri vardı karşısında.

"Sehun beni içeri almayacak mısın?" dedi gülümseyerek Kyle.

"Hayır git buradan" dedi ve kapıyı kapatıyordu ki Kyle kapatmanın izin vermeyip odaya girdi.

"Seni özledim Sehun" dedi ve boynunu öpmeye başladı Sehun'un. Sehun yine o hissi hissetmişti. Kendinden nefret etme hissini. Ona karşı koyamıyordu, hiçbir zaman koyamamıştı. Kyle kulağına fısıldadı.

"Eskisi gibi birlikte oyun oynamaya ne dersin?"